WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacının itirazın iptaline dayanak yaptığı bono, 30.7.2002 vade tarihini taşıması ve bu bono için vadeden itibaren 3 yılın geçmesi ile zamanaşımına uğramıştır. Davacı, bono hamili olup, bono keşidecisi davalı ...'a karşı TTK.nun 644.maddesindeki sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanarak iş bu davayı açmıştır. Davalı vekili, davacının da itirazına uğramayan zamanaşımı def'inde bulunmuştur. Davacı bono hamilinin TTK.nun 644. maddesi hükmü uyarınca sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak bononun zamanaşımı süresi dolduktan sonra bir yıllık süre içinde davalı keşideciye karşı takip ve dava hakkı bulunmaktadır. Bu durumda mahkemece davalının zamanaşımı def'i üzerinde durulup, davacının talebinin TTK.nun 644/1.maddesi koşullarına uygun olup olmadığı yönünde değerlendirme yapılarak bu yönde bir karar verilmeden yazılı olduğu şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir....

    ye ciro yoluyla temlik edildiğini, kredi borcunun ödenmemesi üzerine dava dışı bankanın bu çeki icra takibine konu ettiğini, takibin davalının haksız itirazı ile durduğunu, bu esnada müvekkilinin bankanın bu alacağını temlik aldığını, söz konusu takibin TTK'nın 644.maddesi uyarınca sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayalı olarak başlatılmış bir takip olduğunu belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin dava dışı .... Gıda Şirketi'ne takibe konu çek bedelini ödemiş olmasına rağmen çekin müvekkiline iade edilmediğini, çekte dava dışı bankanın cirosunun olmadığını, ayrıca dava dışı bankanın çeki kredinin teminatı olarak aldığının belirtildiğini,ancak çekte rehin cirosunun mümkün olmadığını, dolayısıyla bankanın yetkili hamil olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir....

      Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2009/417 E., 2010/539 K. sayılı kararında taraflar arasındaki sözleşmeye dayalı olarak tapu iptali ve tescil, mümkün olmaz ise, tapu iptali ve tescil talep edilen dairelerin bilirkişi tarafından belirlenecek değerine göre tazminatın tahsili talep edilmiş olup, iş bu davada ise davacının arsa, işçilik ile inşaatın yapımında kullandığı malzemeler için ve SGK, Belediye ve Vergi Daireleri nezdinde harcadığı paraların sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tahsili talep edilmiştir....

        İcra Hakimliği’ nin 17.02.2006 tarihli kararı ile dava tarihinden önce takibin iptal edildiği, itirazın iptali davasının görülebilmesi için ortada geçerli bir icra takibinin bulunması gerektiği, söz konusu takip dosyası bakımından itirazın iptali davasının ön koşulunun bulunmadığı, davanın konusunu teşkil eden diğer icra takibine konu çeklerin keşidecisinin davalı, lehdarının ise davacı olup, takip dayanaklarından protokolün de yine taraflar arasında düzenlenmiş bulunduğu, bu durumda dava ve takibin tarafları arasında bir temel ilişki ve buna dayalı olarak alacak- borç ilişkisi mevcut olduğunun kabulü gerektiği, itiraz üzerine duran icra takibinin devamı için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında temel ilişkiden kaynaklanan alacağın varlık ve miktarını genel hükümlere dayalı olarak ispat etmesi gerektiği, öte yandan bir dava da olayları bildirmek taraflara, bu olaylara dayalı uyuşmazlığa uygulanacak yasa metnini bulup çıkarmak Yargıca ait ise de, bu husus hiçbir zaman HUMK.’ nun...

          Bu hali ile dava; davacı ... şirketine zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı bulunun araç ile yapılan trafik kazasında, karşı tarafı kusursuz bulan kaza tespit tutanağına göre ödeme yapıldığı, ancak Çaykara Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/12 Esas sayılı dosyası kapsamında alınan kusur raporunda , davalının da kusurunun tespit edildiği, davalıya yapılan haksız ödemenin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre geri ödenmesi isteminden kaynaklanmaktadır. Davacı, davasını Borçlar Kanununda düzenlenen sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayandırmış olup, davanın ticari dava olarak kabul edilmesi mümkün değildir. Uyuşmazlığın sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir....

            H U K U K İ N İ T E L E N D İ R M E - G E R E K Ç E : Dava, Makine Kırılması Sigorta Poliçesi kapsamında sigortalıya fazla ödeme yapıldığından bahisle sebepsiz zenginleşme nedeniyle fazla ödemenin iadesi istemiyle başlatılan ilamsız icra takibine itirazın iptali isteğine ilişkindir. Dava, 6098 sayılı TBK md. 77 Maddesinde düzenlenen sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanarak, taraflar arasında bulunan sigorta poliçesi kapsamındaki asitleme makinesinin arızalanması nedeniyle fazla ödenen hasar bedelinin iadesi için başlatılan icra takibine davalının itirazı üzerine açılan itirazın iptaline ilişkin olup mahkememizce de davaya sebepsiz zenginleşmeye dayalı itirazın iptali davası olarak nitelendirme yapılarak davaya devam olunmuştur....

              Buna göre borcun kaynağı olarak öngörülen sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik (illiyet) bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli haklı bir sebebe dayalı olmaması gerekmektedir. 21. Sebepsiz zenginleşmeden bahsedilebilmesi için en önemli şart zenginleşenin mal varlığında meydana gelen artışın haklı bir sebebe dayanmamasıdır. Zira zenginleşmeyi doğuran sebep, kazandırma veya zenginleşenin müdahalesi ya da umulmayan bir olay olabilir. Nitekim BK’nın 61. maddesinde özellikle “haklı bir sebep olmaksızın” ifadesine yer verilmiş ve haklı olmayan sebep teşkil edecek hususlar örnek olarak sayılmıştır. Bu durumda kazandırmaya (edime) dayanan sebepsiz zenginleşme; “geçerli olmayan sebebe” veya “gerçekleşmemiş sebebe” veyahut “sona ermiş sebebe” dayalı olarak gerçekleşebilir. 22....

                Madde gereği sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde keşideciden çek bedelinin talep etmektedir. Sebepsiz zenginleşme hükümleri gözetildiğinde ispat külfeti keşidecide olup, keşideci sebepsiz zenginleşmediğini kanıtlamakla yükümlüdür. Somut olayda davalı, zenginleşmediği yönünde bir iddia ve ispat vakıası ileri sürmemiştir. Bu durumda çek bedeli kadar davalının zenginleştiğinin kabul edilmesi gerekecektir. Ayrıca davalının davacı ile aralarında ticari ilişki olmadığı yönündeki savunması da düzgün ciro silsilesi ile çeke hamil olan davacıya karşı ileri sürülemeyecektir. Açıklanan nedenlerle davacının takibinde haklı olduğu ve alacağın likit olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davanın KABULÜ ile Davalının Antalya ... Müdürlüğünün ... Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden DEVAMINA, ......

                  - K A R A R - Mahkemece itirazın iptali davasının reddine dair verilen kararın davacı vekilince temyizi üzerine Dairemizin 03.12.2012 günlü kararı ile bozulmuş olup, bu karara karşı davalı vekilinin karar düzeltme istemi ile yeniden yapılan inceleme sonucu; Dava, süresinde bankaya ibraz edilmemiş olan çeke dayanılarak girişilen ilamsız icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı, dava konusu çeke ciro yoluyla hamil olmuştur. Davalı ise çekin keşidecisidir. Çek, süresinde bankaya ibraz edilmediğinden 6762 sayılı TTK.nun 720.maddesi uyarınca hamil, ciranta ve keşideciye karşı kambiyo hukukuna dayalı müracaat hakkını yitirmiştir. Başka bir anlatımla, süresinde ibraz edilmeyen çek nedeniyle kambiyo hukukundan kaynaklanan haklar yitirilmiştir. Bu durumda, çeke dayalı müracaat hakkı düşmüş olan hamilin alacağına kavuşabilmesi için önünde iki seçenek bulunmaktadır....

                    Davalı tarafın diğer istinaf sebeplerinin incelenmesiye; sebepsiz zenginleşme, 6098 sayılı TBK’nun 77 ve devamı (mülga 818 sayılı BK’nun 61 vd) maddelerinde düzenlenmiş olup, madde hükmü uyarınca "Haklı bir sebep olmaksızın, bir başkasının malvarlığından veya emeğinden zenginleşen, bu zenginleşmeyi geri vermekle yükümlüdür. Buna göre; sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ile fakirleşme arasında uygun nedensellik (illiyet) bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekmektedir. Sebepsiz zenginleşme halinde zenginleşen ve fakirleşen arasında kanun gereği bir borç ilişkisi doğmakta olup, bu borcun konusu malvarlığında meydana gelen fazlalığın geri verilmesidir....

                      UYAP Entegrasyonu