Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tüm dosya kapsamından;İstirdat davası İİK 72/7. maddesinde düzenlenmiştir. Kendisine karşı ilamsız icra takibi yapılmış olan borçlu, ödeme emrine itiraz etmemiş veya itiraz etmiş olup da, itirazının icra mahkemesince kaldırılmış olması nedeniyle kesinleşen icra takibi ile ve menfi tespit davası da açmaması sonucu, gerçekte borçlu olmadığı bir parayı ödemek zorunda kalırsa, ödemiş olduğu paranın kendisine geri verilmesi için alacaklıya karşı istirdat davası açabilir.İstirdat davasında, icra takibi sırasında sebepsiz olarak ödenmiş olduğu iddia edilen paranın geri verilmesi istenir, istirdat davasının açılması için ilk şart, geri verilmesi istenen paranın icra takibi sırasında, borçlunun ödeme emrine itiraz etmemesi veya itiraz etmiş olmasına rağmen itirazın kesin olarak kaldırılmış olması nedeniyle kesinleşmiş olan icra takibi dolayısıyla, nakten yada malların haczedilip satılması suretiyle cebri icra tehdidi altında ödenmek zorunda kalınmış olması gerekir....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2022/358 KARAR NO :2023/68 DAVA:İSTİRDAT DAVA TARİHİ:26/02/2022 KARAR TARİHİ:01/02/2023 Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İstirdat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Mahkememizde görülmekte olan yukarıda esas ve karar numarası yazılı itirazın iptali davasının 25/10/2022 tarihli duruşmasında taraflarca takip edilmemesi nedeniyle dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiş olup; bu tarihten itibaren de üç (3) aylık yasal süre içerisinde taraflarca yenilenmemiş olduğundan, HMK 150/5 maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına ilişkin aşağıdaki karar oluşturulmuştur....

      Mahkememizin --------- dava açmak ve açtığı davaya ilişkin bilgi ve belgeleri dosyamıza sunmak üzere davacı ...---- duruşma gününe kadar kesin süre verilmesine, duruşma gününe kadar verilen kesin süre içerisinde çeke ilişkin istirdat davasının açıldığına dair ilgili belgelerin dosyamıza sunulmaması halinde çeke ilişkin ihtiyati tedbir kararının (ödeme yasağı) kaldırılacağının ve ilk duruşmada davanın takip edilmemesi halinde bile bu çek yönünden reddine karar verileceğinin ihtar edildiği, davacı vekilince istirdat davası açıldığına ilişkin herhangi bir belge sunmadığı görülmüştür. DELİLLER *Tüm dosya ----- *-------- cevabı DAVANIN VE ÇEKİŞMELİ KONULARIN TESPİTİ, DELİLLER, DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ NEDENLER VE SONUÇ: Davanın ve çekişmeli konuların tespiti: Dava, zayi nedeniyle çek iptali istemine ilişkindir. Davanın dayanağı, 6102 sayılı T.T.K.nun 818. maddesi delaletiyle aynı Kanunun 757, 762, 763, 764. maddeleridir....

        Dava konusu çekler ile ilgili banka şube müdürlüklerine yazılan müzekkerelere verilen cevapda, söz konusu çeklerin üçüncü kişi tarafından ibraz edildiğinin bildirilmesi üzerine, davacı tarafa çek hamillerine karşı istirdat davası açmak üzere süre verilmiş, verilen süreye rağmen davacı tarafın istirdat davası açmadığı anlaşılmıştır. Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacı tarafından dava konusu yapılan ve zayi nedeniyle iptali istenen çeklerin üçüncü kişiler tarafından ilgili banka şubesine ibraz edildiği, ibraz edilen çekler ile ilgili davacı tarafa istirdat davası açmak üzere süre verildiği, verilen süreye rağmen davacı tarafından istirdat davası açılmadığından sübuta ermeyen davanın reddine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm tesis edilmiştir....

          Mahkememizce ödeme yasağı kararının uygulanmadığı, talep edenin istirdat davası açma hakkının bulunduğu belirlenmekle; bu halde verilen ve uygulanan, kaldırılmasına karar verilebilecek bir ödeme yasağı kararı bulunmadığından davacı tarafa istirdat davası açmak üzere süre verilmesine gerek görülmemiştir. Dava konusu çekin ibraz edildiği, bu itibarla kaybolmadığı anlaşılmakla çek iptali talebinin istirdat davası hakkı saklı kalmak kaydıyla reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: 1-... ... A.Ş ... Şubesinin keşidecisi ... ... olan 31/06/2020 keşide tarihli , ... seri nolu 12.500,00-TL bedelli çek ......

