DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava açık hesap ilişkisine dayalı takipte ödeme emrine yapılan itirazın iptali davasıdır.Davalı taraf olan ------ isimli şirketler tarafından kurulan bir adi ortaklıktır. Adi ortaklık bir sözleşme tipi olarak Türk Borçlar Kanunu'nun onsekizinci bölümünde (TBK m. 620- 645) düzenlenmiştir. Adi ortaklığın tüzel kişiliği yoktur. Bu sebeple de usul hukuku açısından taraf ehliyeti bulunmamaktadır.Her ne kadar davacı tarafça davalı olarak adi ortaklık gösterilerek dava açılmış ise de davalının adi ortaklık olması sebebiyle davalı sıfatının (pasif husumet ehliyetinin) bulunmadığı bu hususunda tamamlanabilir dava şartı olmadığı açıktır. Bununla birlikte icra takibi açısından da alacaklı veya borçlu tarafta yer alabilmek için taraf ehliyetine sahip olmak gerekir. Bu yüzden davalarda olduğu gibi takipleri bakımından da adi ortaklığın taraf ehliyeti bulunmaz ve ortaklık takibin tarafı olamaz....
DAVA : İtirazın İptali (Adi Ortaklık Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 15/02/2024 KARAR TARİHİ : 19/04/2024 KARAR YAZIM TARİHİ : 08/05/2024 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Adi Ortaklık Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ve davalı arasında bir adi ortaklık sözleşmesi akdedildiğini, Bu adi ortaklığın amacının ... tarafından ... ihale kayıt numarası ile ihaleye çıkarılmış olan ve adi ortaklık tarafından üstlenilecek İçme ve Kullanma Suyu ile Atık Su Tesislerinde İşletme, Bakım, Onarım ve Proje) Çalıştırılmak Üzere Eleman ve Araç Temin işinin yapılması olduğunu, söz konusu ortaklık sözleşmesinde ortaklık payları, ortakların sorumlulukları, kar tanımı ve paylaşım usulü, yetkili mahkeme belirlendiğini, İşin tamamlanmasının ardından yapılan işin bedeli olan 1.523.260,33 TL'nin davalının hesabına yatırıldığını, Ancak davacı payına düşen kar payı bedelini ortaklığın...
İnşaat Adi Ortaklığı" gösterilmek suretiyle eldeki iş bu davanın açıldığı, bu haliyle yapılan değerlendirmede de; davacı alacaklı yanca her ne kadar adi ortaklık taraf gösterilmek suretiyle icra takibi başlatılmış ve aynı şekilde itirazın iptali davası açılmış ise de; adi ortaklığın kendisine ait bir tüzel kişiliği mevcut olmadığı gibi davada taraf olma ve takip ehliyetinin de bulunmadığı, 6098 sayılı TBK'nın 620 ve devamı maddelerinde düzenlenen adi ortaklığın taraf ehliyeti olmadığından, adi ortaklık aleyhine açılacak dava ve takiplerin de, somut olayda olduğu gibi davanın konusu para ise ortaklar bu borçtan müteselsil sorumlu bulunduklarından ortaklardan biri , bazıları ya da tümüne karşı (ihtiyari dava arkadaşlığı) açılması gerektiği, ancak davacı alacaklı yanca, doğrudan adi ortaklık taraf gösterilmek suretiyle takip başlatıldığı ve dava açıldığı, bu haliyle de, adi ortaklığın takip ve dava ehliyeti bulunmadığı ve taraf, dolayısıyla da takip ehliyetini de 6100 sayılı HMK'nın 114/...
Dosya kapsamından anlaşıldığı kadarıyla, taraflarca imzalanan ....01.2009 tarihli Ortaklık Sözleşmesinin, itirazın iptali davasına konu ......... İcra Müdürlüğünün 2011/343 Esas sayılı dosyasının dosya içerisinde bulunmadığı, ......................... ....... Ltd. Şti.'ne ait evrakların istenmediği, davalı ...'in ......................... ....... Ltd. Şti. yetkilisi olup olmadığının tespit edilmediği, hükme esas alınan bilirkişi raporunun yetersiz ve denetime elverişli olmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece hüküm kurulurken, taraflar arasındaki ortaklığın adi ortaklık ilişkisi olduğu kabul edilmesine rağmen, davacının talebi itirazın iptali olarak değerlendirilmiştir....
