Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aile Mahkemesinin 2014/918 Esas sayılı dosyasında nafaka artırımı davası açıldığını, tarafların 17.03.2016 tarihinde son bir protokol hazırlayarak çocuk adına kayıtlı olan Moda'daki taşınmaz kira bedelinin davalı tarafından alınması, davacının çocuk için aylık 2.000,00 TL iştirak nafakası ödemesi, taşınmaz kirasından talepte bulunmaması ve iştirak nafakasının her yıl enflasyon oranında artırılması şeklinde düzenleme yaptıklarını, davacının halen aylık 3.500,00 TL iştirak nafakası ödediğini, davacının 2010 yılında evlenip 2 çocuğu daha olduğunu, halen çocuklarının özel okulda okuduğunu, davacının ekonomik durumunun kötüye gittiğini, boşanma sırasında çocuk ile kurulan şahsi ilişki düzenlenmesinin az olduğunu belirterek iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren 1.500,00 TL'ye indirilmesine, çocuk ile baba arasındaki şahsi ilişkinin yeniden düzenlenmesine, müşterek çocuğun okul, özel okul masrafı, özel ders ücretleri, servis, kitap vs. eğitim giderlerinin taraflar arasında yarı yarıya karşılanmasına...

nafakasının kaldırılmasına veya uygun bir orana düşürülmesine, kira ödeme yükümlülüğünün kaldırılmasına, davacı baba ile çocuklar arasındaki kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine karar verilmesini talep etmiştir....

Değişen koşullara göre, çocuğun yaşı ve eğitim durumu gözetilerek kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir. Kişisel ilişki kurulmasına yönelik hüküm kurulurken; gelecek yıllardaki koşullar önceden bilinemeyeceğinden, şimdiden çocuk ile baba arasında kademeli bir şekilde kişisel ilişki düzenlenmiş olması da doğru olmamıştır. Bu açıklamalar karşısında kişisel ilişki dışındaki sair istinaf itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf incelemesi dışında bırakılarak kesinleşen boşanma, yargılama gideri ve vekalet ücretine ilişkin 1, 8 ve 9 nolu bentlerinin aynen muhafazasına, istinafa konu edilen 2, 3, 4, 5, 6 ve 7 nolu bentlerinin kaldırılmasına, kusur belirlemesi, velayet, kişisel ilişki, tedbir-iştirak ve tedbir-yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminat talepleri bakımından bir karar verilmek üzere ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki karar verilmiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de; 6100 sayılı Hukuk Muhkameleri Kanununa 31.3.2011 tarihli 6217 sayılı Kanunun 30. maddesiyle ilave edilen Geçici 3. madde hükmü uyarınca, uygulanması gereken 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesinde; çocukla kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine ilişkin verilen kararların Yargıtay'da duruşmalı inceleneceğine ilişkin hüküm bulunmadığından duruşma isteğinin reddine, evrak üzerinde inceleme yapılmasına karar verildi....

    Davalı/ karşı davacı erkek vekili hükmün; çocukla kişisel ilişkinin ve velayetin ortak olarak yeniden düzenlenmesi gerektiği yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Asıl dava; davacı/ karşı davalı kadın tarafından açılmış TMK.nun 166/1 maddesine dayalı boşanma ve fer'ilerine ilişkindir....

    Türk Medeni Kanununun 4. maddesinde yer alan hakkaniyet ilkesi gözetilerek daha uygun miktarda tazminat takdiri gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır. 4-Davacı- karşı davalı erkeğin 29.04.2015 tarihli ıslah dilekçesiyle talep ettiği maddi ve manevi tazminat (TMK m. 174/1-2) talepleri hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. 5-Velayeti anneye verilen ortak çocuk 11.04.2015 doğumlu ...ile davacı-karşı davalı baba arasında kişisel ilişkinin kurulmasına karar verilmiş, kişisel ilişki kurulurken çocuğun 7 yaşını doldurmadan öncesi ve sonrası ayrı ayrı düzenlenerek, kademeli bir kişisel ilişki düzenlemesi yapılmıştır. Değişen koşullara göre, çocuğun yaşı, eğitim ve sağlık durumları gözetilerek kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi ileriki yıllarda her zaman istenebilir....

      O halde, mahkemesince çocukla baba arasındaki kişisel ilişkinin her hafta sonu ve kademeli olmayacak şekilde düzenlenmesi gerekirken yazılı şekilde kademeli kişisel ilişki kurulması da hatalı olmuştur. Ne var ki, bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden müşterek çocuk ile baba arasında resen yeniden kişisel ilişki düzenlemesi yapılmak suretiyle hükmün HMK 353/1- b,2'inci maddesi uyarınca düzeltilmesine karar vermek gerekmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Çocukla Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarih ve numarası gösterilen hüküm, duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de; 6100 sayılı Hukuk Muhkameleri Kanununa 31.3.2011 tarihli 6217 sayılı Kanunun 30. maddesiyle ilave edilen Geçici 3. madde hükmü uyarınca, uygulanması gereken 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesinde; kişisel ilişkinin kaldırılmasına ilişkin verilen kararların Yargıtay’da duruşmalı inceleneceğine ilişkin hüküm bulunmadığından duruşma isteğinin reddine, evrak üzerinde inceleme yapılmasına karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından reddedilen davası ve davalı lehine hükmedilen vekalet ücreti yönünden; davalı kadın tarafından ise müşterek çocuk ile baba arasındaki kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davalı kadının kişisel ilişkinin düzenlenmesine ilişkin harcı yatırılarak usulüne uygun şekilde açılmış bir davasının bulunmadığının anlaşılmasına göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 136.00'şar TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflar Türk Medeni Kanununun 166/1 maddesi uyarınca boşanmışlar, velayet anneye bırakılmış ve çocukla kişisel ilişkisi düzenlenmiş, bu karar temyiz edilmeden 22.06.2015 tarihinde kesinleşmiştir. Eldeki dava ise, velayet hakkına sahip anne tarafından boşanma kararının kesinleşmesinin üzerinden bir ay gibi kısa bir süre geçtikten sonra 31.07.2015 tarihinde açılmıştır. Boşanma ilamında düzenlenen kişisel ilişkinin değiştirilmesini gerektirecek bir olgu, durum ve şartlarda bir değişiklik ispatlanamamıştır. Bu durumda davanın reddi gerekirken yetersiz gerekçe ile davanın kabulü doğru olmamıştır....

            UYAP Entegrasyonu