İCRANIN GERİ BIRAKILMASIKEFALETŞİKÂYETZAMANAŞIMI 2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 38 ] 2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 39 ] 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 125 ] "İçtihat Metni" Mahalli mahkemece verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine, bu İşle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü: İİK'nın 38. maddesine göre, İcra Dairesi'ndeki kefaletler, ilam mahiyetini haiz belgelerden olup, ilamların icrası hakkındaki hükümlere tabidir. İİK'nın 39. maddesine göre de; ilama müstenit takip, son muamele üzerinden on sene geçmekle zamanaşımına uğrar. Somut olayda alacaklı tarafından borçlu Şeref aleyhinde şikayete konu takip dosyalarında bonolara dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlatılmıştır. Ebazer ise, 29.06.1999 tarihinde İcra Müdürlüğü'ne müracaat ederek icra kefili olmuştur....
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre, taraflar arasındaki akaryakıt istasyonu kira sözleşmesi uyarınca dava ve takip konusu 2 adet toplam 50.000 USD bedelli bonoların davalıya verildiği, bilahare bonoların icra takibine konulması üzerine taraflar arasında düzenlenen protokoller ile her biri 34.800.00 YTL bedelli 3 adet bono verilerek borcun yenilendiği davalının borcun yenilenmesi üzerine verilen bonoları takibe koyması gerekirken önceki takibe konu bonoları takip konusu yapmasının borcun itfa edilmiş olması nedeniyle yerinde olmadığı icra hukuk mahkemesince sonraki takibin itfa nedeniyle iptal edildiği borcun yenilenmesi üzerine verilen bonolar ödenmediğinden davalının takibinde haksız ve kötüniyetli kabul edilemeyeceği gerekçesiyle davacıların davalıya dava konusu bonolar nedeniyle borçlu olmadıklarının tesbitine, iptal edilen takip nedeniyle yeniden karar verilmesine...
Ancak, böyle bir durumda, borçlu, kesinleşen borç miktarına ilişkin ödeme belgesi sunmak suretiyle itfa itirazında bulunabilir. Nitekim, İİK'nun 149/a maddesi göndermesiyle ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibinde de uygulanması gereken aynı Kanun'un 33/2. maddesinde; ''İcra emrinin tebliğinden sonraki devrede tahakkuk etmiş itfa, imhal veya zamanaşımına dayanan geri bırakma istekleri her zaman yapılabilir. Bunlardan itfa veya imhale dayanan istekler mutlaka noterlikçe re'sen yapılmış veya tasdik olunmuş belgelere veya icra zaptına istinat ettirilmelidir'' hükmüne yer verilmiştir. Diğer taraftan, TMK'nun 851 ve 881. maddelerinde ifadesini bulan muhtemel bir alacağın teminatı olarak tesis edilen üst sınır (limit) ipoteğinde, borcun ulaşacağı miktar belirsiz olduğundan, taşınmazların ne miktar için teminat teşkil edeceği ipotek akit tablosundaki limitle sınırlandırılmıştır....
İcra Müdürlüğü’nün 2018/18856 esas sayılı takip dosyasında yürütülen para alacağına ilişkin ilamlı takipte, takibin 24/05/2018 tarihinde başlatıldığı, borçlu tarafın itfa nedeniyle takibin iptali isteminde bulunması üzerine tarafların dayandıkları kanıtlar toplanarak yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda benimsenen bilirkişi raporuna göre takip tarihi itibarıyla alacaklının isteyebileceği nafaka tutarının 70.258- TL olarak belirlendiği, takipte istenen asıl alacağın 17.742- TL'lik kısmının taşkın olduğu, ahlaki görev nedeni ile yapılan ödemelerin hesaplamada dikkate alınmadığı, bu bakımdan taşkın kısımla sınırlı olarak icranın geri bırakılmasına karar vermek gerektiği gerekçesi ile istemin kısmen kabulüne, İİK'nın 33/1. maddesi gereğince istemde bulunan borçlu yönünden takibin 17.742- TL tutarlık kısmı için icranın geri bırakılmasına karar vermiştir....
Başvuru, İİK'nın 33. maddesi kapsamında itfa nedeniyle icranın geri bırakılması istemine ilişkindir. İİK'nın şikayet üzerine yapılacak yargılama usulünü belirleyen 18/son maddesinde, icra mahkemesinin aksine hüküm bulunmayan hallerde, duruşma yapılmasına gerek olup olmadığını takdir edeceği, duruşma yapılmasının uygun görülmesi halinde ilgilileri en yakın zamanda duruşmaya çağıracağı ve gelmeseler bile gereken kararı vereceği düzenlenmiştir. Somut olayda, borçlunun İcra Mahkemesi'ne başvuru dilekçesindeki talebi, ilamlı takipte itfa şikayeti niteliğindedir....
Başvuru bu hali ile İİK'nun 71/1. maddesine dayalı itfa iddiası olup, anılan madde uyarınca borçlu, “takibin kesinleşmesinden sonraki devrede” borcun ve fer’ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini “her zaman” icra mahkemesinden isteyebilir. Bu istemin kabul edilebilmesi için itfa şikayetinin İİK'nun 71. maddesinde açıklanan nitelikte bir belge ile veya alacaklının kabul beyanıyla kanıtlanması zorunludur....
un icra mahkemesi kararını temyiz etme hakkı bulunmadığından adı geçenin temyiz dilekçesinin REDDİNE; 2) Alacaklının temyiz itirazlarının incelenmesinde; Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe karşı borçlunun, alacaklı vekilinin imzalayıp kendilerine verdiğini iddia ettiği ibraname başlıklı belge ve iki adet ayrı belgeye dayanarak itfa nedeniyle takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmaktadır. Somut olayda, her ne kadar borçlunun sunduğu ödeme belgelerinde tarih bulunmamakta ise de, gerek başvuru ve cevap dilekçesi içeriğine, gerekse başvuru tarihine bakıldığında, borçlunun icra mahkemesine başvurusunun, İİK.nun 71/1. maddesine dayalı takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun ödendiğine yönelik itfa itirazı olduğu görülmektedir....
Borçlu itfa iddiasına dayanak olarak gösterdiği ibranamede asıl alacağın ödenmesi ile borcun sona erdiğinin kabul edildiğini belirtmiştir. İddiaya dayanan ibraname adi yazılı belge niteliğinde olup alacaklı tarafından belge altındaki imza inkar edilmiştir. Takibin kesinleşmesinden sonraki itfa şikayetlerinde belge altındaki imzanın inkarı halinde icra mahkemesince imza incelemesi yapılması mümkün değildir....
Mahkemece tarafların ihtilaflı borcun ödenmesi hususunda imhal anlaşması yaptıkları gerekçesiyle, İİK'nun 33. maddesi hükmüne dayanılarak ......nın geri bırakılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. İİK'nun 149/a maddesi atfı ile olayda uygulanması gerekli aynı Yasa'nın 33. maddesi hükmünde; ...... emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile ...... Mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabileceği, itfa veya imhal iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre takdik edilmiş yahut ...... Dairesi'nde veya ...... Mahkemesi'nde veya Mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde ......nın geri bırakılacağı hususu düzenlenmiştir....
Mahkemece, boşanma ilamı ile boşanma protokolünden kaynaklanan tüm borçların banka kanalı ile ödendiği gerekçesi ile itirazın kabulüne icranın geri bırakılmasına karar verilmiş, hüküm alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. İcra-İflas Kanunu'nun 33/1. maddesinde ''İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imhal iddiası yetkili mercilerce re’sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır." düzenlemesi mevcuttur. Borçlu vekili itiraz dilekçesine ödemeye ilişkin dekontlar eklemiştir. Bu dekontların İİK'nun 33.maddesi gereğince değerlendirilmesi gerekir....