Somut olayda uyuşmazlık adi ortaklık ilişkisinden kaynaklanmaktadır. Adi ortaklık, 6098 sayılı TBK.'nun 620. vd. maddelerinde düzenlenmiştir. Adi ortaklık sözleşmesi; iki yada daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir (TBK. 620/1 md.) Adi ortaklık sözleşmelerden kaynaklanan davaların ticari dava olduğuna ya da asliye ticaret mahkemelerinde görüleceğine dair yasal bir düzenleme bulunmamaktadır. Adi ortaklıktan kaynaklanan bir davanın (nispi) ticari dava olarak kabul edilebilmesi için iki tarafın da tacir olması ve adi ortaklığın her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olması gereklidir. Sakarya Ticaret Sicil Müdürlüğünün 16/01/2022 tarihli cevabında davacı Metin Kıratlı'nın ticaret şirket ortağı ve müdürü olduğu belirtilmiş, gerkeç kişi olarak tacir kaydına rastlanılmamıştır. Şirket ortaklığı kişiye tacir sıfatını kazandırmamaktadır....
Mahkemece, 1- İtirazın iptali davası yönünden; en son 1995 yılını ihtiva eden belgeye dayanılarak 236.665,41 TL alacağın tahsili için yapılan takibe ilişkin itirazın iptali isteminin zamanaşımına uğradığı gerekçesi ile reddine; 2- Alacak davası yönünden ise; Davacı taraf aynı zamanda belgeleyemedikleri fakat tarafların kardeş olmalarına göre tanıkla ispat etmeye çalışacakları diğer bir bölüm alacakları olduğunu da ileri sürerek ortaklıktan kaynaklanan sermaye, semere ve kâr payı alacağı istenmekte ise de bu alacak bölümü için dosyanın tefrik edilmesi cihetine gidilmiş, hüküm, süresinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-İtirazın iptali davası yönünden; Davalının süresinde zamanaşımı definde bulunduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece, son ödemenin 1995 yılında yapıldığı ve aradan 17 yıl geçmekle alacağın zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir....
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava hizmet sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptaline ilişkindir. 16.01.2012 tarihli protokol başlıklı sözleşmeyi davalı ... ile dava dışı ...birlikte imzalamış, bu nedenle taraflar arasında adi ortaklık oluşmuştur. Adi ortaklıkta ortaklardan birinin adi ortaklık lehine yaptığı işlem, tüm adi ortaklar lehine hukuki sonuç doğurur. Adi ortaklığın ortaklarından davalı ... icra takibine itiraz etmiş olduğundan icra takibi adi ortaklık açısından durmuş kabul edilir. TBK’nun 637 ve 638. maddelerine göre adi ortaklar aleyhine birlikte dava açılmalıdır. Davada diğer ortak olan dava dışı Mehmet Emin Dursun bulunmamaktadır. Bu nedenle HMK 124/4. maddesi gereğince taraf yönünden eksiklik tamamlanarak davaya devam edilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır. 2- Bozma nedenine göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenemesine yer olmadığına karar verilmiştir....
GEREKÇE: Dava, İİK'nın 67.maddesine dayalı olarak açılan itirazın iptali davasıdır. Davacı, davalının borçlusu olduğu finansal kiralama sözleşmesinin kefili olması nedeniyle ödediği bedelin davalıdan tahsili için başlattığı icra takibine itiraz üzerine itirazın iptali davası açmış; davalı, finansal kiralama ödemelerinin davacıyla olan ortaklık kazancından ve yine ortaklık adına yapıldığını, davacıya borcunun bulunmadığını beyanla davanın reddini istemiştir....
GEREKÇE: Dava, İİK'nın 67.maddesine dayalı olarak açılan itirazın iptali davasıdır. Davacı, davalının borçlusu olduğu finansal kiralama sözleşmesinin kefili olması nedeniyle ödediği bedelin davalıdan tahsili için başlattığı icra takibine itiraz üzerine itirazın iptali davası açmış; davalı, finansal kiralama ödemelerinin davacıyla olan ortaklık kazancından ve yine ortaklık adına yapıldığını, davacıya borcunun bulunmadığını beyanla davanın reddini istemiştir....
Şti. tarafından icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz edildiği, davacı tarafça her iki ortak da davalı gösterilmek suretiyle itirazın iptali davası açıldığı, takip tarihinde yürürlükte olan 818. sayılı BK'nun 520. maddesi gereğince, adi ortaklığın tüzel kişiliği mevcut olmayıp, her ortağın ayrı ayrı aktif ve pasif olmak üzere takip ve davalarda taraf ehliyetinin bulunduğu, dolayısıyla adi ortaklığın tüzel kişiliği olmadığından yapılacak icra takiplerinde her iki adi ortağa da ödeme emri gönderilmesi ve her iki adi ortak hakkında da icra takip talebinde bulunulması gerektiği, ne var ki somut olayda davacı yan adi ortaklığı ortakları adına takip yapmadığı, ... Yapı ... İnş. İş Ortaklığı şeklinde takip yapmıştır....