            İtirazın iptali davası, menfi tespit davasından daha geniş talepli bir dava olduğu için aralarında derdestlik anlamında bir ilişki bulunmamaktadır. Ancak menfi tespit davası ile itirazın iptali davasında alacağın var olup olmadığı, yani aynı vakıa tartışılacağı için farklı sonuçlar çıkmaması amacıyla iki davanın birleştirilmesi, davaların birleştirilmesi mümkün olmazsa duruma göre davalardan birinin bekletici mesele yapılması gerekir (Kuru, s.88, Akkan, M.: İcra Hukukunda Menfi Tespit ve İtirazın İptali Davası Arasındaki Derdestlik ve Kesin Hüküm İlişkisi, DEÜHFD 2010, Cilt 12, Sayı 2, s. 1-41)." şeklindeki ilamı uyarınca mahkememizin işbu dosyasında .... Asliye Ticaret Mahkemesinin ......

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın iptali Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar, davalı ve davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira alacağı nedeniyle başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece HUMK 8/ 1-3 maddesi uyarınca kira akdine dayalı olarak açılan tahliye ve alacak davalarına bakma görevinin sulh hukuk mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde davalının 1.2.2010 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi uyarınca müvekkiline ait kiralananda kiracı olduğunu, davalı hakkında 2010 Eylül ila 2011 Ocak ayları kira bedeli toplamı 29.500....

                Bankası'na yazılan müzekkereye verilen cevapta; iptali istenilen çekin dava dışı ...... tarafından bankaya ibraz edildiğinin bildirildiği görülmüştür. Dava konusu çekin ibraz edilmiş olması nedeniyle davacı vekiline 27/09/2021 tarihli oturumda çek hamiline karşı istirdat davası açmak üzere iki haftalık kesin süre verildiği, ancak son oturumdaki beyanında istirdat davası açmadıkları görülmüştür. Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; zayi nedeniyle iptaline karar verilmesi istenen dava konusu çekin ilgili bankaya ibraz edildiği, davacı tarafın çeki ibraz eden son hamile karşı istirdat davası açmaması üzerine açılan davanın reddine karar verilmesi gerektiği (Yargıtay 11.HD 2015/11662 Esas, 2016/8538 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere) kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptaline ilişkin davada Devrek İcra Hukuk ile Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, icra takibine yapılan itirazın iptali istemidir. Dosya kapsamından, 3091 Sayılı Yasa uyarınca, Devrek Kaymakamlığınca verilen men kararında 136.00.- YTL. masrafın davalıdan alınmasına karar verildiği, bu karar için 2006/628 Esas sayılı dosyada icra takibi yapıldığı, karşı tarafın itirazı üzerine eldeki davanın itirazın iptali istemi ile Sulh Hukuk Mahkemesinde 26/07/2004 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır....

                    Elektrik idaresi de bu bedeli tahsil edebilmek için 23.09.2003 günü borçlu aleyhine icra takibi başlatmış; itiraz üzerine 28.10.2003 günü itirazın iptali davası açmıştır. Menfi tespit davası 31.03.2005 tarihli ilam ile kabul edilmiş, tahakkuk ettirilen miktardan abonenin borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş ancak davalının temyizi üzerine karar Yargıtay 19. Hukuk Dairesi'nin 28.03.2006 tarihli ilamı ile bozulmuş, bozmaya uyan mahkemece menfi tespit davası husumetten reddedilmiş, bunun üzerine borçlu 13.08.2008 günü menfi tespit davası açmış ve bu dava eldeki itirazın iptali dosyası ile birleştirilmiştir. Buna göre somut olayda; borçlu takibe itiraz ederek takibi durdurmuştur. Bu nedenle borçlunun takip konusu borçla ilgili borcu olmadığının hemen tespitinde korunmaya değer bir hukuki yararı bulunmamaktadır. Zira; alacaklının itirazın iptalini sağlamadan duran takip sebebiyle borçludan hak talep etmesi mümkün değildir....

                      UYAP Entegrasyonu