Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişkinin Kaldırılması- Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda Bölge Adliye Mahkemesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı baba tarafından, her iki dava yönünden temyiz edilmiş olup, temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması talep edilmiş ise de; kişisel ilişki düzenlemesine yönelik davaların Yargıtay'da duruşmalı olarak inceleneceğine dair yasal düzenleme bulunmadığı gibi işin niteliği gereği temyiz incelemesinin öncelikli olarak yapılması zorunlu olduğundan davalı- karşı davacının duruşma isteğinin reddine, evrak üzerinde inceleme yapılmasına karar verilerek evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Davalı-karşı davacının velayetin değiştirilmesi davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Velayetin değiştirilmesine ilişkin dava, çekişmesiz yargı işidir (HMK m. 362/2-b-13)....

    Dava, velayetin değiştirilmesi ve müşterek çocuk yararına iştirak nafakasına hükmedilmesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakası talebi ile ilgili davanın kabulüne dair karar verilmiş olup, verilen karar süresinde davalı tarafça istinaf edilmiştir. Bilindiği üzere Anayasa’nın 141. maddesi gereğince bütün mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olması gereklidir. Gerekçenin önemi Anayasal olarak hükme bağlanmakla gösterilmiş olup gerekçe ve hüküm birbirine sıkı sıkıya bağlıdır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 297/1- c. maddesi, bir mahkeme hükmünün kapsamının ne şekilde olması gerektiğini açıklamıştır....

    Dairemizce; tarafların eşit kusurlu olduğundan bahisle kadın lehine maddi tazminat verilemeyeceği gerekçesiyle karar bozulmuş, mahalli mahkemece bozma ilamına uyulmakla; her iki davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velayetinin anneye verilmesine, baba ile çocuk arasında kişisel ilişki tesisine, ortak çocuk lehine tedbir ve iştirak nafakası ödenmesine ve davacı kadının maddi ve manevi tazminat talebi ile yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir. Mahkemece bozma sonrası verilen kararda kesinleşen tarafların boşanma davalarının kabulü, velayet ve kişisel ilişki düzenlemesi, tedbir ve iştirak nafakası, yoksulluk nafakası, kadının manevi tazminat talebinin reddi hakkında yeniden hüküm kurulması doğru değildir. Ne var ki bu hususlar yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün bu bölümlerinin düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARINI ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; müşterek çocuğu iki yıla yakın süredir davacı annenin bakıyor olduğunu, davalının çocuk ile uzun süredir görüşmediğini, müşterek çocuğun anne ile kalmak istediğini, kişisel ilişki kurulmasına tepki göstermesi istememesi tanık beyanlarının da yapılan tespitleri desteklemesi neticesinde müşterek çocuğun velayeti annesine verilmiş olduğunu, çocuğun kişisel görüşmeyi istememesi davacı tanıklarının çocuk ile babasının arasının kötü olduğunu belirtmeleri sonucu davalı ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulması kararı verilmemiş olduğunu, davacının çalıştığını, davalının bakmakla yükümlü olduğu kişilerin bulunduğunu, kirada oturduğu da belirtilerek 400,00 TL iştirak nafakasına hükmedilmiş olduğu anlaşılmıştır....

      Kişisel ilişki sebebiyle çocuğun huzuru tehlikeye girer veya ana ve baba bu haklarını birinci fıkrada öngörülen yükümlülüklerine aykırı olarak kullanırlar veya çocuk ile ciddi olarak ilgilenmezler ya da diğer önemli sebepler varsa, kişisel ilişki kurma hakkı reddedilebilir veya kendilerinden alınabilir (TMK md.324). Çocuk ile ana veya baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi; çocuk ve velayet kendisinde bulunmayan ana veya baba için bir haktır (Çocuk Hakları Sözleşmesi md.9/3). Bu tür kişisel ilişki çocuğun sadece yüksek yararları gerektirdiği takdirde veya ana ve babanın bu haklarını amacına aykırı kullanmaları halinde kısıtlanabilir veya engellenebilir (Kişisel İlişki Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesi md.4/2). Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır....

      Taraflar arasında velâyetin değiştirilmesi, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi ve iştirak nafakasının arttırılması davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın ve karşı davada kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi taleplerinin ayrı ayrı reddi ile karşı davada iştirak nafakasının arttırılması talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince taraf vekillerinin başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-karşı davalı baba tarafından kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

        Bu düzenlemeler dikkate alınarak, mevcut duruma göre açık görüş imkanıyla ilgili babanın hükümlü olarak bulunduğu cezaevinden bilgi alınmak suretiyle çocukla babası arasında görüş ve ziyaret imkanının araştırılması, kişisel ilişkinin buna göre belirlenmesi ve sonucuna göre kişisel ilişki tesisi gerekirken, yazılı şekilde kişisel ilişki kurulması doğru görülmemiş, yine yaz aylarında kurulacak kişisel ilişkinin infazda tereddüt uyandıracak şekilde başlanma ve bitiş saatlerinin gösterilmemesi de hatalı bulunmuştur. Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında; davalının istinaf talebinin kabulü ile, kararın şimdilik diğer yönler incelenmeksizin kaldırılmasına, yukarıdaki gerekçede belirlenen eksikliklerin tamamlanıp sonucu uyarınca karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak, buna ilişkin aşağıdaki hükmün kurulması uygun görülmüştür....

        boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu oldukları gerekçesiyle boşanma davalarının kabulüne, davalı-karşı davacı kadının tedbir ve yoksulluk nafakası talepleri ile tarafların maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine, ortak çocuğun velayetinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuk yararına aylık 250 TL tedbir ve iştirak nafakasına karar verilmiştir....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İştirak Nafakasının Artırılması-Karşılıklı Kişisel İlişkinin Yeniden Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, taraflarca, iştirak nafakası miktarı ve kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların iştirak nafakası miktarına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı-davalı annenin kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Davacı-davalı anne tarafından açılan iştirak nafakasının arttırılması ve kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi davası, davalı-davacı baba tarafından açılan kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi ile birleştirilerek yapılan yargılaması sonucunda...

            un velayetlerinin anneye verilmesine ve ortak çocuklar yararına nafakaya hükmedilmiş, ilk derece mahkemesince verilen karara karşı davalı erkek tarafından tamamı yönünden istinaf kanun yoluna başvurulmuş, istinaf incelemesini yapan bölge adliye mahkemesince, davacı kadının az kusurlu olduğu kabul edilerek, ilk derece mahkemesinin kararının kusur yönünden gerekçesi düzeltilmiş ve velayet, kişisel ilişki ile ortak çocuklar lehine hükmedilen nafakalara ilişkin bentlerinin kaldırılmasına, ortak çocuklardan İlhan'ın velayetinin davalı babaya verilmesine, anneyle kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuk ...'un velayetinin anneye verilmesine, babayla kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuk ... için tedbir ve iştirak nafakasına hükmedilmiş, erkeğin diğer istinaf talepleri reddedilmiş, bu karar davalı erkek tarafından tamamı yönünden temyiz edilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu