Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir. (YHGK'nun 25.02.2004 gün ve 2004/1-120-96 sayılı kararı)Somut olaya gelince; davalı davacıya yemin teklif etmiş mahkemece davanın niteliği itibariyle davalının yemin deliline dayanamayacağı gerekçesiyle davalının talebi reddedilmiştir....
Gereği görüşülüp düşünüldü: Belediye sınırları içinde yer alan meraya tecavüz suçunun mağduru Belediye tüzel kişiliği olup suçtan doğrudan zarar görmeyen Maliye Hazinesinin davaya katılma hakkı bulunmadığı ve mahkeme tarafından da katılma kararı verilmiş olmasının hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına itiraz hakkı da vermeyeceği gözetil- diğinde, sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karara hazine vekili tarafından yapılan itirazın, merciince reddedilmesi sonucu itibariyle yerinde görüldüğünden, Adalet Bakanlığının kanun yararına bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen ihbarname içeriği yerinde görülmediğinden kanun yararına bozma isteminin (REDDİNE), dosyanın Adalet Bakanlığına gönderil- mesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine, 25.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi...
Davacı idare, davalının Devlet Ormanı sınırları içinde işgal ve faydalanma eylemi ile idarenin 6.032,92 TL ağaçlandırma gideri zararına uğramasına neden olduğu iddiasıyla zararın ödetilmesini istemiştir. Dosya arasındaki bilgi ve belgelerden; davalının, 26/09/2007 tarih ve 5274 sayılı suç zabıt varakası ile orman alanında işgal ve faydalanmada bulunduğunun tespit edildiği, davacı idarenin dava dilekçesine ekli olarak sunduğu tazminat raporunda ağaçladırma bedeli olarak 6.032,92 TL zararın hesaplandığı, ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, sözleşme nedenine dayalı ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin bulunduğundan, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 3.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 29.02.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, kamulaştırmasız el atma nedenine dayalı olarak taşınmaz bedelinin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacılar vekili dava dilekçesinde; dava konusu taşınmazda davalı idare tarafından dere ıslah çalışması yapıldığını ve kanal geçirildiğini, taşınmazın ikiye bölündüğünü, bir kısmının davalı idarece işgal edildiğini belirterek kamulaştırmasız el atma nedeniyle taşınmaz bedelinin tahsilini istemiş, mahkemece davanın idari yargı yerinde görülmesi gerektiğinden usulden reddine karar verilmiştir....
Davacı, davalının Orman Kanunu’na muhalefet ederek işgal ve faydalanma suçunu işlediğini belirterek, bu eylem nedeniyle oluşan ağaçlandırma gideri zararının ödetilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalının işgal ve faydalanma eylemi nedeniyle cezalandırılmasına karar verildiği, bu nedenle de davaya konu zararın oluştuğu belirtilerek davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya arasındaki bilgi ve belgelerden; davalı hakkında tanzim edilen suç tutanağı uyarınca, dava konusu yere kestane ağacı dikmek suretiyle işgal ve faydalanma eylemini işlediğinin tespit edildiği, ceza dosyasına sunulan 18/07/2013 tarihli teknik bilirkişi raporuna göre, orman boşluğuna kestane fidanı dikildiği, toprağın üretim gücünden faydalanıldığı ancak herhangi bir orman ağaç ya da ağaççığı ile orman diri ve ölü örtüsünün kesilmediği, eylemin işgal ve faydalanma olduğu, tazminata konu bir hususun bulunmadığı belirtilmiş, ... 1....
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalı şirket ortağının ilk duruşmada faturaları kabul ettiği ancak davacı ile aralarında faturalardan %30 iskonto yapılacağına ilişkin sözleşme olduğunu beyan ettiği, aşamalarda verilen süreye rağmen bu sözleşmenin ispat edilemediği, davalının bahse konu iskontonun sözleşmeden kaynaklandığını beyan etmesi karşısında ticari defterlerin bahse konu faturalar yönünden incelenmesinin esasa etkili olmayacağı ve iddianın sözleşmeyle ispatlanması gerektiğinden ticari defterlerin incelenmediği ve davanın ispat edildiği gerekçesiyle davanın kabulüne itirazın iptali ile %20 oranında icra inkâr tazminatının tahsiline karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava, tacirler arası hizmet sözleşmesine dayalı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili; müvekkilinin çeke dayalı alacağının tahsili için başlattığı icra takibine davalının itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; davanın reddini istemiştir. Mahkemece; dava konusu icra takibinin 02.08.2012 tarihinde başlatıldığı, takip dayanağı çekin keşide tarihinin 10.09.2010 olduğu, çeke ibrazdan sonra 6 ay geçmekle hamilin kambiyo hukukuna dayalı haklarını kaybettiği, TTK.'...
Sulh Hukuk Mahkemesi ise "...taraflar arasında kira sözleşmesi bulunmadığı, taksim sözleşmesi uyarınca davacıya düşen daireyi davalının tahliye etmeyerek haksız işgal ettiği, icra takibinde ve dava dilekçesinde kira alacağı denilmiş ise de davanın haksız işgalden kaynaklı ecrimisil isteğine ilişkin olduğu, davaya bakma görevinin asliye hukuk mahkemesine ait bulunduğu... " gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. Davacı; 17.11.2015 tarihli oturumda davalının kardeşi olduğunu, miras taksimi yoluyla kendisine intikal eden dairede davalının oturduğunu, davalı ile kira sözleşmesi yapmadıklarını, taksimden bu yana daireyi işgal ettiğini, kira alacağını vermediğini belirtmiştir. Davalı da, cevap dilekçesinde kira sözleşmesinin bulunmadığını ileri sürmüştür. Tarafların beyanları karşısında davanın kira ilişkisinden kaynaklanmadığı, haksız işgale dayalı ecrimisil isteğine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır....
yapılan itirazın kaldırılması istemine ilişkindir....