"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 05/11/2014 gününde verilen dilekçe ile alacağın tespiti ve itirazın iptali istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 27/12/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, alacağın tespiti ve icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, itirazın kısmen iptali ile takibin 1.028,69 TL üzerinden devamına, 70.000 TL alacak yönünden ise görevsizlik kararı verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı; davalının, dairesini tahliye ettiği sırada evine, eşyalarına zarar verdiğini ve 70.000 TL değerinde bonolarını alıp götürdüğünü ileri sürerek Bursa 8....
Mahkemece; yapılan yargılama ve bilirkişi raporuna göre, davanın kabulüne, itirazın iptali ile takibin devamına, davalı borçlunun itirazında haksız olması nedeniyle davacı lehine inkar tazminatına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı bankanın kredi kartı alacağı için başlattığı icra takibinde, davalı işlemiş faize ve faiz oranına itiraz etmiş, asıl alacak üzerinde itirazda bulunmamıştır. İtirazın kısmi yapılmış olması nedeniyle itiraza uğramayan asıl alacak yönünden icra takibi kesinleşmiştir. Asıl alacak miktarı üzerinden itirazın iptali davası açılmasında davacının hukuki yararı yoktur. Mahkemece itiraz nedeniyle kesinleşmeyen işlemiş faiz ve faiz oranı üzerinden inceleme ve araştırma yapılıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken icra takibine konu kesinleşen miktarlar üzerinden hüküm oluşturulup inkar tazminatına ve masraflara hükmedilip hüküm kurulması doğru olmamış, mahkeme kararının bozulması gerekmiştir....
İcra Dairesinde ödeme emri tebliğinden önce asıl alacak ödenmiş olduğundan davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, satım bedelinin ödenmesi için cari hesaba dayalı olarak icra takibi başlatmış, davalının itirazı üzerine itirazın iptali davası açmıştır. Davacı ... İcra Müdürlüğünün ödeme emrine, icra müdürlüğünün yetkisine ve borca itiraz etmiş aynı zamanda itiraz süresi içinde 49.461,97 TL asıl borcu icra dosyasına yatırmıştır. Yetki itirazının kabulü ile dosya ... İcra Müdürlüğüne gönderilmiş, ... İcra Müdürlüğünce yeniden ödeme emri gönderilmiştir. Mahkemece yetkili İcra Müdürlüğünün ödeme emri tebliğinden önce borcun ödendiği kabul edilerek davanın reddine karar verilmiş ise de, davacı icra dosyasında işlemiş faizle birlikte 51.268,98 TL'nin ödenmesi talebinde bulunmuştur. İcra takibinden sonra, itirazın iptali davası açılmadan önce yapılan ödemeler yönünden davacının itirazın iptali davası açmakta hukuki yararı bulunmamaktadır....
Mahkemece, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacının talebinin kabulüne, davalının itirazının iptaline, takip tarihi itibariyle anaparaya alacağın 2.926.YTL. takip tarihine kadar işleyen faizin 6.276.69 YTL. olarak kabulüne asıl alacak üzerinden takipteki şartlarla takibin devamına, davalının asıl alacak üzerinden %40 oranında inkar tazminatıyla sorumluğuna karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki öteki temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- Dava itirazın iptali davasıdır. İtirazın iptali davasının amacı itirazla ... takibin devamını sağlamaktır....
Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 05.03.2015 tarihli, 2014/345 E., 2015/143 K. sayılı kararıyla itirazın iptaline, asıl alacak miktarına takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi işletilerek takibin devamına, %40'ı oranında icra inkar tazminatı ile yargılama giderlerine hükmedildiği, alacaklının sözkonusu kararı icra dosyasına ibraz ederek dosya hesabı yapılmasını talep ettiği, düzenlenen dosya hesabına yönelik şikayetin reddedildiği görülmektedir. İtirazın iptali davası sonucunda verilen karar uyarınca ilamsız icra takibi dosyasından takibe devam edilmesine engel yoktur. Takipte yer almayıp münhasıran itirazın iptali kararında hükme bağlanan alacak kalemleri ancak borçluya gönderilecek icra emri ile talep edilebilir....
