ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/481 Esas KARAR NO : 2024/216 DAVA : Ticari Şirket (Fesih İstemli) DAVA TARİHİ : 12/07/2023 KARAR TARİHİ : 19/03/2024 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Fesih İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı ... ŞirketiNİN Antalya Ticaret Sicil Müdürlüğünde ... ticaret sicil numarası ile kayıtlı OLUP, müvekkilinin iş bu şirketin % 95 hissedarı olduğunu, diğer hissedarı ise aynı zamanda damadı olan ...'ın ... tarihinde vefat ettiğini, şirketin tüm iş ve işlemlerini müteveffa ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ortaklığın giderilmesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ortaklığın giderilmesi davasına dair karar, bir kısım davalılar kayyımı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 3561 Sayılı Mal Memurlarının Kayyum Tayin Edilmesine Dair Kanun'un 2. maddesinde sözü edilen harçtan muafiyet kuralı kayyum tayin edilen mal memurunun doğrudan Hazinenin hak ve menfaatini ilgilendiren işlemleri hakkında söz konusudur. 3561 Sayılı Kanun'dan doğan nedenlerle mal memurunun kayyum tayin edilmesi durumunda harçtan muafiyet söz konusu olmayıp harcın gerçek yükümlüsü davada kayyum marifetiyle temsil edilen paydaştır. Bu durumda paydaş ... ve ...'...
Asliye Ticaret Mahkemesine ... tarihinde şirketin fesih ve tasfiyesi istemli dava açıldığını, işbu dosyanın halen derdest bulunduğunu, Antalya ... Asliye Ticaret Mahkemesinde devam eden ... Esas sayılı dosyanın ... tarihli 3. celsesinde 1 nolu ara karar gereğince şirkete kayyum tayini yaptırılması yönünden kendilerine 1 aylık süre verildiğini, haklı nedenlerle feshi ve 6102 sayılı kanunda gösterilen şekillerde tasfiyesi için hakkında dava açılmış bulunan ... İnş. vs. Ltd. Şti’ne öncelikle mevcut dosya ve ticari defterler ile bilgi sahibi olan ... Odasına ... Sicil numarası ve ... TC kimlik numarası ile kayıtlı serbest mali müşavir muhasebeci ...’ın kayyım olarak atanmasına, aksi kanaat hasıl olacak ise davalı şirkete kayyım atanmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir. Taraflara duruşma gün ve saatini bildirir usulüne uygun meşruhatlı davetiyeler tebliğ edilmiş ve taraf teşkili sağlanmıştır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/217 Esas KARAR NO : 2021/631 DAVA : Ticari Şirket (Olağan Genel Kurul Toplantısı İstemli) DAVA TARİHİ : 05/04/2021 KARAR TARİHİ : 08/09/2021 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Olağan Genel Kurul Toplantısı İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin, kayyum ataması talep edilen şirketin hissedarı ve yönetim kurulu başkanı olduğunu, şirket genel kurulunun 20 Şubat 2021 tarihinden önce yapılması gerekirken, yaşanan salgın süreci ve şirket ortaklarının Almanya Federal Cumhuriyetinde yaşıyor olmaları nedeniyle yapılamadığını, organsız kalan tüzel kişinin genel kurul toplantısının yapılması ve yönetim kurulu oluşturabilmek için kayyım atanmasını talep etmek zorunluluğunun doğduğunu bildirmiş, şirketin organsız kalması nedeniyle genel kurul toplantısını yapmak üzere eski genel müdür ...'un kayyım olarak atanmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Noterliği'nin 24/04/2018 tarih ve 004864 yevmiye numaralı ihtarname ile iş akdinin feshedildiği tarih olan 24/04/2018 tarihine kadar kurye olarak çalıştığını, işyerinde işçilerin İş Kanunu'ndan doğan haklarının uygulanmaması nedeni ile işçiler arasında sendikalaşma eğilimi başladığını, davacının da haklarının korunabilmesi için 11/10/2017 tarihinde sendikaya üye olduğunu ve sendikal faaliyette bulunduğunu, sendikaya üye olduğunu bir süre amirlerinden gizlemeye çalışsa da 16/03/2018 tarihinde Kocaeli 3.İş Mahkemesi'nin 2017/672 esas sayılı sendikal nedenle fesihten kaynaklı işe iade davasında tanıklık yaptığını, sendikaya üye olduğunu açıkladığını, davalı işverenin 16/03/2018 tarihinde yaptığı tanıklık nedeniyle davacının sendikaya üye olduğunu öğrendiğini, 24/04/2018 tarihinde de iş akdini feshettiğini, işyerinde sendikaya üye olduğunu öğrenen amirlerince baskı uygulandığını ve iş akdinin işveren tarafından işin işyerinin ve işletmenin gereklerinden kaynaklanan geçerli nedenlerle feshedildiği...
nedeni ile davalı işveren tarafından müvekkilinin iş akdinin 12/02/2022 tarihinde sonlandırıldığını, davalının bu katı tutumu sendikaya üye olan tüm işçiler için aynı olduğunu, 2010 yılından itibaren davalı şirket sendikal anlamda faaliyetlere izin vermediği gibi herhangi bir sendikaya üye olunduğunda dahi işçilerin iş akitlerini feshettiğini, müvekkilinin iş akdini anayasal bir hak olan sendikaya üye olma hakkını kullandığı için feshedildiğini, işbu sebeple müvekkilinin davalı işverene noter aracılığıyla ihtar çektiğini ve sendikalı olarak işe devam etmek istediğini bildirdiği, ancak davalı işverenin herhangi bir dönüş yapmadığını beyanla; dava süreci de gözönüne alınarak boşta geçen süreye ilişkin olarak 4 aylık brüt ücret alacağının ve diğer haklarının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, 6356 sayılı kanunun 25/5 fıkrası uyarınca davalının ödemesi gereken sendikal tazminatın işe başlatılma veya işe başlatılmama şartına bağlı olmaksızın müvekkilinin...
Davalı işyeri tarafından Hak iş bağlı bir sendikaya üye olması için zorlanan işçilerin , Anayasal hak ve özgürlükler kapsamında 2018 yılı Nisan Ayından bu yana DİSK e bağlı Tekstil İşçileri Sendikası ile beraber örgütlendiğini , bu örgütlenme kapsamında, davalı işverenlik nezdinde yaklaşık 400 kadar işçi sendikaya üye olduğunu ve diğer işçilerin üye olması için örgütlenmeye başladığını , başka sendikaya üye olmaları farkeden işverenin örgütlenmede öncü belirlediği 36 civarında işçiyi çeşitli bahanelerle işten çıkarttığı , yetki belgesi alındığını , davalı tarafın kötü niyetli olarak itiraz davası ikame ettiğini , öncü konumundaki işçilerin iş akitlerinin fesih edilmesi ile işsiz kalma endişesine düşen ve psikolojik baskılara maruz kalan sendika üyesi 150 ye yakın işçinin istifa ettiğini , iş sözleşmesinin İşi mevzuatına aykırı olarak fesih edildiğini , iş sözleşmesinin sendikal nedenler ile fesih edildiğini beyan edip 4 aylık boşta geçen sürede ücret ve sosyal haklarını , işe başlatılması...
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesi ilişkisinden kaynaklanmış olup davacı, ihtilâf sebebiyle davalı iş sahibince tevdi mahalline depo edilen hakediş bedellerinin kendisine ait olduğunun tesbitine karar verilmesini talep ve dava etmiş, 23.03.2010 tarihli dilekçesiyle müstakbel hakedişlerin de kayyum hesabına ödenmesi şeklinde talebini ıslah etmiş, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar davalı iş sahibi vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle tevdi mahalline yatırılıp Ankara 14. İcra Müdürlüğü'nün 2008/17826 ve Ankara 7....
Gerekçe: Mülga 2821 sayılı Kanun'un 61. maddesinin birinci fıkrasına göre ise “İşyerinde uygulanan toplu iş sözleşmesinin tarafı olan işçi sendikasının, toplu iş sözleşmesi yapılmamışsa veya sona ermişse yetki belgesi alan işçi sendikasının yazılı talebi ve aidatı kesilecek sendika üyesi işçilerin listesini vermesi üzerine, işveren sendika tüzüğü uyarınca üyelerin sendikaya ödemeyi kabul ettikleri üyelik aidatını ve Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu gereğince sendikaya ödenmesi gerekli dayanışma aidatını, işçilere yapacağı ücret ödemesinden kesmeye ve kestiği aidatın nevini belirterek tutarını ilgili sendikaya vermeye ve kesinti listesini sendikaya göndermeye mecburdur.”...
Davacı, tevdii mahalli tayini suretiyle kiralayan adına banka hesabına yatırılan paranın kendisine iadesini istemiştir. Mahkemece, tevdii mahalline ödenen paranın aidiyeti hususu yargılamayı gerektirdiğinden istemin reddine karar verilmiş, karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dosya kapsamından; davacının, 2009/482 Değişik iş sayılı dosya üzerinden 8.9.2009 tarihli tevdii mahalli tayini kararı verilerek kira bedellerinin davalı kiralayan adına banka hesabına yatırıldığını, taşınmazın gerçek malikleri tarafından aleyhine açılan men’i müdahale ve ecr-i misil istemli dava sonucunda taşınmazdan çıkarıldığını ileri sürerek tevdii mahalline yatırılan paraların kendisine ödenmesini istediği anlaşılmaktadır. Davacı, 2009/482D.İş dosyası üzerinden talepte bulunduğuna göre davanın alacak ve tazminat davası olarak nitelendirilmesi yürürlükteki 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanuna göre mümkün değildir....