Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, davacının davalılara karşı 11.09.2013 tarihinde meydana gelen olayın 5510 sayılı Yasanın 13’üncü maddesi kapsamında kazası olduğunun tespiti için açtığı davada, mahkemece yargılama sırasında davalılardan Kurum tarafından olay nedeniyle yapılan inceleme sonucunda düzenlenen 16.07.2014 tarihli raporuyla olayın kazası olduğunun kabul edilmesi nedeniyle yazılı şekilde davanın konusuz kaldığı gerekçesi ile karar verilmiş ise de, aslen Kurumca yapılan teftiş raporu sonrasında alınan kararın tek taraflı ve sadece davalı ... bağlayıcı olduğu, diğer davalılar bakımından da olayın nasıl olduğu ve 5510 Sayılı Yasanın 13’üncü maddesinde belirlenen şartları taşıyıp taşımadığı ve kazası olup olmadığı hususunun belirlenmesi ve uyuşmazlığı tüm taraflar yönünden kesin surette çözülmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir....

    kazası sebebi ile ihbarda bulunulduğunu, hastane tutanaklarında kazasına ilişkin rapor tutulduğunu, yeri kamera kayıtlarında da kazasının açıkça görüldüğünü, bu nedenlerle müvekkilinin davalı yerinde 07/02/2016 tarihinde geçirmiş olduğu kazanın kazası olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Üniversitesi Hastanesi'nde 09.12.2007 tarihinde vefat ettiği, verilen raporda normal ölüm olup adli vak'a olmadığının bildirildiği, 18.06.2009 tarihli SGK müfettişinin raporunda; müteveffanın işyerinin bulunduğu hanının 7 katlı zemin ve bodrumdan oluşan bir bina olduğunun, müteveffanın diğer işyerlerince de ortak olarak kullanılan otoparkta hipertansiyona bağlı beyin kanaması geçirerek vefat ettiğinin, bunun hastalık vak'ası olup kazası sayılamayacağının bildirildiği, mahkemece avukat-doktor- güvenliği uzmanı bilirkişilerden oluşan heyetten alınan raporda da olayın kazası olmadığının bildirildiği anlaşılmaktadır. İş kazasının tespiti istemine ilişkin bu tür davalar 506 sayılı Yasa'nın 11. maddesinden ( 5510 sayılı Yasa'nın 13.maddesinden ) kaynaklanmaktadır....

        İş kazası nedeniyle sosyal sigorta yardımlarının yapılabilmesi öncelikle Kurumun zararlandırıcı sigorta olayının kazası olduğunu kabul etmesine bağlıdır. İş kazası olgusu Kurumca kabul edilmezse somut olayda olduğu gibi sigortalının ya da hak sahiplerinin olayın kazası olduğunu dava yolu ile tespit ettirmesi gerekmektedir. Somut olayda, davacıların, davalılara karşı 31/10/2014 tarihinde meydana gelen olayın 5510 sayılı Yasanın 13’üncü maddesi kapsamında kazası olduğunun tespiti için açtığı davada, Mahkemece kurulan hüküm eksik inceleme ve araştırmaya dayalıdır. Mahkemece, kaza sonrasında başlatılan soruşturma kapsamında derdest Burhaniye 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/198 E sayılı dosyasının kesinleşmesi beklenip, içeriği de gözetilerek mevcut delillerle birlikte değerlendirilmek suretiyle karar verilmelidir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, 30.03.2011 tarihinde meydana gelen kazanın kazası olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir. Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dava, davacının geçirmiş olduğu 30.03.2011 günlü kazanın kazası olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Uyuşmazlık dava konusu olayın davalı yönünden kazası olup olmadığı yönündedir. İş kazasının tespiti istemine ilişkin bu tür davalar 506 sayılı Yasa'nın 11. maddesinden ( 5510 sayılı Yasa'nın 13.maddesinden ) kaynaklanmaktadır....

            İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 22/06/2020 NUMARASI : 2018/231 ESAS, 2020/184 KARAR DAVA KONUSU : İş kazası tespiti KARAR : Samsun 3....

            Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2020/279 Esas sayılı dosyasında kazanın kazası olarak kabul edildiğini, davacılar murisinin davalılar hesabına ve onların adına çalışırken kazası geçirerek vefat ettiğini, güvenliği uzmanı bilirkişiden rapor alınması gerektiğini, kazanın kazası olarak kabul edilmesi gerektiğini ileri sürmüştür. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile memurların gerçek kişilere ve özel hukuk tüzel kişilerine ait işyerlerinde çalışması yasaklanmış olup, kazası tespiti yapılmasının mümkün olmadığı, mahkeme kararının yerinde olduğu kanaatine varılarak davacıların istinaf başvurularının reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B....

              Bozma ilamında açıkça, "...Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığına yeniden müzekkere yazarak işlem sonucunu sormak, olayın Kurumca kazası olarak kabul edilmemesi halinde davacıya Sosyal Güvenlik Kurumuna ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine “ kazasının tespiti” davası açması için önel vermek, tespit davasını bu dava için bekletici sorun yaparak çıkacak sonuca göre, olayın Kurumca kazası olduğunun kabul edilmesi ve göremezlik durumunun belirlenmesi halinde ise çıkacak sonuca göre bir karar vermektedir. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın olayın kazası olup olmadığı ve davacıda oluşan sürekli göremezlik oranı......

                Somut olayda, davacıların davalılara karşı 06.06.2013 tarihinde meydana gelen olayın 5510 Sayılı Yasanın 13’üncü maddesi kapsamında kazası olduğunun tespiti için açtığı davada, Mahkemece, davalılardan Kurum tarafından olay nedeniyle yapılan inceleme sonucunda düzenlenen 14.3.2016 tarihli raporuyla olayın kazası olduğunun kabul edilmesi nedeniyle yazılı şekilde davanın konusuz kaldığı gerekçesi ile karar verilmiş ise de, aslen Kurumca yapılan teftiş raporu sonrasında alınan kararın tek taraflı ve sadece davalı ... bağlayıcı olduğu, diğer davalı bakımından da olayın nasıl olduğu ve 5510 Sayılı Yasanın 13’inci maddesinde belirlenen şartları taşıyıp taşımadığı ve kazası olup olmadığı hususunun belirlenmesi ve uyuşmazlığı tüm taraflar yönünden kesin surette çözülmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, murisi ...'un 21/05/2010 tarihinde geçirmiş olduğu kazanın kazası olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davacı ile davalılardan Kurum vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi. K A R A R Dava, davacının eşi ...'un ölümü ile sonuçlanan 21/05/2010 tarihinde meydana gelen kazanın kazası olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, müteveffa işçi ...'un davalı ....... Ltd. Şti.'nin sigortalı elemanı olmadığı, dava dışı ... ... Ltd. Şti adına çalıştığı ve 5510 sayılı yasanın 4/1-a kapsamında sigortalılık niteliğinde haiz olduğu, ancak davacı tarafın talebinin sadece müteveffa ...'...

                    UYAP Entegrasyonu