Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KA R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tazminat isteğine ilişkindir. Davacı 29.11.1993 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile 23 parsel sayılı taşınmazda davalı adına kayıtlı payın tamamının satışının vaat edildiğini, satış bedelini nakden aldığını, daha sonra imar uygulaması sonucunda davalının payına karşılık, 132 ada 1 parselin tamamı ve 145 ada, 1 No'lu parselin 800/79057 payının davalı adına tescil edildiğini, davalı ...mirasçılarının 132 ada 1 parsel sayılı taşınmazı 29/11/2012 tarihinde taşınmazı ...'...

    ortalamasının 18.895,38 TL olduğu, dava konusu parsellerin dava tarihli değerinin yukarıdaki hesaplamalara göre toplam: 726.652,36 TL olduğu, davalı T9'nın satış vaadi sözleşmesine konu parsellerdeki satış vaadi sözleşmesi tarihindeki hisse değerinin: 1.508.134.863,65 TL eski para olarak hesaplandığı, T9'nın satış vaadi sözleşmesine konu parsellerdeki satış vaadi sözleşmesi tarihindeki hisse değeri olan 1.508.134.863,65 TL' nin TÜ-FE Endeksine göre yapılan dönüşüm değerlemesinde 31.12.2019 dava tarihindeki karışılığının 135.370,92 TL olarak hesaplandığı, dava dilekçesindeki isteme istinaden satış vaadi sözleşmesi tarihi olan kasım 1996 tarihindeki 150.000.000 TL'nin yurt içi fiyat endeksine göre yapılan dönüşüm değerlemesinde 31.12.2019 dava tarihindeki karşılığının: 12.446,47 TL olarak hesaplandığı, dava dilekçesindeki satış vaadi sözleşmesindeki satış bedelinin çeşitli ekonomik etkenler ile satış tarihli yatırım araçlarından yararlanılabilecek miktarının dava tarihindeki ortalama değerlemesi...

    Mahkemece, davanın kabulü ile,gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin iptaline, ödenen satış bedeli 32.342,52 TL nin faizi ile davalıdan tahsiline, bakiye satış bedeline ilişkin olarak düzenlenen senet bedelleri toplamı 3000 TL miktar için borçlu olmadığının tesbitine karar verilmiş, hüküm; davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dosyanın incelenmesinde;Davalının dava dışı müteahhitten 29.7.2010 tarihli noter sözleşmesi ile satın aldığı (zemin katın meskene dönüştürülerek teslimine ilişkin) haklarını 1.10.2010 tarihli noterde düzenlenen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile davacıya sattığı,satış esnasında inşaat halinde olan yerin zaman içinde inşaatının tamamlandığı ancak davacıya vaat edilen zemin kat değil projesinde sığınak olarak gözüken üçüncü bodrum katın meskene dönüştürülerek...

      Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 29.11.2011 gün ve 36-334 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık adi yazılı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi nedeniyle itirazın iptâli isteminden kaynaklandığından kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay Yüksek 13.Hukuk Dairesi'ne aittir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 13.Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 22.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Davacının 3/5, davalıların murisi ...’nun 2/5 oranında malik olduğu 183 parseldeki ... hissesinin, mübrez veraset ilamına göre ½ şer hisse itibariyle mirasçısı olan ... ve ... ... tarafından ... 1.Noterliğince düzenlenen 7.7.1998 tarihli Gayrimenkul Satış Vaadi sözleşmesi ile dava dışı ... ...’a satışının vaad edilip,satış bedelinin ödendiği, ... ...’ın sözleşmeden doğan tüm hak ve alacaklarını 20.12.2004 tarihli temlikname ile davacıya temlik ettiği BK. 20 ve 213 maddelerine uygun yapılan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile BK. 162. maddesine uygun şekilde yapılan alacağın temlikinin geçerli olduğu dosya içeriğinden anlaşıldığı gibi bu hususlar mahkemenin de kabulündedir.Gayrimenkul Satış Vaadi sözleşmesinden doğan hak ve alacakları temlik ... davacı bunları davalıya karşı ileri sürebilir....

          Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Satış vaadi sözleşmeleri bir taşınmaz satış aktini içermez. İlerde yapılacak satım sözleşmesinin ön aktidir. Eldeki davada davacı, satış vaadi sözleşmesine dayanmamış kendisine satış vaadi sözleşmesiyle teslim edilen arazi kısmına malzemesiyle ve iyi niyetle bina yaptığını ileri sürerek Türk Medeni Kanununun 724.maddesine dayanıp temliken tescil isteminde bulunmuştur. Bina 2253 sayılı parsel üzerinde kaldığından, binanın kapsadığı alanın ayrıca ifrazının mümkün olup olmadığını araştırmak gerekmez....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 29.08.2012 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesi nedeniyle tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 17.06.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacılar vekili, davacılar ile davalıların murisi ..'in kök muris,, ...'nin ortak mirasçıları olduklarını, muristen intikal eden 281 ve 279 parsel sayılı taşınmazlarda iştirak halinde malik olduklarını, davacılar ile davalıların murisi ..arasında noterde yapılan satış vaadi sözleşmeleri ile davalıların murisi ..'in muris ...'...

              Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden Borçlar Kanununun 125. maddesi hükmü gereğince on yıllık zamanaşımı süresi uygulanır ve bu süre sözleşmenin ifa olanağının doğması ile işlemeye başlar....

                nin vekaleten eşine satış vaadi sözleşmesi imzalatmasından itibaren davacı ile ilgilenmediği, bakım akdini de yerine getirmediği kanaatine varıldığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya arasında mevcut ... Anadolu 12....

                  DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Kaynağını Türk Borçlar Kanununun 29. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Türk Borçlar Kanununun 237. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir.....

                  UYAP Entegrasyonu