İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; davacı kadın, Zilşan İrem, Yüşra Gülşah ve Yılmaz Yüşa için dava tarihinden geçerli olmak üzere belirlenen yoksulluk ve iştirak nafakalarının 325 TL olarak belirlenmesine, karar kesinleştikten bir yıl sonra Üfe oranında artış uygulanmasına, fazlaya ilişkin taleplerinin reddine karar verilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesi ile; 944 TL olan iştirak nafakasının 500 TL'ye düşürülmesini isteyerek istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Dava, yoksulluk ve iştirak nafakalarının artırılması isteğine ilişkindir. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davalı tarafından yalnızca iştirak nafakası miktarı bakımından istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup yoksulluk nafakası yönünden verilen karar istinaf incelemesi dışında bırakılmıştır. Hal böyle olunca davalı açısından hükmün miktar itibariyle kesinlik sınırını belirlemede iştirak nafakası bakımından verilen kararın esas alınması gerekmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı-karşı davacı vekili istinaf dilekçesinde; yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının kabulü yönünden kararının kaldırılarak, asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile müvekkilinin talebi doğrultusunda yoksulluk nafakasının arttırılmasına karar verilmesi istemi ile istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nın 355. maddesine göre resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Asıl dava; yoksulluk nafakasının kaldırılması istemine, karşı dava ise; iştirak ve yoksulluk nafakasının arttırılması talebine ilişkindir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; hem yoksulluk nafakası hem de iştirak nafakalarına yapılan artış miktarlarının düşük olduğunu, vekalet ücretinin yanlış hesaplanıp eksik vekalet ücretine hükmedildiği belirterek verilen kararın kaldırılmasını talep ettiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, yoksulluk nafakasının ve çocuklar için hükmedilen iştirak nafakalarının artırımına ilişkindir. Davacı taraf; hükmedilen yoksulluk ve iştirak nafakalarının miktarlarının düşük oluşu ve vekalet ücretinin yanlış hesaplandığına yönelik olarak süresinde istinaf talebinde bulunmuş ve kararın bu yönlerden kaldırılmasını talep etmiştir....
Zira yoksulluk durumu, günün ekonomik koşulları ile tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve yaşam tarzları değerlendirilerek takdir edilmelidir. Yoksulluk nafakası ahlaki ve sosyal düşüncelere dayanır. Buna göre; mahkemece, dava tarihindeki şartlara göre davalının yoksulluğunun ortadan kalkmadığı, asgari ücret sınırındaki gelirinin varlığının yoksulluk nafakasının tamamen kaldırılmasına neden olmayıp indirmeye karar verilebileceği, ancak davalının aldığı nafakanın cüz'i bir miktar olduğu, bu nafaka ile gelirinin toplamının ise davalıyı yoksulluktan kurtaracak düzeyde olmadığı göz önünde bulundurularak yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu bu talebin kabulüne karar verilerek yoksulluk nafakasının kaldırılması doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir....
Davacı vekili ise istinafa cevap dilekçesinde özetle, istinaf sebeplerinin yerinde olmadığını, dosyaya sunulan fotoğraflar ve tanıklarının beyanları ile davalı kadının ekonomik durumunu kötü göstermek ve yoksulluk nafakası almaya devam etmek için çalıştığı halde resmiyette bu durumu gizlediğinin ve kadının yoksulluğunun ortadan kalktığının somut delillerle ispat edildiğini belirterek, istinaf başvurusunun reddini istemiştir. GEREKÇE: Dava, yoksulluk nafakasının kaldırılması, iştirak nafakalarının azaltılmasına ilişkindir. HMK.nun 355.maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir. Mahkemece iştirak nafakaları hakkında verilen kararın istinaf edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmakla, istinaf incelemesi yoksulluk nafakasının kaldırılması kararına yönelik olarak yapılacaktır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, dava dilekçesi ile; davacı için ödenen yoksulluk ve ortak çocuk için ödenen iştirak nafakalarının aylık 150.00 şer TL olduğunu, masraflar arttığından yetmediğini ileri sürerek; yoksulluk nafakasının aylık 500.00 TL'ye, iştirak nafakasının aylık 400.00 TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, cevap dilekçesi ile; davanın reddini istemiştir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davada, 150 TL olan yoksulluk nafakasının 500 TL'ye, 150'şer TL olan iştirak nafakalarının ise aylık, 250'şer TL'ye çıkarılmasına karar verilmesi talep ve dava edilmiştir. Mahkemece, davacı için yoksulluk nafakasının 275 TL'ye, çocuklar için olan iştirak nafakalarının ise, 150'şer TL'ye çıkarılmasına karar verilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamalarına göre, yoksulluk nafakası artırılırken tarafların sosyal ve ekonomik durumlarının yanında, ülkedeki ekonomik gelişmeler (paranın satın alma gücündeki kayıp ve bu hususun taraflara etkisi) de gözönünde tutulmalıdır....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dilekçesinde; boşanma davasında hüküm altına alınan iştirak ve yoksulluk nafakalarının yetersiz kaldığını ileri sürerek; nafakaların 250’şer TL'den 750’şer TL'ye artırılmasını ve müşterek çocuğun ergin olduğu tarihten itibaren iştirak nafakasının yardım nafakası olarak devamına karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile yoksulluk nafakasının 450 TL'ye, iştirak nafakasının ise 400 TL'ye artırılmasına ve iştirak nafakasının müşterek çocuğun ergin olduğu tarihten itibaren yardım nafakası olarak devamına karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davalı tarafın iştirak (yardım) nafakasına yönelik temyiz itirazları yönünden; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle yargılama sırasında ergin olan müşterek çocuğa ait vekâletnamenin dava dosyasına...
Davacı vekili dilekçesinde; ödenen iştirak ve yoksulluk nafakalarının yetersiz kaldığını ileri sürerek; davacı için yoksulluk nafakasının 300 TL’ye, müşterek çocuk için ise iştirak nafakasının 260 TL’ye çıkartılmasına karar verilmesi talep ve dava edilmiştir....
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile yoksulluk nafakasının 350 TL'ye, iştirak nafakasının ise 400 TL'ye arttırılmasına karar verilmiştir. Hükmü davalı vekili temyiz etmektedir. 1- iştirak nafakasına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 2- Yoksulluk nafakasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; TMK. nun 176/4. maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir....