DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: 1- Davacının yoksulluk nafakasının kaldırılmasına yönelik istinaf isteminin incelenmesinde; Dava konusunun davalı yararına hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılması, müşterek çocuklar yararına hükmedilen iştirak nafakalarının ise azaltılması talebine ilişkin olduğu; Mahkemece, "Davacının yoksulluk nafakasına ilişkin davasının KISMEN KABULÜ ile mahkememizin 2018/1031 Esas ve 2018/935 Karar sayılı 25/01/2019 kesinleşme tarihli ilamı ile davalı kadın için hükmedilen ve ÜFE oranında artışına karar verilen yoksulluk nafakasının iş bu dava tarihi olan 07/02/2022 tarihinden geçerli olmak üzere aylık 750,00 TL'ye indirilmesine, nafakanın kesinleşmesinden itibaren her yıl ÜFE oranında artırılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine, Davacının iştirak nafakasının indirilmesi davasının REDDİNE, " karar verildiği ve anılan hükme karşı davacı tarafından istinaf yasa yoluna başvurulduğu anlaşılmaktadır. 6763 sayılı yasa ile değişik HMK. 341. maddesinin 2...
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, tarafların müşterek çocuğu Uraz için takdir edilen 2.500 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 1.000 TL'ye indirilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, iştirak nafakasının indirilmesi talebine ilişkindir. TMK.nun 182. maddesine göre; boşanma kararı ile velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır. TMK.nun 330.maddesindeki düzenleme ise, nafaka miktarının çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçlerine göre belirlenir, şeklindedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması Taraflar arasındaki "yoksulluk nafakasının kaldırılması, velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakasının kaldırılması" davası ile davalı tarafından bağımsız olarak açılan "iştirak nafakasının artırılması" davasının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı tarafından, reddedilen velayet ve iştirak nafakasının kaldırılması ile iştirak nafakasının artırılması ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 123.60 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından...
Bu doğrultuda yerleşen Dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; ... Ale Mahkemesi'nin 2014/151 Esas dosyası ile davalı koca tarafından davacı aleyhine yoksululk nafakasının kaldırılması talep edildiği, mahkemece 15.05.2014 tarihinde yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verildiği, kararın 25.06.2014 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Bu durumda kesinleşen mahkeme kararı ile yoksululk nafakası kaldırılmış olduğundan mahkemece yoksululk nafakası talebi yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde nafakanın artırılmasına karar verilmesi doğru değildir....
Karşı dava yönünden kadının davasından feragat ettiğinden karşı davanın feragat nedeniyle reddine, Asıl dava yönünden ise davalı-davacı kadının asıl davanın kabulüne yönelik istinafı bulunmadığından asıl davada verilen boşanma kararı kesinleşmiş olmakla, erkeğin asıl davaya yönelik davadan feragati hakkında karar verilmesine yer olmadığına, erkeğin tazminat talebinin reddine yönelik istinafının istinaftan feragat nedeniyle reddine, asıl davada önlem nafakasının kaldırılması olmadığı takdirde indirilmesi talebi bulunduğu halde bu konuda yerel mahkemece olumlu yada olumsuz hiç bir hüküm kurulmamış ise de erkeğin feragati nedeniyle bu dava hakkında feragat nedeniyle reddine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
Karşı dava yönünden kadının davasından feragat ettiğinden karşı davanın feragat nedeniyle reddine, Asıl dava yönünden ise davalı-davacı kadının asıl davanın kabulüne yönelik istinafı bulunmadığından asıl davada verilen boşanma kararı kesinleşmiş olmakla, erkeğin asıl davaya yönelik davadan feragati hakkında karar verilmesine yer olmadığına, erkeğin tazminat talebinin reddine yönelik istinafının istinaftan feragat nedeniyle reddine, asıl davada önlem nafakasının kaldırılması olmadığı takdirde indirilmesi talebi bulunduğu halde bu konuda yerel mahkemece olumlu yada olumsuz hiç bir hüküm kurulmamış ise de erkeğin feragati nedeniyle bu dava hakkında feragat nedeniyle reddine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
müşterek çocuk yararına iştirak nafakasının aylık 1.500 TL'ye indirilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, ilk derece mahkemesince nafakaya her yıl TÜFE oranında artış uygulanmasına ilişkin Ankara 6....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 20/02/2020 NUMARASI : 2019/315 ESAS - 2020/126 KARAR DAVA KONUSU : Nafakanın Kaldırılması KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda, ilk derece mahkemesince verilen yukarıda tarih ve numarası gösterilen karara karşı istinaf başvurusu üzerine başvurunun duruşma yapılmasına gerek görülmeksizin incelenmesi uygun görülerek ele alındı,incelendi; GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı yan dava dilekçesinde özetle"...çocuk için daha önce belirlenen ve üfe artışı sebebiyle 2246,06 TL.ye ulaştığını bildirdiği iştirak nafakasının kaldırılmasına,olmadığı takdirde aylık 500 TL.ye indirilmesine,indirim uygun görüldüğü takdirde takip eden yıllarda ki artışın % 10 u aşmayacak şekilde yeniden belirlenmesini" istemiştir. Davalı yan cevap dilekçesinde özetle"...davanın reddini,artış oranının da değiştirilmemesini "talep etmiştir....
Esas dava; yoksulluk nafakasının artırımı ve yardım nafakası istemine ilişkindir. Karşı dava; yoksulluk nafakasının kaldırılması, olmadığı takdirde indirilmesi istemine ilişkindir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden; müşterek çocuk dava tarihi itibariyle reşit olup, TMK'nun 405. Maddesi gereğince kısıtlanmasına karar verildiği, annesi Aylin Gence'nin veli olarak atandığı anlaşılmaktadır. Olayları izah taraflara, hukuki niteleme hakime ait bir görevdir. Somut olayda çocuk için istenilen nafaka mahiyeti itibariyle TMK'nun 364/1. maddesi gereğince yardım nafakası niteliğindedir. TMK.'nun 364/1. maddesinde; "Herkes yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üst soyu ve alt soyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür". TMK.'nun 365/2 maddesinde; "Dava, davacının geçinmesi için gerekli ve karşı tarafın mali gücüne uygun bir yardım isteminden ibarettir" düzenlemesi yer almaktadır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Davacının velayet talebinin reddine, çocuk ile baba arasında şahsi ilişki tesisine, iştirak nafakasının kaldırılması talebinin reddine, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin konusuz kalması nedeni ile esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; Velayet ve iştirak nafakası yönüyle ret kararını istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Açılan dava, velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakası ile yoksulluk nafakasının kaldırılması istemine ilişkindir....