Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İrad şeklinde ödenmesine karar verilen iştirak nafakasının azaltılması yönünde talepte bulunulmasının iyiniyet, doğruluk, dürüstlük ve sözleşmeye bağlılık ilkeleri ile bağdaşmayacağı da açıktır. Bu durumda mahkemece, iştirak nafakalarının indirilmesine yönelik davanın reddine karar verilmesinde ve red gerekçesinde usul ve yasaya aykırılık görülmemiştir. Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında; davacının istinaf talebinin esastan reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak, buna ilişkin aşağıdaki hükmün kurulması uygun görülmüştür....

Asliye (Aile) Mahkemesinde, Türk Medeni Kanununun 166/son maddesine dayalı olarak açmış olduğu davada, tarafların boşanmalarına, müşterek çocukların velayetinin annelerine bırakılmasına, çocuklar için 200'er TL iştirak nafakası ile kadın için 300 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmiş, bu karar 5.4.2012 tarihinde kesinleşmiş olup, davacı kadının, kendi açmış olduğu boşanma davasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasına yönelik taleplerinin konusu kalmamıştır. Davacı kadının ... Asliye (Aile) Mahkemesinin 2009/86 esas ve 2010/82 karar sayılı dosyasında hükmedilen yoksulluk ve iştirak nafakalarının arttırılmasına yönelik bir davasıda bulunmadığı halde, bu mahkemece hükmedilen yoksulluk ve iştirak nafakalarının arttırılmasına karar verilmesi de doğru olmamıştır....

    Davacı dilekçesinde; boşanma davasında hüküm altına alınmış olan yoksulluk ve iştirak nafakalarının yetersiz kaldığını ileri sürerek; yoksulluk nafakasının 250 TL den 400 TL ye, iştirak nafakalarının ise 150’şer TL den 300’er TL ye artırılmasını talep etmiştir....

      Ancak, davalı tarafından davacı aleyhine yapılan icra takip dosyası ile 25.01.2005-01.01.2007 tarihleri arasındaki 24 aylık iştirak ve tedbir nafakası toplamı ....600 TL ile devam edecek iştirak ve tedbir nafakalarının talep edildiğinin anlaşılması karşısında; mahkemece, davacının davalıya ... .... İcra Müdürlüğünün 2008/8789 Esas (eski 2007/477 E.) sayılı takip dosyasından takip tarihi itibariyle ....300 TL borçlu olmadığının tespiti ile takibin bu miktar dışında devamına şeklinde hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde takibin iptaline hüküm tesisi doğru görülmemiş ise de, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hüküm fıkrasının .... ve ....bendlerinin hüküm fıkrasından çıkartılarak yerine ''davacının davalıya ... ....İcra Müdürlüğünün 2008/8789 Esas (eski 2007/477 E.)...

        Bölge Adliye Mahkemesi ...Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından kusur belirlemesi, reddedilen manevî tazminat talebi ile tedbir, yoksulluk ve iştirak nafakalarının ve maddî tazminatın miktarı yönünden; davalı erkek tarafından ise tamamı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı kadının "Tedbir nafakalarının miktarına" yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; İlk derece mahkemesince bu yöne ilişkin olarak verilen hüküm davacı kadın tarafından istinaf edilmeyerek kesinleşmiştir....

          Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından nafakaların ve tazminatların miktarı ile aleyhine hükmedilen istinaf yargılama giderleri yönünden; davalı erkek tarafından ise velâyet düzenlemesi ve kişisel ilişkinin süresi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı kadının “ Tazminatların, yoksulluk ve iştirak nafakalarının miktarına” yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; İlk derece mahkemesince bu yönlere ilişkin olarak verilen hüküm davacı kadın tarafından istinaf edilmeyerek kesinleşmiştir....

            SONUÇ: Davacı kadının “Tedbir, yoksulluk ve iştirak nafakalarının ve maddî tazminatın miktarına” yönelik temyiz dilekçesinin yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple REDDİNE, temyiz edilen hükmün temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda (2.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 397.80'er TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 27.04.2022 (Çrş.)...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-İştirak Nafakalarının Kaldırılması- Ödenen Nafaka Bedellerinin Tahsili Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı babanın velayetin değiştirilmesi talebinin reddine dair hükme yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacının nafakalara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Davacı dava dilekçesinde, velayetin değiştirilmesi yanında çocuklar için ödediği nafakaların geçmişe dönük olarak davalıdan tahsili ve iştirak nafakalarının kaldırılması taleplerinde de bulunmuştur. Bu isteklerin her biri ayrı ayrı harca tabidir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma - Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı (kadın) tarafından kocanın davası, tazminat, ile tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddi, çocuklar yararına hükmolunan tedbir ve iştirak nafakalarının miktarı yönünden; davalı-karşı davacı (koca) tarafından ise kadının davası, kusur belirlemesi, tazminat taleplerinin reddi, tedbir ve iştirak nafakalarının miktarı yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 07.11.2014 günü duruşmalı temyiz eden davacı-karşı davalı ... vekili Av. ... ve karşı taraf duruşmalı temyiz eden davalı-karşı davacı ... vekili Av. ... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....

                  Bu kapsamda davacı tarafın istinaf talebinin kısmen kabulü ile kararın kaldırılarak davacının iştirak nafakasının artırılması taleplerinin kısmen kabulü ile velayetleri davacıya verilen müşterek çocuklar 03/12/2008 doğumlu Yakup ve 05/02/2010 doğumlu Aybüke Gamze için dava tarihinden geçerli olmak üzere her bir çocuk için aylık 1.500- TL. iştirak nafakasına hükmedilmesine, hükmedilen iştirak nafakalarının her yıl TÜİK tarafından açıklanan TÜFE oranında artırılmasına karar vermek gerekmiştir. Sonuç olarak; davacı tarafın istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile Nevşehir Aile Mahkemesinin 2021/254 Esas, 2022/436 Karar sayılı kararının tamamının kaldırılmasına ve davacının iştirak nafakasının arttırılması davası yönünden esas hakkında yeniden hüküm kurularak aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu