ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'nin 08/09/2020 tarih, 2019/304 Esas, 2020/162 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, 2.Yukarıda belirtilen kapsamda asıl dava ile birleşen davanın ayrı ayrı dava konuları itirazın iptali olduğundan, itiraza konu icra dosyalarından İstanbul 14. İcra Müdürlüğü’nün 2017/33899 Esas sayılı dosyasında diğer itiraz sebepleri ile birlikte yetki itirazı da olduğundan, birleşen dosyaya konu İstanbul 11. İcra Müdürlüğü’nün 2017/27124 Esas sayılı icra dosyasında ilamsız icra yoluyla yapılan takibe, borca, faize ve tüm ferilerine itiraz edildiği,yetki itirazının sözkonusu olmadığı,kamu düzenine ilişkin resen incelemeyi gerektiren bir yetki de sözkonusu olmadığı gözetilerek birleştirme kararı verilen dava dosyası tefrik edilerek her bir icra dosyalarına ayrı ayrı itiraz sebeplerine göre tarafların itirazlarının değerlendirilerek yargılamaya devam edilmesi hususunda dosyanın kararı veren İSTANBUL 16....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/05/2021 NUMARASI : 2021/269 ESAS 2021/501 KARAR (EK KARAR) DAVA KONUSU : İtiraz (İcra Takibine Gecikmiş İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde istinaf yolu ile tetkiki davacı borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde özetle; Antalya Genel İcra Dairesi'nin 2021/20666 Esas sa yılı dosyası ile T3 tarafından müvekkili aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığını, örnek 7'nin ilamsız takiple de TK 21/2 maddesi uyarınca muhtara teslim usulü ile tebliğ edilmiş ise de, İİK 65 maddesi uyarınca borçlunun kusuru olmaksızın bir mani sebebiyle müddeti içinde itiraz edememiş ise, paraya çevirme muamelesi bitinceye kadar itiraz edilebilir hükmünün yer aldığını, müvekkilinin yaşlı olmasından...
de ikamet ettiği, eldeki davada da davalının süresinde yetki itirazında bulunduğu anlaşılmaktadır. Davalı borçlu, icra takibine itirazı sırasında yetki itirazında bulunmayarak ... İcra Dairesinin yetkisini kabul etmiş sayılmakta ise de; bu husus, itirazın iptali davasının görüleceği genel mahkemenin yetkisini de kabul ettiği anlamına gelmez. İcra dairesinin yetkisine itiraz etmeyen davalı borçlunun, itirazın iptali davasında mahkemenin yetkisine itiraz etmeye hakkı bulunmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde (Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 1. Asliye Hukuk (Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 21.11.2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Mahkemece yapılan yargılama sonunda sözleşmenin ifa yeri itibari ile davalının yetki itirazının haksız olduğu, ayrıca taraflar arasındaki uyuşmazlığın vade farkından kaynaklandığı taraflar arasında vade farkı hususunda bir defa uygulama bulunduğu, bu nedenle de vade farkı talebinin yerinde olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Davalı aleyhine girişilen icra takibinde hem borca, hem de icra dairesi ile mahkemenin yetkisine itiraz etmiştir. Mahkemece kendi yetkisine yönelik itiraz incelenmiş olmasına rağmen icra takibine yönelik itiraz hususunda değerlendirme yapılmamıştır. Hal böyle olunca İİK.’ nun 50. maddesi uyarınca mahkemece öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik davalı itirazı değerlendirilmeden yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava Türü : İcra takibine gecikmiş itiraz YARGITAY İLAMI Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalı vekilinin yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, .......2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Asliye Hukuk Mahkemesi ise olayda kesin yetki kuralının bulunmadığı, ... ... ...de başlatılan icra takibi üzerine davalının sadece borca itiraz ettiği, icra dairesinin yetkisine itirazda bulunmadığı, yetkisiz icra müdürlüğünün yetkili hale geldiği, bu yüzden takibin yapıldığı icra müdürlüğünün yargı çevresinde olduğu Konya Asliye Hukuk Mahkemesinde de, itirazın iptali davası açılabileceği gerekçesiyle karşı yetkisizlik kararı vermiştir. Dava, taraflar arasında aktedilen zorunlu mali mesuliyet sigortası sözleşmesinden kaynaklanan alacak nedeniyle başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır. İcra ve İflas Kanununda, itirazın iptali davaları için özel bir yetki kuralı öngörülmemiştir. Anılan Kanunun 67. maddesinde, itirazın iptali davalarının “genel hükümlere göre” açılacağı belirtilmiştir. Bu nedenle, itirazın iptali davalarında yetkili mahkemenin de genel kurallara göre belirlenmesi gerekir....
İtirazın iptali davaları, yapılan takibe itiraz üzerine duran takibin devam etmesini sağlamak amacıyla açılan davalardır. Yasal dayanağını 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK'nın) 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. İcra takiplerinde yetki hususu, 2004 sayılı İİK’nın 50. maddesi yollaması ile usul Kanunu hükümlerine göre yapılmaktadır. İİK’nın 50. maddesi; "(Değişik: 3/7/1940-3890/1 md.) Para veya teminat borcu için takip hususunda Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun yetkiye dair hükümleri kıyas yolu ile tatbik olunur. Şu kadar ki, takibe esas olan akdin yapıldığı icra dairesi de takibe yetkilidir. Yetki itirazı esas hakkındaki itirazla birlikte yapılır. İcra mahkemesi tarafından önce yetki meselesi tetkik ve kati surette karara raptolunur....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1192 KARAR NO : 2021/1212 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : NİĞDE İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/05/2021 NUMARASI : 2021/168 ESAS 2021/228 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafından icra takibinde kefil olarak bulunan müvekkili aleyhine başlatılan Niğde İcra Dairesi 2021/1827 Esas sayılı icra takibine ilişkin borca itiraz ettiklerini, müvekkilinin böyle bir borcunun olmadığını, başlatılan icra takibindeki % 16,75 den Avans faizi işletilmesinin de hukuka aykırı olduğunu, Merkez Bankasının belirtilen orandaki avans faizinin 19.12.2020 tarihinden itibaren...
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilamsız icra takiplerine karşı, takibin yetkili icra müdürlüğünde açılmadığına dair yetki itirazı esas itirazlarla birlikte öne sürülmek zorunda olduğu, ayrıca yetki itirazı, söz konusu icra takibinin yetkisiz icra müdürlüğünde açıldığını belirtilmesi ve yetkili icra müdürlüğünün açıkça belirtilmesi halinde geçerlilik kazanacağı, tek başına yetkili icra müdürlüğünün icra takibinin başlatıldığı icra müdürlüğü olmadığının belirtilmesi veya borçlunun ikametgah adresinin belirtilerek yetkili icra müdürlüğü borçlunun ikametgah adresidir denilerek yetki itirazında bulunulması geçerli bir yetki itirazı olmadığı, bu tarz bir itiraz söz konusu olduğunda esas itirazlarla beraber yapılan geçersiz yetki itirazı sadece borca itiraz niteliği taşıyacacağı, müstekar Yargıtay içtihatlarının da işaret ettiği gibi davalının icra takibine karşı yapmış olduğu yetki itirazında yetkili icra müdürlüğünün neresi olduğu belirtilmediğinden...
Asliye Hukuk Mahkemesi ise; itirazın iptali davasında yetkili mahkemenin icra takibinin yapıldığı yer olduğu gerekçesiyle yetkisizlik yönünde hüküm kurmuştur. Dava, taraflar arasında düzenlenen faturaya dayanarak yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. İcra takibi Ayancık İcra Müdürlüğünün 2002/69 sayılı dosyasında yapılmış, borçlu süresinde borca ve icra müdürlüğünün yetkisine itiraz etmiştir. Davalı dava dilekçesi tebliğinden sonra da süresinde yetki itirazında bulunmuştur. İtirazın iptali davasında yetkili mahkeme davalının ikametgahının bulunduğu yerdeki mahkemedir. Akdi ilişkinin çekişmesiz olduğu durumlarda BK.'nun 73/b-1 hükmüne göre alacaklının ikametgahı mahkemesinde de itirazın iptali davası açılabilir. Akdi ilişkinin varlığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık varsa, bu durumda alacaklının kendi ikametgahı mahkemesinde açtığı itirazın iptali davası yetki itirazı ile karşılaşabilir....