WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkememizce aldırılan 02.09.2021 tarihli bilirkişi ek raporuna itibar edilerek ve hükme esas alınarak; yetki başvuru tarihi olan 17/09/2019 tarihi itibariyle işyerinde çalışan işçi sayısının 78 olduğu, Özçelik İş Sendikası tarafından 14/02/2020 tarihinde sunulan sendika üyelik dökümünün incelenmesi ile Özçelik İş Sendikası'nın yetki tespit talebi tarihi itibariyle 41 sendika üyesi tespit edildiği ve Özçelik Sendikasının işyerinde %52,56 üye yüzdesine sahip olduğu anlaşılmıştır. Hal böyle olunca davalı Öz Çelik İş Sendikasının Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanununun 41. Maddesi uyarınca başvuru tarihinde işyerinde çalışan işçilerin yarıdan fazlasının kendi üyesi bulunması koşulunu sağladığı, işyeri toplu sözleşmesi yapmasında yeterli çoğunluğu sağladığına ilişkin Bakanlık tespitinin yerinde olduğu kanaatine ulaşılmıştır. ..." gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....

    Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının sendika üyeliği ve sendika işyeri temsilciliğinin sona erdiği, davacının talebinin temizlik personeli olarak görevlendirilmesi işleminin geçersizliğinin tespiti ile önceki işine iadesine karar verilmesi olduğu, dava açıldığı tarihteki koşullara göre işyeri sendika temsilcisi olan davacı işçinin rızası dışında işinde esaslı tarzda değişiklik yapacak şekilde görevlendirme yapıldığı, işyeri sendika temsilciliği görevinin sona ermesi nedeniyle 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanunu’nun (6356 sayılı Kanun) işyeri sendika temsilciliğinin güvencesi başlıklı 24 üncü maddesinin dördüncü fıkrasının uygulanma imkânı kalmadığı, davacının dava açıldığı tarihteki koşullara göre yargılama gideri, vekâlet ücreti konusunda verilen kararda kararda isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....

      Fesih tarihinde yürürlükte olan 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun “sendika özgürlüğünün güvencesi" başlıklı 25.maddesinin 2. fıkrasına göre; işveren, ücret, ikramiye, prim ve paraya ilişkin sosyal yardım konularında toplu sözleşmesi hükümleri saklı kalmak kaydıyla bir sendikaya üye olan işçilerle sendika üyesi olmayan işçiler veya ayrı sendikalara üye olan işçiler arasında çalıştırma şartları veya çalıştırmaya son verilmesi bakımından herhangi bir ayrım yapamaz; 3. fıkrasına göre; işçiler, sendikaya üye olmaları veya olmamaları, saatleri dışında veya işverenin izni ile saatleri içinde işçi kuruluşlarının faaliyetlerine katılmaları veya sendikal faaliyette bulunmalarından dolayı işten çıkarılamaz veya farkli işleme tabi tutulamaz; 4. fıkrasına göre; işverenin fesih dışında yukarıdaki fıkralara aykırı hareket etmesi halinde işçinin bir yıllık ücret tutarından az olmamak üzere sendikal tazminata hükmedilir....

        İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 25/06/2021 NUMARASI : 2021/11 E.- 2021/280 K. DAVA KONUSU : Sendikalara İlişkin Mevzuattan Kaynaklanan Davalar (Sendikanın Toplu İş Sözleşmesi Yapma Yetkisinin Tespiti (Çoğunluk Tespiti) (Send. K. M. 43,44)) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı sendikanın 02/11/2020 tarihli başvurusu üzerine müvekkili işyeri hakkında iptale konu çoğunluk tespiti kararı verildiğini, bu kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu iptali gerektiğini, müvekkiline ait işyerinde sözleşmesi ile çalışanların tamamının dikkate alınmadığını, bu konuda bilirkişi incelemesi yapılması gerektiğini belirterek yetki tespitinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

        Belediyesi işyerinde Bakanlık yetki tespiti kararına konu dönemde çalışan toplam işçi sayısının 241 olduğu, bu işçilerden 122 sinin Hizmet İş sendikasına üye olduğu, 117 işçinin Belediye İş Sendikasına üye olduğu, Mukaddes ve Türkan isimli işçilerin hiçbir sendikaya üye olmadıkları, yetki tespiti tarihinde gerekli üye çoğunluğu sayısı olan 121 üye sayısının davalı Hizmet İş Sendikası tarafından sağlandığı bu nedenle toplu sözleşmesi bağıtlamaya yetkili sendikanın Hizmet İş Sendikası olduğuna yönelik Bakanlık kararının yasaya uygun düştüğü, davalı Bakanlığın 11.12.2009 tarih 41589 sayılı kararı ile 16.11.2009 tarihinde ... Belediyesi işyerinde Hizmet İş Sendikasının yetkili sendika olduğuna yönelik yetki tespiti kararının yerinde olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. D) Temyiz: Kararı davacı temyiz etmiştir. E) Gerekçe: 1- 21.05.2012 tarih 28299 sayılı işkolu tespit kararında yetki tespitine konu ......

          Toplu sözleşmesi yetkisi ise, toplu sözleşmesi ehliyetine sahip kuruluş veya kişinin belli bir toplu sözleşmesi yapabilmesi için Kanunun aradığı niteliğe sahip olmasını gösterir (GÜNAY, Cevdet İlhan: İş Hukuku Yeni İş Yasaları, ... 2013, s.942). 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun “Yetki” başlıklı 41 inci maddesinin birinci fıkrasına göre “Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birinin üyesi bulunması şartıyla işçi sendikası, toplu sözleşmesinin kapsamına girecek işyerinde başvuru tarihinde çalışan işçilerin yarıdan fazlasının, işletmede ise yüzde kırkının kendi üyesi bulunması hâlinde bu işyeri veya işletme için toplu sözleşmesi yapmaya yetkilidir.” 6356 sayılı Kanun'un “Yetki Tespiti İçin Başvuru” başlıklı 42 nci maddesinin ilk üç fıkrası ise; “(1) Toplu sözleşmesi yapmak isteyen işçi sendikası Bakanlığa başvurarak yetkili olduğunun tespitini ister....

            İş Mahkemesinde görülen ve davalısı aynı olan 2016/26543, 2016/28949 ve 2016/28950 esas numaralı dosyalarda sendika tarafından gönderilen cevabi yazılardan 07.04.2015 tarihli yazıda davalı işyerinde 305 sendika üyesi işçi bulunduğu, sendika üyeliğinden istifa edip çalıştırılan 14 işçi olduğu ve 21 sendika üyesi işçinin sözleşmesini feshedildiği, 19.10.2015 tarihli yazıda davalı işyerinde 49 sendika üyesi işçi bulunduğu, sendika üyeliğinden istifa edip çalıştırılan 286 işçi olduğu ve 40 sendika üyesi işçinin sözleşmesini feshedildiği, 02.03.2016 tarihli yazıda davalı işyerinde 49 sendika üyesi işçi bulunduğu, sendika üyeliğinden istifa edip çalıştırılan 287 işçi olduğu ve 41 sendika üyesi işçinin sözleşmesini feshedildiği, 11.5.2016 tarihli yazıda davalı işyerinde 3 sendika üyesi işçi bulunduğu, sendika üyeliğinden istifa edip çalıştırılan 332 işçi olduğu ve 42 sendika üyesi işçinin sözleşmesini feshedildiği bildirilmiş olup tüm dosyalarda dinlenen tanık beyanları...

              Davacımız çekte yer alan ve şirket adına atılı olan imzanın şirket yetkilisinin eli ürünü olmadığını ileri sürdüğü için öncelikle çekin ciro edildiği tarihteki şirket yetkilisinin belirlenmesi gerekmiş, temin edilen ticaret sicil kayıtlarına göre davacı şirket yetkilisinin ... olduğu anlaşılmış, bu kişinin imzalarını taşıyan belge asılları temin edilip, ayrıca aynı kişinin duruşmada imza örnekleri alınmıştır. Eldeki davadan önce .... Esas sayılı imza inkarı talebi ile ilgili olarak bilirkişi ... tarafından düzenlenen 03/01/2024 tarihli raporda davacı şirket adına atılı ciro imzasının davacı şirket yetkilisinin eli ürünü olduğu şeklinde görüş bildirilmiştir. Bu kez mahkememiz tarafından daha fazla belge aslı temin edilmek sureti ile bilirkişi .... ' tan 13/05/2024 tarihli rapor alınmış, bu raporda da ilk raporda olduğu gibi davacı şirket adına atılı ciro imzasının davacı şirket yetkilisinin eli ürünü olduğu şeklinde görüş bildirilmiştir....

                Öncelikle davacı işçinin sendika üyesi olup olmadığı, dayanışma aidatı dilekçesi verip vermediği tespit edilmeli, davacı sendika üyesi değil ise Toplu İş sözleşmesindeki artışlardan yararlanma imkanı bulunmadığından ilave tediye hesabı varsa aynı işyerinde çalışan ve sendika üyesi olmayan emsali işçinin ücreti esas alınarak belirlenmeli, bu şekilde emsal işçi yoksa fiilen almakta olduğu ücreti üzerinden hesap yapılmalıdır. Davacı sendika üyesi ise sendikaya üyeliğin işverene bildirildiği tarih öncesinde toplu sözleşmesinden yararlanma imkanı bulunmadığından varsa aynı işyerinde çalışan ve sendika üyesi olmayan emsali işçinin ücreti esas alınmalı, bu şekilde emsal işçi yoksa davacının sendikaya üye olduğu tarihte almakta olduğu ücreti esas alınarak, toplu sözleşmesinden yararlanmaya başladığı tarihte yürürlükte olan toplu sözleşmesi hükümleri uygulanmak suretiyle artışlar yapılmalı ve tespit edilen ücretlerine göre davaya konu işçilik alacağı hesaplanmalıdır....

                  Öte yandan, mülga 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu'nun 9. maddesinin ilk fıkrasına göre “Toplu sözleşmesinden taraf işçi sendikasının üyeleri yararlanırlar.” Aynı maddenin ikinci fıkrasına göre de “Toplu sözleşmesinin imzalanması tarihinde taraf sendikaya üye olanlar yürürlük tarihinden, imza tarihinden sonra üye olanlar ise üyeliklerinin taraf işçi sendikasınca işverene bildirildiği tarihten itibaren yararlanırlar.” Dosya içeriğinden, davacının Assistt A.Ş.'de çalıştığı, davacının 09.01.2009 tarihinde davalı sendika üyeliği sıfatını kazandığı, davalı sendika tarafından 28.05.2009 tarihinde davacının sendika üyeliğinin dava dışı ...'ye bildirildiği anlaşılmaktadır. Diğer taraftan, davacının açtığı alacak davasında, muvazaalı alt işverenlik ilişkisi sebebiyle davacının ......

                    UYAP Entegrasyonu