Mahkemece toplanan deliller göre; davanın kabulü ile davalının itirazının iptali ile takibin 9.304,00 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faiz tahakkukuna, alacak likit nitelikte olduğundan %40 inkar tazminatı olan 3.721,60 TL'nin tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, zorunlu mali sorumluluk sigorta sözleşmesinden kaynaklanan rücuan tazminat istemine dayalı itirazın iptali talebine ilişkindir. Davacı vekili, davalıya ait, müvekkiline sigortalı aracın ehliyetsiz sürücünün sevk ve idaresinde iken gerçekleşen kazasında yaralananlar için ödediği tedavi giderinin rücuan tahsili amacı ile icra takibi başlatmış, davaya konu takibinde 9.304,00 TL asıl alacak ile 1.465,38 TL işlemiş faizin tahsilini talep etmiş, davalının takibe itirazı ile eldeki itirazın iptali davasını açmıştır....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, davalıların murisi ...’ in davacı ile ticari alışverişi sonucu oluşan alacağın ödenmesi için ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile başlatılan takibe yapılan itirazın iptali davasında ipotek miktarı üzerinden karar verilmesi nedeniyle, limit üstünde kalan asıl alacak ve faizi için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalılar vekilleri, davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır....
İcra Müdürlüğünün 2012/26243 Esas sayılı takip dosyası ile takibe geçildiğini, ancak davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini, itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep etmiş, mahkemece davacının davasının kısmen kabulü ile; davalının ... 16. İcra Müdürlüğünün 2012/26244 E. sayılı takip dosyasında itirazın iptali ile 1400 TL asıl alacak üzerinden takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, alacak likit olduğundan asıl alacak üzerinden davalının %20 icra inkar tazminatı ödemesine, karar verilmiştir. Dava konusu uyuşmazlık itirazın iptali istemine ilişkindir. Temyize konu miktar karar tarihi itibarıyla 1.820 TL'sını geçmemektedir. HUMK'nın 5219 sayılı Kanun ile değişik 427. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca miktar veya değeri 1.820 TL'yi geçmeyen kararlar kesin olduğundan miktar yönünden temyiz dilekçesinin REDDİNE temyiz harcının istek halinde iadesine 05/03/2019 günü oy birliği ile karar verildi....
Somut olayda talep, davalı aleyhine borç para vermeden kaynaklanan alacak nedeniyle yapılan icra takibinden dolayı itirazın iptali istemine ilişkin olup, taraflar tacir olmadığı gibi, ticari işletmeyi ilgilendiren bir hukukî işlem ya da fiilin de söz konusu olmadığı ve itirazın iptali davasına konu alacak ödünç ilişkisinden kaynaklanmakta olduğuna göre, ticari niteliği bulunmayan uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesince görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince .... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 05.06.2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın dava dilekçesinde itirazlarına konu olan 176.663,36-TL'lik yeni alacak kalemi başlıklı alacağın aslında mahrum kalınan kar payı olduğunu iddia etmekte ve ödeme emrinde yazan yeni alacak kalemi olarak ifade edilen itirazlarına konu olan alacak kaleminin icra dairesinin hatası olduğunu, kendi kabahatleri olmadığını ifade ettiklerini, davacı tarafın ödeme emrinin hatalı olarak düzenlendiğini kabul etmekte olduğunu, aynı zamanda davalı tarafın yapılan itirazların haklı olduğu anlamına gelmekle birlikte, bu aşamada davacı alacaklının ödeme emrinin yeniden düzenlenerek yeni bir ödeme emri gönderilmesini talep etmesi gerekirken itirazın iptali davası açmasının açıkça usul ve yasaya aykırılık oluşturduğunu, davacı tarafın iddia ettiği Mahrum Kalınan Kar Payı alacağının, ödeme emrinde düzenlenen bir alacak kalemi olmadığından, mahkemece açılan itirazın iptali davasının konusu olmasının da mümkün olmadığını, tüm bu nedenlerle; takip talebindeki...