Tarafların Alaşehir 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 28.02.2002 tarih, 2001/219 E. 2002/29 K. sayılı ilamı ile boşandıkları, müşterek çocukların (1993,1996 ve 1998 doğumlu) velayetinin davacı anneye bırakıldığını, aynı mahkemenin 25.09.2003 tarih 2003/231 E.2003/304 K. sayılı ilamı ile yoksulluk nafakasının 100 TL'den 150 TL'ye, iştirak nafakasının ise 40'ar TL'den 60'ar TL'ye artırıldığı ve her yıl TEFE oranında artırılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Artış şartına göre dava konusu 2009 yılında yoksulluk nafakasının 205 TL'ye iştirak nafakalarının ise 82'şer TL'ye ulaştığı tespit edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı kadın yönünden yoksulluk nafakasının artırılması talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
Davacı ve davalının Mahkememizin 2009/306- 2010/204 Esas-Karar sayılı kararı ile boşandıkları çocuk ve kadın yönünden hükmedilen iştirak ve yoksulluk nafakalarının günün ekonomik koşulları ve tarafların sosyal ekonomik durumlarına göre ödenmesi gereken miktar itibariyle fahiş olmadığı gibi davacının da müşterek çocuğun eğitim ve bakım giderlerini gücü oranında katılması gerektiği davalının da bir gelirinin olmaması nedeniyle boşanma sonucu yoksulluğa düştüğü, kaldı ki daha önce hükmedilen iştirak nafakasının müşterek çocuğun 17 yaşında olması sebebiyle ihtiyaçlarını karşılamaya halihazırda dahi yetmeyeceği, gerek iştirak gerekse yoksulluk nafasının miktar ve şartlar itibariyle nafakaların kaldırılması ve indirilmesi şartlarının davacı yararına oluşmadığından talebin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." şeklindeki gerekçe ile "Açılı davanın REDDİNE" karar verilmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Davacının velayet talebinin reddine, çocuk ile baba arasında şahsi ilişki tesisine, iştirak nafakasının kaldırılması talebinin reddine, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin konusuz kalması nedeni ile esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; Velayet ve iştirak nafakası yönüyle ret kararını istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Açılan dava, velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakası ile yoksulluk nafakasının kaldırılması istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-#Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-İştirak ve yoksulluk nafakasının, infazda duraksamaya yol açacak şekilde ileriki yıllarda hangi enflasyon verilerine göre artırılacağının belirtilmemesi doğru değil ise de bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir....
çocuğun ihtiyaçlarını karşılayamaz hale geldiğini belirterek, müvekkili yararına bağlanan aylık 250 TL olan yoksulluk nafakasının artırılmak suretiyle aylık 750 TL ye, müşterek çocuk yararına bağlanan aylık 200 TL iştirak nafakasının artırılmak suretiyle aylık 500 TL ye yükseltilmesine, takip eden yıllarda ise ÜFE oranında artış uygulanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Aile Mahkemesinin 2014/583 esas 2015/206 K. sayılı kararı ile müşterek çocuk 21/01/2011 D'lu Fatma Nur KORAÇ için aylık 150,00 TL olarak takdir edilen iştirak nafakasının aylık 75,00 TL artırılarak aylık 225,00 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karar davacı-davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmiş, nafakanın tamamen kaldırılması gerektiğini, olmadığı takdirde yapılan indirimin daha fazla olacak şekilde hüküm tesisini, ayrıca birleşen davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, yoksulluk nafakasının kaldırılması, olmadığı takdirde indirilmesi, birleşen dava ise iştirak nafakasının artırımı talebine ilişkindir. Dava konusu edilen kaldırılması istenilen yoksulluk nafakası Konya 1. Aile Mahkemesinin 2014/583 Esas ve 2015/206 Karar sayılı ilamı ile tespit edilmiş olup aylık 250 TL dir....
Temyiz Sebepleri 1.Davacı-karşı davalı kadın vekili; iştirak nafakalarının az olduğunu ileri sürerek; iştirak nafakalarının miktarları yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. 2.Davalı-karşı davacı erkek vekili; iştirak nafakalarının fazla olduğunu ileri sürerek; iştirak nafakalarının miktarları yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık; iştirak nafakalarının miktarları noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü maddesi, 182 nci maddesi, 327 nci maddesi, 328 inci maddesi, 330 uncu maddesi; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 26 ncı maddesinin birinci fıkrası, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi, 371 nci maddesi. 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması ve artırılması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm taraflarca tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde ekonomik zorluk yaşadığını belirterek 250.00.-TL yoksulluk nafakası ile 150.00.-TL iştirak nafakasının kaldırılmasını talep etmiştir. Birleşen davada da davacı vekili dava dilekçesinde 250.00.-TL yoksulluk nafakasının yetmediğini belirterek 600.00.-TL ye yükseltilmesini talep etmiştir....
Bu itibarla, davada, davacı taraf vekille temsil edilmesine ve davanın kısmen kabul edilmiş olmasına rağmen, davacı yararına vekâlet ücretine hükmedilmemesi, ayrıca çocuklar için iştirak nafakasının artırılması istemi olduğu halde, gerekçeli kararda yoksulluk nafakası ifadesinin kullanılması doğru değilse de; bu hususların düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün 6. fıkrasından sonra ayrı bir fıkra halinde ‘Davacı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden yürülükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdiren 1.500 TL ücreti vekâletin davalı ...’dan alınarak davacı ...’a verilmesine’ cümlesinin yazılması; ayrıca, hükmün 1.maddesinin b fıkrasında yer alan ‘yoksulluk’ ifadesinin çıkarılarak yerine "iştirak" ifadesinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 29.02.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Aile Mahkemesinin 2010/654 Esas sayılı kararı ile anlaşmalı olarak boşandıklarını, müşterek çocukların velayetinin müvekkiline verildiğini, müvekkili için aylık 1.000 TL yoksulluk nafakasına, müşterek çocuklar için aylık 250'şer TL iştirak nafakasına hükmedildiğini; nafakaların yıllık artışa bağlandığını, aradan geçen zamanda bu nafakaların yetersiz kaldığını, davalı adına bir çok şirket, arazi ve gayrimenkul bulunduğunu, davacının ev hanımı olduğunu, nafakaların çocukların geçimi için yeterli olmadığını, davalının iş adamı olduğunu, aylık gelirinin 100.000 TL olduğunu belirterek; müvekkili için yoksulluk nafakasının aylık 8.000 TL'ye,müşterek çocuklar için iştirak nafakalarının ayrı ayrı aylık 2.000'er TL'ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir....