Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 24/12/2020 NUMARASI : 2020/110 E., 2020/206 K., DAVA KONUSU : Tespit (Sosyal Güvenlik Hukuku KARAR : GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ İDDİANIN ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının 16/11/2016- 10/10/2013 tarihleri arasında T9 çalıştığını, Sas Tesisat'ın alt işveren olduğunu, asıl işverenliğin Özkar İnşaat olduğunu, davacının 11/03/2013 tarihinde Manyas Ovası Sağ Salih Sulama tesisi yapımı işinde tesisat ustası olarak çalışırken üzerine 500 kg ağırlığındaki 5- 6 adet borunun davacının üzerine düşmesi sonucu kazası meydana geldiğini, bu kazası sonucunda davacının sol ayağının ikinci parmağının ve T8 omurga kemiğinin kırıldığını, davacı kazanın ardından Manyas Devlet Hastanesi acil servisine götürülmüş, kazasının gizlenmesi amacıyla formen Veysel AYHAN tarafından doktorlara davacının ağaçtan düştüğünü beyan edildiğini, davacının daha sonra olayın kazası olduğunu beyan ettiğini, davalı işverenlerin 28/03/2013 tarihinde SGK ya kazası bildirimi...

uğrayan sigortalıya her gün için geçici göremezlik ödeneği verileceği, 19 ncu maddesinde kazası sonucu oluşan hastalık ve özürler nedeniyle Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık Kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kuru meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalıya sürekli göremezlik geliri bağlanacağı; kazası ve meslek hastalığı sonucu sürekli göremezlik hallerinde meslekte kazanma gücündeki kayıp oranının belirlenmesine ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer usul ve esasların Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği bildirilmiştir. .../... 5510 sayılı Yasa’nın 95. maddesine göre "Bu Kanun gereğince, yurt dışında tedavi için yapılacak sevklere, çalışma gücü kaybı, geçici göremezlik ödeneklerinin verilmesine ilişkin raporlar ile kazası ve meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücü veya çalışma gücü kaybına esas teşkil...

    Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının 12.11.1999 tarihinde meydana gelen depremde işyerinde bulunduğu bölümün yıkılması nedeniyle yaralandığı, aynı mahkemenin 2007/471 Esas nolu dosyasında devam eden tazminat davasında, yargılama sırasında, dava konusu kazaya ilişkin kazası olduğu hususunda, davalı Kurum tarafından tespit yapıldığına dair celp edilen bilgi ve belgelerde bir kayıt olmadığı gerekçesiyle davacı vekiline kazası tespit davası açması için süre verildiği, bunun üzerine davacı vekili tarafından kazası tesbiti davasının açıldığı,ancak Kurum müfettişinin 31.03.2000 tarihli raporuna göre sigortalının deprem sonucu bulunduğu kısmın yıkılması nedeniyle yaralanması olayının 506 sayılı Yasa m.11/A uyarınca kazası olarak tesbit edildiği, davacıya 22.6.2001 tarihinde 12.11.1999 tarihi itibariyle kazası sigorta kolundan sürekli göremezlik geliri bağlandığı, 5.12.2008 tarihinde bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır....

      Yapılacak ; Kurumun davacılar murisi sigortalının kazalandığı olaya dair tahkikatının bulunmadığının anlaşılmasına göre öncelikle davacılara 16.01.2008 tarihinde gerçekleşen zararlandırıcı olayı Kuruma ihbar etmeleri için süre vermek, olayın Kurum tarafından kazası olarak kabul edilmemesi durumunda bu kez “ kazasının tespiti” davası açmaları için haksahibi davacılara önel vererek tespit davasının neticesini bu dava için bekletici sorun yapmak, tespit davası neticesinde olayın kazası olduğu kesinleşir ise bu kez davacılara Kuruma müracaat ederek kazası sigorta kolundan kendilerine ölüm geliri bağlanması için önel vermek, Kurumca davacılara bağlanan bir gelir olursa bu gelirin ilk peşin sermaye değerini Kurumdan öğrenmek, öğrenilen bu Kurum tahsislerinin davacılar murisinin kusuruna isabet eden miktarının hesaplanan tazminatlardan tenzil ederek çıkacak sonuca göre bir karar vermektedir....

        İş kazası nedeniyle sosyal sigorta yardımlarının yapılabilmesi öncelikle Kurumun zararlandırıcı sigorta olayının kazası olduğunu kabul etmesine bağlıdır. İş kazası olgusu Kurumca kabul edilmezse somut olayda olduğu gibi sigortalının ya da hak sahiplerinin olayın kazası olduğunu dava yolu ile tespit ettirmesi gerekmektedir. Yukarıdaki yasal düzenleme ve açıklamalar ışığında incelemeye konu dava değerlendirildiğinde, 22/10/2012 tarihinde davacının 1079261 işyeri sicil numaralı davalı şirket nezdinde çalıştığı anlaşılan davacının Dr....

        Kısa vadeli sigorta kollarına tabi olmayan birisinin maruz kaldığı olay, ... açısından kazası sayılmayacağı ancak işveren yönünden kazası sayılacağına da karar verilemez. İş kazasının tanımı ve unsurları 506 ve 5510 sayılı Kanunlarda yapılmış olup bu Kanun dışında kazası sayılabilen bir hal yoktur. Yurt dışında meydana gelen bir kazanın genel olarak adı kazası olsa da anılan Kanuna göre kazası sayılamayacağı durumda işveren yönünden de kazası sayılması mümkün değildir....

          maddesi ile ; "Madde 13- İş kazası; a)Sigortalının işyerinde bulunduğu sırada, b)(Değişik bend:17.04.2008-5754 S.K./8.mad) İşveren tarafından yürütülmekte olan nedeniyle sigortalı kendi adına ve hesabına bağımsız çalışıyorsa yürütmekte olduğu nedeniyle, c)Bir işverene bağlı olarak çalışan sigortalının, görevli olarak işyeri dışında başka bir yere gönderilmesi nedeniyle asıl işini yapmaksızın geçen zamanlarda, meydana gelen ve sigortalıyı hemen veya sonradan bedenen ya da ruhen özüre uğratan olaydır." şeklinde tanımlanmıştır. Olayın kazası sayılması gerektiğinin tespitine ilişkin davanın asıl amacı, 5510 sayılı Yasa gereğince hak sahiplerine kazası sigorta kolundan gelir bağlanmasının teminine yöneliktir. Diğer yandan bir sosyal sigorta olayının kazası sayılıp sayılmaması işverenin dahi hak alanını ilgilendirir....

            Davacı, davalılardan işverene ait bahçedeki çalışmalarının hizmet sözleşmesine dayalı olduğunu belirterek, bahçede ceviz toplarken ağaçtan düşmesi sonucu maluliyetiyle sonuçlanan 14.09.2008 tarihli kazanın kazası olduğunun tespitini istemiş; Mahkemece, Kurum kontrol memuru tarafından düzenlenen raporda, davacının çalışmalarının hizmet sözleşmesine dayalı olmadığı, olayın da kazası sayılamayacağının belirtildiği; davacı tarafından sigortalılık süresinin tespitine ilişkin dava açılıp, tespit kararı verilmesi durumunda, davaya konu olayın da kazası olacağının anlaşalacağı, hizmet süresinin tespitine ilişkin dava açmayan davacının, bu aşamada olayın kazası olduğunun tespiti isteminde hukuki yararının bulunmadığı gerekçesi ile, davanın reddine karar verilmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi K A R A R Davaya konu 03.12.2008 tarihli kazası iddiasına ilişkin; 1) SGK Rehberlik ve Teftiş Kurulunun kazası tahkikat raporunun olup olmadığının araştırılması ile varlığı halinde evraklarının dosyaya eklenmesi, 2) Davacı sigortalının yaralanması nedeniyle Kurumca tespit edilen sürekli gücü kayıp oranının bulunup bulunmadığının araştırılması ile var ise evraklarının dosyaya eklenmesi, 3) Davacıya anılan kazası nedeniyle kazası sigorta kolundan gelir bağlanıp bağlanmadığının araştırılması ile bağlanmışsa bunun ilk peşin sermaye değerinin Kurumdan öğrenilmesi, hususlarındaki eksikliklerin giderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 12/05/2014 gününde oy birliğiyle karar verildi....

                Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacılar murisinin 12.11.1999 tarihinde meydana gelen depremde işyerinde bulunduğu bölümün yıkılması nedeniyle öldüğü, aynı mahkemenin 2007/57 Esas nolu dosyasında devam eden tazminat davasında yargılama sırasında dava konusu kazaya ilişkin kazası olduğu hususunda davalı Kurum tarafından tespit yapıldığına dair celp edilen bilgi ve belgelerde bir kayıt olmadığı gerekçesiyle davacı vekiline kazası tespit davası açması için süre verildiği, bunun üzerine davacı vekili tarafından kazası tesbiti davasının açıldığı,ancak Kurum müfettişinin 31.03.2000 tarihli raporuna göre sigortalının deprem sonucu bulunduğu kısmın yıkılması nedeniyle ölümü olayının 506 sayılı Yasa m.11/A uyarınca kazası olarak tesbit edildiği 21.7.2001 tarihinde davacıya 12.11.1999 tarihinden geçerli olmak üzere kazası sigorta kolundan ölüm geliri bağlandığı, 5.12.2008 tarihinde bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır....

                  UYAP Entegrasyonu