Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Gereği görüşüldü: 1- Dava, niteliği ve İçeriği itibarıyla tacir ya da tacir sayılan taraflar arasında haksız fiilden kaynaklanan ecrimisil tazminatı alacağının tahsili için başlatılan icra takibine karşı öne sürülen itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, varılan sonuç davanın niteliğine, tarafların sıfatına, dosya kapsamında toplanan delillere uygun düşmemiştir....

    Fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği 08.03.1950 tarihli ve 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıkça vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan olumlu zarar ile kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ve malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir (YHGK'nin 25.02.2004 tarihli ve 2004/1- 120- 96 sayılı kararı). Somut olaya gelince, davacı dava konusu taşınmazlar hakkında tapu iptali ve tescil davası açtığını belirtmiş ise de bahsi geçen Bolu 1....

    İlgili Hukuk Bilindiği üzere, ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarihli 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir (YHGK'nun 25.02.2004 tarihli ve 2004/1-120-96 sayılı kararı). 9.3....

      Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, hak sahibinin haksız zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarihli 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/09/2021 NUMARASI : 2020/182 ESAS, 2021/198 KARAR DAVA KONUSU : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) KARAR : Dairemizde bulunan istinaf başvurusunun yapılan açık incelemesi sonunda; Davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine Zonguldak 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2020/182 Esas sayılı dosyası ve dava dosyasında verilen 23/09/2021 tarihli 2021/198 Karar sayılı gerekçeli kararı incelendi....

        Ayrıca gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih 22/4 sayılı İnançları Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan olumlu zarar ile kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen haksız işgal nedeniyle alacak davası sonucunda verilen hükmün düzeltilerek onanmasına ilişkin Dairemizin 29.03.2016 gün ve 2015/4114 Esas, 2016/1981 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü. - KARAR - Davacı vekili, müvekkili kooperatif tarafından inşa ettirilen meskenlerden 48 adedinin işgal edildiğini, davalının 17/4 kapı numaralı meskende haksız olarak oturduğunu ileri sürerek, davalının tahliyesi ile ecrimisil alacağının tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, anılan 48 kişinin kooperatif üyesi olduğunu, peşin bedel ödeyerek daire sahibi olduklarını savunarak, davanın reddini istemiştir....

            nin itirazın iptali olarak açtığı bedel yönünden davacının ecrimisil isteme hakkı bulunduğundan kabulüne, İcra İflas Kanunun 67/1 maddesi uyarınca itirazın iptali davası borçlunun itirazının alacaklıya tebliğ tarihinden itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılması gerektiğinden, somut olayda davalı borçlunun süresi içerisinde İcra Dairesine itiraz ettiği, davacı alacaklı vekiline tebliğ edilmediği için 5.000,00 TL. yönünden yukarıda belirtildiği şekilde davacının davasının kabul edildiğini, davacı alacaklının en geç dava tarihinde davalı borçlunun itirazının tebliğ aldığı kabul edilerek dava tarihinden itibaren ıslah tarihine kadar 1 yıllık süre geçtiğinden ıslah edilen miktar yönünden itirazın iptali davasına ilişkin bir yıllık hak düşürücü süre geçtiğinden ıslah edilen miktar yönünden davanın hak düşürücü süreden reddine karar vermek gerektiği, dosyayla birleşen dava yönünden ise davacının ecrimisil alacağının bilirkişice belirlenen değer, hüküm kurmaya elverişli bulunarak...

            Davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, hak sahibinin, hak sahibi olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarihli ve 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir....

              Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalının Tasfiye Halinde Sınırlı Sorumlu Büyükçekmece Yapı Kooperatifinin ortağı olduğunu, avukatlık ücret alacağının davalının Kooperatif üyelik faaliyeti ile ilgili olarak hazinenin taşınmazı üzerine yaptığı inşaat ve dolayısı ile haksız işgal gerekçesi nedeniyle kendisini Defterdarlık tarafından gönderilen ecrimisil ihbarnamesinin ve ödeme emrinin iptali için İdare Mahkemesinde açılan iptal davasında vekil olarak tayin edildiğini, temeldeki işlemin tüketici işlemi olmadığı, bu sözleşmenin bir “tüketici işlemi“ de olmadığını, dahası sözleşmenin diğer tarafı olan avukatın, mal ve hizmet piyasalarında faaliyet gösteren ve hizmet sunan bir sağlayıcı da olmadığını beyanla, ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi ne talep etmiştir. Dava, vekalet ücret alacağının tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali davasıdır....

              UYAP Entegrasyonu