AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 08/05/2019 NUMARASI : 2019/14 ESAS, 2019/418 KARAR DAVA KONUSU : YARDIM NAFAKASI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde, Dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı (erkek) dava dilekçesinde özetle; davalıyla boşandıklarını, 5 ve 12 yaşındaki çocukların velayetinin kendisine verildiğini belirterek iki çocuğu için 1.000,00 TL nafaka verilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 05.11.2021 NUMARASI : 2019/898 ESAS, 2021/997 KARAR DAVA KONUSU : YOKSULLUK NAFAKASI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğundan; Dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı kadın dava dilekçesinde özetle; davalı ile Gaziosmanpaşa 2. Aile Mahkemesinin 2012/992 Esas 2014/550 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, lehine 100,00 TL nafakaya hükmedildiğini, nafakanın yetmediğini belirterek nafakanın 500,00 TL'ye artırılmasını talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; " Davacının davasının kabulü ile yoksulluk nafakasının karar tarihinden itibaren aylık 100,00 TL'den 500,00 TL'ye çıkarılmasına, bu nafakanın davalıdan alınarak davacıya verilmesine " karar verilmiş, karara karşı davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinafa konu hükmedilen nafakanın yıllık artış miktarı 5.880,00 TL’yi geçmemektedir....
Dava ve karşı dava, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma istemine ilişkindir. Kusur belirlemesi yönünden; dosyadaki belgelere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklar ve gerekçe içeriğine göre, ilk derece mahkemesi kararında davanın esasıyla ilgili tarafların gösterdiği hükme etki edecek tüm delillerin toplandığı, dolayısıyla kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından, taraf vekillerinin yerinde bulunmayan istinaf başvurularının 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b.1 maddesi gereğince ayrı ayrı esastan reddine karar vermek gerekmiştir. İştirak nafakası miktarı belirlenirken; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, çocukların yaşı, eğitim durumları ve ihtiyaçları gözönünde bulundurulmalıdır....
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1- Vekaletnamesinde kanun yollarından feragat yetkisi bulunan davalı karşı davacı kadın vekili tarafından erkeğin davasında verilen boşanma hükmü yönünden istinaf itirazından feragat edildiğinden bu yöne ilişkin istinaf başvurusunun HMK.nun 349/2 maddesi uyarınca FERAGAT NEDENİ İLE REDDİNE, 2- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b-2 maddesi gereğince; davalı karşı davacı kadının iştirak nafakası miktarı yönünden istinaf başvurusunun kabulü ile açıklanan yönlerden hüküm ve gerekçenin yukarıda belirtilen şekilde DÜZELTİLMESİNE ve YENİDEN İŞTİRAK NAFAKASI HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE, davalı karşı davacı kadının sair istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE, -Davalı karşı davacı kadının iştirak nafakası talebinin kısmen kabulü ile TMK'nun hükmün boşanma yönünden kesinleştiği tarihinden itibaren müşterek çocuk Arda Deniz için aylık 1.100,00 TL, Ayaz için aylık 1.000,00 TL iştirak nafakasının davacı karşı davalıdan alınarak, davalı karşı davacı...
HAKKANİYET İLKESİTEDBİR NAFAKASI 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 4 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı tarafın tüm, davacı tarafın ise sair temyiz itirazları yerinde değildir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 07/01/2021 NUMARASI : 2020/101 ESAS, 2021/6 KARAR DAVA KONUSU : İŞTİRAK NAFAKASI KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353.madde uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı dava dilekçesinde özetle; tarafların 2008 tarihinde evlendikleri, müşterek 2 çocukları bulunduğu, tarafların 2014 yılında anlaşmalı olarak boşanmaları sonucu müşterek çocukların velayetinin davalı anneye verildiği, sonrasında davalının eğitim hayatına devam etmesi gerektiği için müşterek çocukların velayetlerini müvekkiline verdiği, müvekkilinin bu süreçte çocukların, maddi- manevi tüm ihtiyaçlarını karşıladığı, davalının maddi- manevi olarak çocukların yanında olmadığı, arayıp sormadığı, görüş günlerinde dahi görmediği...
tazminatın davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği görüldü....
Yargılama sırasında 04.03.2009 tarihli oturumda ara kararı ile davacı lehine dava tarihinden itibaren aylık 200 TL tedbir nafakasına hükmedilmiştir. Ara kararı ile takdir edilmiş olan tedbir nafakasının infazı mümkündür. O halde, dava tarihinden davacının ölüm tarihine kadar geçen süreye kadarki tedbir nafakası, muaccel hale gelmiş demektir. Muacceliyet kazanan nafakayı talep hakkı ölenin mirasçılarına intikal etmiştir. Davalı da ölenin mirasçısı olduğuna göre, takdir edilen aylık 200 TL tedbir nafakasının tamamından davalı sorumlu olacak şekilde hüküm tesisi doğru bulunmamıştır. S o n u ç: Temyiz edilen hükmün yukarıda 1. ve 2. bentlerde gösterilen sebeplerle (BOZULMASINA), temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 17.10.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
, 3 yıl önce hükmedilen iştirak nafakasının 300 TL'nin ancak temel ihtiyacı olan yeme içmesine karşıladığını, eğitiminin devam ettiği sürece, davalı babasının ödediği nafakanın 1.900 TL'ye çıkarılmasına ve yardım nafakası olarak devamına karar verilmesini talep ederek dava açmıştır....
Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi'nin 2017/888 Esas - 2018/579 Karar sayılı 21/09/2018 tarihli kararı ile; davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, müşterek çocuk Kübra'nın velayetinin anneye bırakılmasına, baba ile çocuk arasında kişisel ilişki tesisine, müşterek çocuk Kübra lehine dava tarihi olan 21/06/2017 tarihinden- 21/09/2018 tarihine kadar 250,00- TL, 21/09/2018 tarihinden kararın kesinleştiği tarihe kadar 150,00- TL artırılarak toplam 400,00- TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar kesinleştikten sonra 400,00- TL iştirak nafakası olarak devamına, davacı T1 için dava tarihi olan 21/06/2017 tarihinden 21/09/2018 tarihine kadar 250,00- TL olarak devamına, 21/09/2018 tarihinden kararın kesinleştiği tarihe kadar ise 350,00- TL tedbir nafakasının kararın kesinleşmesinden itibaren 350,00- TL yoksulluk nafakası olarak devamı ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir....