Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Borçlunun ilam konusu borcun ödendiğine yönelik başvurusu İİK'nun 33/1. maddesine dayalı olarak yapılmış itfa itirazı niteliğindedir. İİK'nun 100. maddesinde "Borçlu, faiz veya giderleri ödemede gecikmemiş ise kısmen yaptığı ödemeyi ana borçtan düşme hakkına sahiptir." hükmü yer almaktadır. Yerleşik yargı uygulamalarına göre takip öncesi ödemelerden takipten önce alacaklı tarafın haberdar edildiği ispatlanamadığı durumda, alacaklının takip başlatmakta haklı olduğunun kabulü ile buna göre, TBK'nun 100. maddesine göre, yapılan ödemenin öncelikle takip masrafları (icra vekalet ücreti dahil) ve faize mahsup edileceği göz önünde bulundurularak bakiye alacağın belirlenmesi gerekir. Borçlu, icra emrinin tebliğinden önceki bir dönemde borcun itfa edilmiş olduğunu, icra mahkemesinde ancak belli belgelerle ispat edebilir. Bu belgeler yetkili mercilerce resen düzenlenmiş veya onaylanmış belgeler ile imzası alacaklı tarafından ikrar edilmiş belgelerdir. Borçlu, borcun itfa edildiğini İİK.'...

(iik 68 anlamında belge ile ödemesini ispat edebilirse) davacı / borçlu, borcun itfa edildiğini yukarıda incelenen (m.71,ı'de yazılı) belgelerden başka bir delil (meselâ yazılı delil başlangıcı, tanık veya yemin) ile ispat edemez. açıkca takibe veya takip konusu çeke ilişkin olduğuna yönelik açıklama bulunmamaktadır. ayrıca borçlunun, itfa sebebiyle ( icra mahkmesinden ) takibin iptalini isteyebilmesi için, borcun tamamının ve fer'ilerinin, yani bütün faizlerin ve giderlerin ( icra giderleri dahil ) itfa edilmiş olması gerekir. dar yetkili icra mahkemesi yorum yoluyla ödemelerin dosya borcuna veya dosyaya konu çeke istinaden yapıldığına karar vermesi hukuken mümkün değildir.yukarıda açıklanan ve re'sen dikkate alınacak sebeplerle; davacıların takibin iptali talebinin reddine, davacıların itfa nedeniyle borca ilişkin itirazının reddine, icra takibine haksız olarak itiraz eden davacıların alacağın %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemişlerdir...

Tüm dosya kapsamından ; borçlu , alacaklı tarafından başlatılan ilamsız icra takibine karşı alacaklının ve vekilinin imzalayıp kendilerine verdiğini iddia ettiği ibraname başlıklı iki adet ayrı belgeye dayanarak İİK.nun 71/1. maddesine dayalı takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun ödendiğine yönelik itfa nedeniyle takibin iptali isteminde bulunmuştur. İİK.nun 71/1. maddesine göre, borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve fer'ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden isteyebilir. Bu istemin kabul edilmesi için itfa itirazının İİK.nun 71/1.maddesinde açıklanan nitelikte bir belge veya alacaklının kabul beyanıyla kanıtlanması zorunludur. Borçlu tarafından sunulan adi nitelikteki belge altındaki imzanın alacaklı tarafından inkarı halinde, icra mahkemesince imza incelemesi yapılması mümkün değildir....

İtfa veya imhal iddiası yetkili mercilerce re’sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır." hükmüne, aynı kanunun39/1. Maddesinde ise; ''İlama müstenit takip, son muamele üzerinden on sene geçmekle zamanaşımına uğrar'' hükmüne yer verilmiştir. Zamanaşımının kesilmesi için alacaklının, icra dosyasında takibin devamını sağlayıcı nitelikte taleplerde bulunması ve takibi işlemsiz bırakmaması gerekir. Somut olayda, ........tarihli, 2001/402 E.- 619 K. sayılı rücuen alacağa ilişkin ilamı ve Yargıtay 10....

    Mahkemece; alacağını temlik ederek artık alacaklı sıfatı kalmayan Akbank’ın ipotekten kaynaklı takip ve dava dışı kredi kefili olan kişilerin takip hesabı kapatma yazısına ve temlik alanın kefiller hakkında alacak talebinin bulunmadığına ilişkin 12.06.2020 tarihli yazısına itibar edilerek dosya borcunun itfa edildiği kabul edilemeyeceği, şikayete konu icra dosyalarına atfen takip kesinleşmesinden sonra borcun itfa edildiği itirazı İİK 71 maddesinde açıklanan belgelerle ispatlanamaması nedeniyle itirazın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesindeki beyanlarını tekrarla kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Borçlunun icra mahkemesine başvurusu, takibin şekline göre İİK'nin 71/1. maddesine dayalı olarak takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun ödenmesi nedeniyle itfa şikayetidir....

    Başvuru bu hali ile İİK'nun 71. maddesine dayalı takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin itfa itirazıdır. İİK'nun 71/1. maddesine göre, borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve fer'ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden isteyebilir. Bir diğer anlatımla takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin itfa itirazı süreye tabi değildir....

      Somut olayda, borçluların itfa itirazında bulunduğu belgede takip dayanağı belgeye bir atıf olmadığı gibi, belgedeki imza da borçlu tarafından ikrar edilmemiştir. Bu nedenle itfa itirazının ispatlandığı kabul edilemez. O halde 5.0000 Euro'ya ilişkin itfa itirazının reddi yerine kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. Öte yandan, borca itiraz hakkında İİK'nun 169/a maddesinin uygulanması gerekmekte olup, anılan maddenin 5. fıkrasında; “İtirazın kabulü kararı ile takip durur” hükmü yer almaktadır. Mahkemece, borçlunun borca itirazı kabul edildiğine göre, İİK'nun 169/a-5. maddesi uyarınca kabul edilen miktar ve fer'ileri için takibin durdurulması yerine, takibin iptali yönünde hüküm tesisi de doğru bulunmamıştır....

        Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, itfa nedeniyle icranın geri bırakılması istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 2004 sayılı İİK'nun 33. 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup borçlu tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VI....

          itimat edildiğinden davacıların teminat senedini geri istemelerinin aklına gelmediğini, tüm bu olayları alacaklı vekilinin bilmekte zira anlaşmalar huzurları le birlikte yapıldığını, alacaklı vekilinin kısıtlanması nedeniyle sonradan davacılardan vekaletname aldığını, takibe konu senedin boş kısımlarının doldurmak suretiyle takibe konulduğunu, takibe konulan senedin protesto olmamış olup kambiyo yolu ile takip hukukuna uygun bir senet de olmadığını, davacı borçlu T1 senette son hamil alacaklı olup alacaklı senedin protesto görmediğini dolayısıyla kambiyo yoluyla takip yapılamayacağını belirterek; davacı hakkında senedin protesto olmaması nedeniyle müracaat hakkı kullanılamayacağından buna aykırı takibin, alacaklı tarafın 01/02/2018 günlü ibraname ilehakkı olmayan bir parayı tahsil ile alacağını tamamen aldığına dair verdiği belge ile dosya infaz olduğu halde takibe devam ettiğinden İİK. 71....

          İtfa veya imhal iddiası yetkili mercilerce resen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya İcra Mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği taktirde icra geri bırakılır.nin tebliğinden önceki dönemde borcun itfa edilmiş veya ertelenmiş olduğunu icra emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde icranın geri bırakılmasını icra mahkemesinden isteyebilir. İpotekle temin edilmiş alacaklar için zamanaşımı söz konusu olmadığından icranın geri bırakılması talebi zamanaşımı iddiasına dayanamaz. İtfa veya borcun ertelenmesi nedenleri dışında başka nedenlerle icra mahkemesine başvurulamaz. Örneğin ipoteğin yetkisiz vekil tarafından kurulmuş olduğu ya da alacaklı ile borçlu arasındaki temel borç ilişkisi nedeni ile ipoteğin iptal edilmesi gerektiği nedenlerine dayanarak icra mahkemesinden icranın geri bırakılması talep edilemez....

          UYAP Entegrasyonu