Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın karar verilmesine yer olmadığına ve kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki kağıtlar okunup, gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davada, davalı lehine daha önce hükmedilen 250 TL yoksulluk nafakasının ve müşterek çocuk lehine hükmedilen 150 TL iştirak nafakasının kaldırılması talep edilmiş,mahkemece, yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren 80.00 TL'ye indirilmesine,iştirak nafakasının ise müşterek çocuk ... olduğu tarih (07.08.2009) itibariyle resen kalkacağı gerekçesi ile karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 5219 ve 5236 sayılı yasalar ile HUMK.nun 427.maddesinde öngörülen...

    iştirak nafakasının azaltılması kararı yönünden bozulmuş, bozma ilamına karşı davacı baba tarafından karar düzeltme isteğinde bulunulmuştur....

      nafakasının kaldırılması yada indirilmesi şartlarının oluşmadığı anlaşılmakla ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanaatine varılmış davacının istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava, yoksulluk nafakasının kaldırılması olmadığı takdirde nafakanın indirilmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece , davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının reddine karar verilmiş, karara ilişkin davacı vekilinin istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır. 6100 Sayılı HMK'nın 297/2 maddesine göre, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi, infaza elverişli biçimde hüküm kurulması zorunludur. Somut olayda; davacı vekili müvekkilinin ödediği yoksulluk nafakasının kaldırılmasını, olmadığı takdirde ise azaltılması istemiyle eldeki davayı açmıştır.Ancak mahkemece davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması istemi gerekçede değerlendirilerek davanın reddine karar verilmiş, terditli istemi olan ilk talebi kabul edilmediği takdirde 2....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen asıl davada yoksulluk nafakasının kaldırılması/indirilmesi, karşı davada yoksulluk nafakasının artırılması mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı (k.davacı) tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 22.09.2016 günü oybirliğiyle karar verildi....

        Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davanın kısmen kabulü ile, ödenmekte olan iştirak nafakasının dava tarihinden geçerli olmak üzere aylık 1.800,00 TL'ye indirilmesine, hükmedilen nafaka toplamının % 20'ni geçmeyecek şekilde her yıl TUİK tarafından belirlenen ÜFE oranında otomatik artışa tabi tutulmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine hükmolunmuştur. Davalı vekili verilen kararı; nafakanın indirilmesi ve %20'yi geçmeyecek şekilde artış oranı uygulanmasının usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle istinaf etmiş, kararın kaldırılmasını, davanın reddini talep etmiştir. Dava; iştirak nafakasının indirilmesi istemine ilişkindir. HMK.nun 355.maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....

        Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davada, davalının boşanma kararından sonra çalıştığı ve yoksulluktan kurtulduğu ileri sürülerek, davalı lehine hükmedilen 400 TL yoksulluk nafakasının kaldırılması ya da 100 TL'ye indirilmesi istenilmiştir.Mahkemece, davalının düzenli işi olduğu ve yoksulluk durumunun ortadan kalktığı gerekçesiyle yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.TMK.nun 176.maddesine göre, yoksulluğun ortadan kalkması halinde mahkemece nafaka kaldırılabileceği gibi, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması ya da azaltılmasına da karar verilebilir.Ancak, HGK'nun yerleşik kararlarında "asgari ücretle çalışılmakta bulunulması" yoksulluk nafakası bağlanmasını olanaksız kılan bir olgu olarak kabul edilmediği gibi, yoksulluğu kaldıran bir...

          Mahkemece; "Dava TMK ’nun 331. maddesine göre daha önce hükmedilen iştirak nafakasının ve irat biçiminde ödenmesine karar verilen yoksulluk nafakasının TMK ’nun 176/4. maddesine göre durumun değişmesi nedeniyle kaldırılmaları talebine ilişkindir. Tarafların Mahkememizin 2009/306- 2010/204Esas-Karar sayılı kararı ile boşandıkları, müşterek çocuğun velayetinin davalı kadına verildiği, anne için 200,00.-TL yoksulluk nafakasına ve müşterek çocuk için de 150,00.-TL iştirak nafakasına hükmedildiği, Mahkememizin 2015/387- 2015/464 Esas-Karar sayılı ilamı ile davalı kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının aylık 330,00- TL.ye, müşterek çocuk lehine hükmedilen iştirak nafakasının aylık 220,00- TL.ye yükseltildiği, Nafakanın her yıl ÜFE oranında artırılmasına karar verildiği o tarihten beri bu nafakaların ödendiği anlaşırmıştır....

          Mahkemece, asıl davanın kısmen kabulü ile 2001 ve 2004 doğumlu müşterek çocuklar lehine daha önce hükmedilen 1000'er TL iştirak nafakasının 1.100'er TL'ye artırılmasına, nafakaların bundan sonraki yıllarda Üfe oranında artırılmasına, karşı davanın kısmen kabulü ile 2013 doğumlu müşterek çocuk lehine daha önce hükmedilen 100 TL iştirak nafakasının 150 TL'ye artırılmasına, nafakanın bundan sonraki yıllarda Üfe oranında artırılmasına, 2001 ve 2004 doğumlu müşterek çocukların nafakalarının indirilmesi talebinin ise reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı-karşı davalının temyiz itirazlarının incelenmesinde; HUMK. nun 433/2 maddesine uyarınca; hükmü süresinde temyiz etmemiş olan taraf, diğer tarafın temyiz dilekçesinin tebliğinden sonra 10 gün içerisinde vereceği cevap dilekçesi ile hükme ilişkin itirazlarını bildirerek temyiz isteğinde (katılma yolu ile temyiz) bulunabilir....

            Davacı vekili dilekçesinde; müvekkili ile davacının 21.10.2010 tarihinde anlaşmalı olarak boşandıklarını ve boşanmanın 15.11.2010 tarihinde kesinleştiğini, boşanma sonucunda müşterek çocuk için 500 TL iştirak nafakasına hükmolunduğunu, müvekkilinin hükmolunan iştirak nafakasına kendi ailesinin destek vereceğini beyan etmesi ve yeni bir iş bulacağı ümidi ile kabul ettiğini ancak müvekkilinin ailesinden destek alamadığı gibi halen işsiz olduğunu mevcut nafakayı ödeyemediği ileri sürülerek, iştirak nafakasının aylık 500 TL’den 250 TL’ye indirilmesi talep ve dava edilmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile iştirak nafakasının aylık 500 TL’den aylık 250 TL’ye indirilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu