Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Manevi tazminat talebi yönünden yapılan irdelemede ise; özellikle davacının kaza tarihindeki yaşı, kazası tarihi, kazasının gerçekleşme biçimi, kazasının meydana gelmesinde tarafların kusur oranları, davacının sosyal ve ekonomik durumu, kazası nedeniyle husule gelen malüliyetin derecesi, davacının bu malüliyeti nedeniyle çektiği ve çekeceği üzüntü, ülkenin ekenomik koşulları, davalı işverenin mali durumu, paranın satın alma gücü, 22/06/1966 gün 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararında belirtilen ilkeler ve hak nesafet kuralları gözönünde tutularak, Mahkememizce hükümde gösterilen miktarda manevi tazminat takdir edilerek talebin kısmen kabulü yönünde aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

İş Mahkemesinin 2018/591 Esas sayılı dava dosyası ile aynı kazası nedeniyle 26.655,72 TL maddi, 7.500,00 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 34.155,72 TL tazminatın olay tarihinden itibaren yürütülecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul etmediklerini, şirkette davacının iddia ettiği şekilde bir kazası meydana gelmediğini, olayı dava dilekçesinin tebliği ile öğrendiklerini, şirket araçlarının periyodik bakım ve arıza durumunda onarımlarının yetkili servisler tarafından yapıldığını, davacıya bu şekilde bir görev verilmediğini belirterek; davanın reddini savunmuştur. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece; "Dava ve birleşen ek dava ; İş kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir....

Bu durumda ------- sigortalı işçilerin kazaları sonucunda işverene yüklenecek hukuki sorumluluğundan doğan sigorta teminatı 29.02.2008 tarihinde başlamaktadır.Dava konusu kazası nedeniyle talep edilen tazminat; ------ sayılı dosyadan işlem gören-----işçi olarak sigortalı ------ 09.02.2008 tarihinde geçirdiği kazası sonucunda %42,2 oranında malul kalmasından dolayı----- tarafından ödenen ----- gelir, geçici işgöremezlik ve tedavi masrafının asıl işveren ve alt işverene rücu edilmesinden kaynaklanmaktadır. İş kazasında asıl işveren------ alt işveren ise işçinin sigortalı olarak kayıtlı olduğu ------31.12.2007 tarihinde tanzim edilen sigorta poliçesinde alt işverene ait işçilerinde sigorta kapsamı içerisinde bulunduğuna dair özel şart mevcut değildir....

    İş Mahkemesince; davacının çocuğu T1'nın zarar gördüğünü iddia ettiği olayın kazası olmadığı, davacıların talepleri ile ilgili karar vermeye mahkemelerinin yetkili olmadığı, SGK yazı cevabında da olayın kazası olmadığının bildirildiği görülerek mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir....

    İş kazası nedeniyle tazminat alacağı haksız fiile dayalı olup, faiz başlangıcı tazminatı doğuran zararlandırıcı olay tarihidir. Somut olayda, dava konusu kazasının 21.11.2005 tarihinde meydana geldiği, dava dilekçesinde kazası nedeniyle 8.000,00 TL tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesinin talep edildiği, 31.07.2007 tarihli açıklama dilekçesi ile 2.000,00 TL manevi ve 6.000,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesinin talep edildiği, 22.02.2012 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebinin 20.046,82 TL olarak artırıldığı, davacı tarafça, açıklama dilekçesi ile maddi ve manevi tazminata dava tarihinden itibaren faiz talep edilmesine rağmen, mahkemece, 6100 sayılı HMK’nun 26....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince; "Davacının manevi tazminat talebinin kısmen KABULÜ ile, Davacının kazası sonucu %32,20 maluliyeti nedeniyle takdiren 27.500,00 TL manevi tazminatın kazası tarihi olan 29/01/2015 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine" dair hüküm kurulmuştur. İSTİNAF BAŞVURUSU: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Hükmedilen manevi tazminat miktarının az olduğunu belirterek istinaf talebinde bulunmuştur. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Kazanın meydana gelmesinde kendilerinin kusurunun bulunmadığını, kazada davacının tam kusurlu olduğunu, hükmedilen manevi tazminat miktarının fazla olduğunu belirterek istinaf talebinde bulunmuştur. GEREKÇE: Davacı tarafından davalı aleyhine açılan kazası nedeniyle manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonucunda davanın kabulüne karar verilmiştir....

      Ayrıca, kazası veya meslek hastalığı sonucu ölümlerde, bu Kanun uyarınca hak sahiplerine bağlanacak gelir ve verilecek ödenekler için, kazası veya meslek hastalığının meydana gelmesinde kusuru bulunan hak sahiplerine veya kazası sonucu ölen kusurlu sigortalının hak sahiplerine, Kurumca rücu edilmez.” düzenlemesi getirilmiştir. Somut olayda davacıların desteği ... Et Mamulleri Tic. ve San. Ltd. Şti.'ye ait kamyonu kullanırken meydana gelen trafik kazası sonucu vefat etmiştir. SGK tarafından gönderilen müzekkere cevabında ise, davacılara kazası ölüm geliri bağlandığı, gelirin rücuya tabi olduğu bildirilmesine rağmen, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda 5510 Sayılı Kanun’un 21. maddesi yanlış yorumlanmak suretiyle gelirin rücuya tabi olmadığı gerekçesiyle tazminattan mahsup yapılmamıştır....

        Hukuk Dairesi Davacı vekili, davalılara ait yerinde haddeci olarak çalışan müvekkilinin 05/04/2004 tarihinde kazası geçirerek sol bacağından malul kaldığını, davalıların olayın meydana gelmesinden sorumlu olduğunu, kaza nedeniyle davacının meslekte kazanma gücünü kaybettiğini, olay nedeniyle maddi ve manevi zarara uğradığını beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL maddi tazminat, 50.000,00 TL manevi tazminatın 05/04/2004 kaza tarihinden itibaren yasal faizle birlikte davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir. B)Davalıların Cevabı : Davalılar vekili, davacı iddialarının yerinde olmadığını, olayın kazası sayılamayacağını, meydana gelen kaza nedeniyle davalı müvekkillerinin sorumlu tutulmaması gerektiğini, husumet itirazında bulunduklarını beyanla ederek haksız ve yersiz açılan davanın reddini savunmuştur....

          Mahkemece, davalı şirket yönünden açılan davanın reddi ile 100 TL maddi tazminat ve 2.000,00 TL manevi tazminatın 18/04/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ...’dan alınarak davacıya verilmesine, maddi tazminat konusunda fazlaya dair hakların saklı tutulmasına, manevi tazminat yönünden ise fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 117/2.maddesine göre; kazası nedeniyle tazminat alacağı haksız fiile dayalı olup, faiz başlangıcı tazminatı doğuran zararlandırıcı olay tarihidir. Somut olayda, dava konusu kazasının 18/04/2013 tarihinde meydana geldiği, dava dilekçesi ile talep edilen maddi tazminat istemine olay tarihinden itibaren faiz uygulanmasına karar verilmesinin açıkça talep edildiği anlaşılmasına rağmen, maddi tazminata olay tarihinden itibaren faiz işletilmesi yerine 18/04/2014 tarihinden itibaren faize hükmedilmesi doğru olmamıştır....

            Öte yandan, 5510 sayılı Yasa’nın 18 nci maddesinde Kurumca yetkilendirilen hekim veya sağlık kurullarından istirahat raporu alınmış olması şartıyla; kazası nedeniyle göremezliğe uğrayan sigortalıya her gün için geçici göremezlik ödeneği verileceği, 19 ncu maddesinde kazası sonucu oluşan hastalık ve özürler nedeniyle Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık Kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum Sağlık Kurulunca meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalıya sürekli göremezlik geliri bağlanacağı bildirilmiştir. Somut olayda kazası olduğu iddia olunan olayın Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmediği anlaşılmaktadır. Kurumca sigortalıya gelir bağlanabilmesi için öncelikle zararlandırıcı olayın kazası niteliğince olup olmadığının tespiti ön sorundur....

              UYAP Entegrasyonu