WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, davacı vekili dava dilekçesinde 02.09.2014 tarihinde 31, 03.09.2014 tarihinde 2, 04.09.2014 tarihinde 16, 05.09.2014 tarihinde ... olmak üzere yaklaşık 90 işçinin akdine son verildiğini, akdine son verilen işçilerden 70'inin sendika üyesi olduğunu, 10 işçinin sendika üyesi olmamak ile birlikte sendikal faaliyetlerde bulunan işçiler olduğunu, kayden gerek davalı gerekse alt işveren ile çalışan 80 kadar işçinin akdine sendikal nedenle son verildiğini iddia etmektedir....

    Sendikası’nın 14/01/2013 tarihinde davalı ...Teknik Ltd Şti isimli işyerinde toplu sözleşmesi yapmak için yetki tespiti talebi ile davalı ...’nın başvuruda bulunduğu, davalı Bakanlığın 29/01/2013 tarihinde işyerinde 184 işçinin çalıştığı, sendika üyesi işçi sayısının 91 olduğu, çoğunluğun sağlanamadığı gerekçesi ile davacı sendikanın yetki tespit başvuru talebini reddettiği, davacı tarafın sendika üyesi işçi sayısının 97 olduğunu, ..., ... , ... ve ... isimli işçilerin başvuru tarihi itibarı ile yerinde çalıştıklarını, ayrıca sendika üyesi işçilerden ... ile ...'...

      İlgili Hukuk 1. 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın “Toplu sözleşmesi ve toplu sözleşme hakkı” kenar başlıklı 53 üncü maddesinin birinci fıkrası şöyledir: “İşçiler ve işverenler, karşılıklı olarak ekonomik ve sosyal durumlarını ve çalışma şartlarını düzenlemek amacıyla toplu sözleşmesi yapma hakkına sahiptirler.” 2. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki” kenar başlıklı 41 inci maddesinin birinci fıkrası da şöyledir: “Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birinin üyesi bulunması şartıyla işçi sendikası, toplu sözleşmesinin kapsamına girecek işyerinde başvuru tarihinde çalışan işçilerin yarıdan fazlasının, işletmede ise yüzde kırkının kendi üyesi bulunması hâlinde bu işyeri veya işletme için toplu sözleşmesi yapmaya yetkilidir.” 3. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki tespiti için başvuru” kenar başlıklı 42 nci maddesi ise şöyledir: “(1) Toplu sözleşmesi yapmak isteyen işçi sendikası Bakanlığa başvurarak yetkili olduğunun tespitini ister....

        Dosya kapsamından,işyeri bazında toplu sözleşmesi yapma yetkisi almak üzere davalı Sendika tarafından 10.07.2020 tarihinde davalı Bakanlığa başvuru yapıldığı, Bakanlıkça yapılan inceleme sonrası talebin kabul edilerek toplu sözleşmesi yapma konusunda Sendika lehine yetki tespiti yapıldığı ve buna ilişkin "yetki tespit yazısı" verildiği; dosya içerisinde yer alan ve yetki tespiti başvuru tarihi itibariyle tüm çalışan işçiler ile sendikalı işçilerin sayısını belirleyen Bakanlık işlem dosyasındaki sendika üyesi isimleri gösterir yetki tespit raporunda başvuru tarihi itibariyle işyerinde çalışan sayısının 102, davalı sendikaya üye işçi sayısının ise 56 olduğu görülmekle Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 41. maddesinin birinci fıkrasının işyeri toplu sözleşmesi için işletme bazında aradığı %40 çoğunluğun sağlandığı ve olumlu yetki tespitine dair Bakanlığın kararının hukuka uygun olduğu davalı Bakanlığın istinaf sebeplerinin yerinde olduğu anlaşılmıştır....

        Bu durumda yapılacak ; emsal işçilerin sendika üyesi oldukları ya da dayanışma aidatı ödedikleri tarihleri belirleyerek TİS de düzenlenen bu alacakları almalarının sendika üyeliğinden kaynaklanıp kaynaklanmadığını tespit etmek; işçilerin sendika üyesi olması ya da dayanışma aidatı ödemesi nedeniyle bu ödemeleri TİS’den yararlanarak aldıklarının anlaşılması halinde davacının sendika üyesi olmadan TİS den yararlanamayacağı gözetilerek sendika üyesi olmaması nedeniyle taleplerin reddine karar vermek; Emsal işçilerin sendika üyesi olmamasına veya dayanışma aidatı ödememesine rağmen işyeri uygulaması nedeniyle bu alacakların ödendiğinin tespiti durumunda ise şimdiki gibi karar verilmesi gerekirken, bu hususlar açıklığa kavuşturulmadan yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. O halde davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır....

          Bu durumda yapılacak ; emsal işçilerin sendika üyesi oldukları ya da dayanışma aidatı ödedikleri tarihleri belirleyerek TİS de düzenlenen bu alacakları almalarının sendika üyeliğinden kaynaklanıp kaynaklanmadığını tespit etmek; işçilerin sendika üyesi olması ya da dayanışma aidatı ödemesi nedeniyle bu ödemeleri TİS’den yararlanarak aldıklarının anlaşılması halinde davacının sendika üyesi olmadan TİS den yararlanamayacağı gözetilerek sendika üyesi olmaması nedeniyle taleplerin reddine karar vermek; Emsal işçilerin sendika üyesi olmamasına veya dayanışma aidatı ödememesine rağmen işyeri uygulaması nedeniyle bu alacakların ödendiğinin tespiti durumunda ise şimdiki gibi karar verilmesi gerekirken, bu hususlar açıklığa kavuşturulmadan yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. O halde davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır....

            Bu durumda yapılacak ; emsal işçilerin sendika üyesi oldukları ya da dayanışma aidatı ödedikleri tarihleri belirleyerek TİS de düzenlenen bu alacakları almalarının sendika üyeliğinden kaynaklanıp kaynaklanmadığını tespit etmek; işçilerin sendika üyesi olması ya da dayanışma aidatı ödemesi nedeniyle bu ödemeleri TİS’den yararlanarak aldıklarının anlaşılması halinde davacının sendika üyesi olmadan TİS den yararlanamayacağı gözetilerek sendika üyesi olmaması nedeniyle taleplerin reddine karar vermek; Emsal işçilerin sendika üyesi olmamasına veya dayanışma aidatı ödememesine rağmen işyeri uygulaması nedeniyle bu alacakların ödendiğinin tespiti durumunda ise şimdiki gibi karar verilmesi gerekirken, bu hususlar açıklığa kavuşturulmadan yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. O halde davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır....

              Bu durumda yapılacak ; emsal işçilerin sendika üyesi oldukları ya da dayanışma aidatı ödedikleri tarihleri belirleyerek TİS de düzenlenen bu alacakları almalarının sendika üyeliğinden kaynaklanıp kaynaklanmadığını tespit etmek; işçilerin sendika üyesi olması ya da dayanışma aidatı ödemesi nedeniyle bu ödemeleri TİS’den yararlanarak aldıklarının anlaşılması halinde davacının sendika üyesi olmadan TİS den yararlanamayacağı gözetilerek sendika üyesi olmaması nedeniyle taleplerin reddine karar vermek; Emsal işçilerin sendika üyesi olmamasına veya dayanışma aidatı ödememesine rağmen işyeri uygulaması nedeniyle bu alacakların ödendiğinin tespiti durumunda ise şimdiki gibi karar verilmesi gerekirken, bu hususlar açıklığa kavuşturulmadan yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. O halde davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır....

                Bu durumda yapılacak ; emsal işçilerin sendika üyesi oldukları ya da dayanışma aidatı ödedikleri tarihleri belirleyerek TİS de düzenlenen bu alacakları almalarının sendika üyeliğinden kaynaklanıp kaynaklanmadığını tespit etmek; işçilerin sendika üyesi olması ya da dayanışma aidatı ödemesi nedeniyle bu ödemeleri TİS’den yararlanarak aldıklarının anlaşılması halinde davacının sendika üyesi olmadan TİS den yararlanamayacağı gözetilerek sendika üyesi olmaması nedeniyle taleplerin reddine karar vermek; Emsal işçilerin sendika üyesi olmamasına veya dayanışma aidatı ödememesine rağmen işyeri uygulaması nedeniyle bu alacakların ödendiğinin tespiti durumunda ise şimdiki gibi karar verilmesi gerekirken, bu hususlar açıklığa kavuşturulmadan yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. O halde davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır....

                  Bu durumda yapılacak ; emsal işçilerin sendika üyesi oldukları ya da dayanışma aidatı ödedikleri tarihleri belirleyerek TİS de düzenlenen bu alacakları almalarının sendika üyeliğinden kaynaklanıp kaynaklanmadığını tespit etmek; işçilerin sendika üyesi olması ya da dayanışma aidatı ödemesi nedeniyle bu ödemeleri TİS’den yararlanarak aldıklarının anlaşılması halinde davacının sendika üyesi olmadan TİS den yararlanamayacağı gözetilerek sendika üyesi olmaması nedeniyle taleplerin reddine karar vermek; Emsal işçilerin sendika üyesi olmamasına veya dayanışma aidatı ödememesine rağmen işyeri uygulaması nedeniyle bu alacakların ödendiğinin tespiti durumunda ise şimdiki gibi karar verilmesi gerekirken, bu hususlar açıklığa kavuşturulmadan yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. O halde davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır....

                    UYAP Entegrasyonu