tazminata karar verilmiş, hüküm davacı kadın tarafından manevi tazminat, iştirak ve yoksulluk nafakası miktarları yönlerinden, davalı erkek tarafından ise; kusur belirlemesi, kadın lehine hükmolunan yoksulluk nafakası ve manevi tazminat ile vekalet ücretine yönelik olarak istinaf edilmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Nafaka ve Maddi - Manevi Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından tazminat ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddi ve iştirak nafakası miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacının maddi tazminat ve yoksulluk nafakası talebinin reddi ile iştirak nafakası miktarına yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; Davacının talep ettiği maddi tazminat ve yıllık toplam yoksulluk nafaka miktarı ile kısmen reddolunan iştirak nafakası miktarları karar tarihindeki kesinlik sınırı 72.070 TL'yi aşmadığından Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362/l-a maddesi gereğince temyiz sınırının altında kaldığı için kesindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından, iştirak nafakası, yoksulluk nafakası ve maddi-manevi tazminat yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı ... 20.11.2017 tarihli dilekçesiyle davadan feragat ettiğini bildirmiş ise de tarafların boşanmalarına dair hüküm temyiz edilmeden kesinleştiğinden, feragat beyanı hukuken geçerli sonuç doğurmaz. 2-Davalı ... 20.11.2017 tarihli dilekçesiyle iştirak ve yoksulluk nafakası, maddi-manevi tazminat taleplerinden feragat ettiğini bildirdiğinden bu husus gözetilerek bir karar verilmek üzere hükmün iştirak ve yoksulluk nafakası ile kadın yararına takdir edilen tazminatlar yönünden, bozulması gerekmiştir....
Hal böyle iken davacı kadının dava dilekçesi ile talep ettiği yoksulluk nafakası, iştirak nafakası ile maddi ve manevi tazminat talebinin feragat nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davacı kadın lehine yoksulluk nafakası, çocuk yararına iştirak nafakası ile maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, hükmün temyize konu diğer bölümlerin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 16.01.2018(Salı) .......
, ortak çocuğun velayetinin anneye verilmesine, baba ile çocuk arasında kişisel ilişki tesisine, ortak çocuk lehine tedbir ve iştirak nafakası ödenmesine ve davacı-karşı davalı kadın lehine maddi tazminat verilmesine, manevi tazminat talebi ile yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiş, ilk derece mahkemesince verilen bu karar davacı-karşı davalı kadın tarafından; manevi tazminatın reddi yönünden, davalı-karşı davacı erkek tarafından; kusur belirlemesi, maddi tazminat ve yargılama giderlerine yönelik olarak temyiz edilmiştir....
nafakası, davacı için aylık 1.000 TL tedbir - yoksulluk nafakası, 100.000 TL maddi, 100.000 TL manevi tazminat takdir edilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Dairemizin bu bozma kararı ile ilk verilen hüküm kadın lehine verilen maddi ve manevi tazminat ile iştirak nafakası yönleri ile tamamen ortadan kalkmış olup diğer yönlerden kesinleşmiştir. Dairemizin bozma kararında kadın yararına hükmedilen maddi tazminat ile ortak çocuk için hükmedilen iştirak nafakasının az olduğu belirtilmesine rağmen, mahkemece bozmaya uyulduğu halde bozma gereklerinin yerine getirilmediği anlaşılmaktadır. Bu bağlamda mahkemece, iştirak nafakası ve maddi tazminat bakımından kararın kesinleştiğinden bahisle bozma sonrası verilen 14.03.2018 tarihli ikinci kararda iştirak nafakası ve maddi tazminata yönelik yeniden hüküm kurulmaması usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....
Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmadığı, açıklanan nedenlerle kadının maddi ve manevi tazminat miktarına yönelik istinaf isteminin kısmen kabulü ile, ilk derece mahkemesinin maddi ve manevi tazminat miktarına ilişkin hükmünün kaldırılmasına, HMK' 353/1- b-2 maddesi uyarınca yeniden esas hakkında verilen karar uyarınca; kadın lehine TMK 174/1- 2 maddesi uyarınca 40.000 TL maddi, 40.000 TL manevi tazminata hükmedilmesine, erkeğin bu yöne ilişkin istinaf isteminin reddine karar verilmesi gerekmiştir. Mahkemece, müşterek çocuk için aylık 400 TL tedbir - iştirak nafakası takdir edilmiş olup, değişen ekonomik şartlar, tarafların mevcut sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocuğun yaşı itibariyle ihtiyaçları dikkate alındığında takdir edilen iştirak nafakası azdır. Mahkemece TMK'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda iştirak nafakasına hükmedilmesi gerekir....
Açıklanan nedenlerle davacı kadının maddi ve manevi tazminat miktarına yönelik istinaf isteminin kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesinin maddi ve manevi tazminat miktarına ilişkin hükmünün kaldırılmasına, 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b-2 maddesi uyarınca yeniden esas hakkında verilen karar uyarınca; davacı kadın yararına TMK 174/1- 2 maddesi uyarınca boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte 30.000 TL maddi, 25.000 TL manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesi gerekmiştir. Mahkemece, davacı kadın için aylık 300 TL yoksulluk nafakası, 13/10/2009 doğumlu olduğu anlaşılan ve velayeti anneye verilen müşterek çocuk Burak için aylık 250 TL iştirak nafakası takdir edilmiştir. Değişen ekonomik şartlar, tarafların mevcut sosyal ve ekonomik durumları, müşterek çocuğun yaşı itibariyle ihtiyaçları, nafakaların niteliği dikkate alındığında takdir edilen yoksulluk ve iştirak nafakası azdır....
Hükme karşı davacı kadın tarafından kişisel ilişki; davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, kendi tazminat talepleri hakkında hüküm kurulmaması, yoksulluk nafakası ve yargılama giderleri ile vekalet ücreti yönünden istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Bölge adliye mahkemesi, erkeğin kusur, nafakalar, maddi tazminat, manevi tazminat talebi hakkında hüküm kurulmaması ve yargılama giderleri ile vekalet ücretine yönelik istinaf başvurusunu kabul ederek davacı kadının iştirak nafakası talebinin reddine, kadın yararına ara kararı ile hükmedilen tedbir nafakasının kaldırılmasına ve davalı erkek için tedbir nafakasına hükmedilmesine, erkeğin yoksulluk nafakası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, erkeğin maddi tazminat talebinin kabulüne ve manevi tazminat talebinin reddine, kadının yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına ve kadın için vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar vermiştir....