WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemenin kabulüne göre, borçlunun borca itirazı kısmen kabul edilmesi nedeniyle İİK'nun 169/a-5. maddesi uyarınca takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, icranın geri bırakılması yönünde hüküm tesisi, ayrıca bozma kararında alacaklının yapılan ödemeden haberdar olmadığı ve de ödemelerin kısmi ödeme olarak kabul edilmesi gerektiği hususuna yer verilerek bir bakıma alacaklının, borçlular hakkında takip başlatmasında kötü niyeti veya ağır kusuru bulunmadığı kabul edildiğinden ödeme emrinin tebliğinden önceki itfa itirazının kısmen kabul edilmesi nedeniyle alacaklı aleyhine tazminata hükmedilmesi de doğru görülmemiştir....

    Sulh Hukuk Mahkemesi dosyasındaki yazışmalarda ödemenin ilamdan kaynaklandığı ve müvekkili şirket adına yapıldığının görülebileceğini belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını, icra takibinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. İİK'nın 33.maddesinin birinci fıkrasında "İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imha iddiası yetkili mercilerce re’sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır." hükmü düzenlenmiştir. Borçlu, icra emrinin tebliğinden önceki bir dönemde borcun itfa edilmiş olduğunu, icra mahkemesinde ancak belli belgelerle ispat edebilir. Bu belgeler yetkili mercilerce resen düzenlenmiş veya onaylanmış belgeler ile imzası alacaklı tarafından ikrar edilmiş belgelerdir....

    Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı borçlunun verdiği taahhüdü ihlal ederek ödemeleri süresi içerisinde yapmadığının sabit olduğunu, yerel mahkeme kararının eksik incelemeye dayalı olduğunu, davanın reddi ile icra takibinin asıl alacak ve faiz yönüyle devamına karar verilmesinin gerektiğini, dava konusu işlemin icra müdürlüğü işlemi olup vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesi gerektiğini, ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Uyuşmazlık, davacı-borçlu hakkında başlatılan kambiyo senetlerine özgü icra takibinde icra takip dosyasından davacıya gönderilen 08/07/2020 tarihli muhtıranın iptali ile itfa nedeniyle icranın geri bırakılması istemine ilişkindir. Bakırköy 11....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlunun, icra mahkemesine başvurusunda, ilamlı icra takibinin kesinleşmesinden sonraki devrede, şikayete konu ... Anadolu 4. İcra Müdürlüğünün 2015/21126 E. Sayılı takip dosyasındaki borcunu, ... 13. İcra Müdürlüğünün 2005/8916 E. sayılı takip dosyasındaki alacağı ile takas-mahsup etmek suretiyle ödediklerini beyanla itfa itirazında bulunarak taraflarına gönderilen bakiye borç muhtırasının iptali talebinde bulunduğu, mahkemece; yasal 7 günlük süresi içerisinde başvurulmadığı gerekçesiyle şikayetin süreden reddine karar verildiği görülmüştür....

      Aile Mahkemesi'nin 2012/389 Esas-2013/698 Karar sayılı ilamına dayanılarak ilamlı icra takibine başlandığı; borçlunun İcra Mahkemesi'ne başvurarak, takip konusu borcun icra takibinden önce tevdi mahallince tayin edilen banka hesabına dosya numarası da belirtilerek ödendiğinden icra takibinin iptalini istediği, Mahkemece borcun tevdi mahalline yatırıldığından bahisle icranın geri bırakılmasına, tevdi mahalli kararının alacaklıya takipten önce tebliğ edildiğine dair dosyada bilgi ve belge olmadığından icra mahkemesindeki yargılama giderinin borçlu üzerinde bırakılmasına, borçlu yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar verilmiştir....

        Bu itibarla Erzurum İcra Dairelerinin takipte yetkili oldukları anlaşılmakla; davacıların yetkiye itirazlarının ayrı ayrı reddine karar verilmiştir. Öte yandan İİK 150/ı maddesi uyarınca ; alacaklı tarafından borçluya gönderilen hesap kat ihtarnamesine borçlu tarafından itiraz edilmese bile borçlu İİK 149/a maddesi uyarınca itfa veya imhal nedeniyle icranın geri bırakılmasını İcra Mahkemesinden isteyebilir ise de; Kars Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmekte olan dava borcun imhal edildiği anlamına gelmeyeceğinden , dosya kapsamına göre borcun itfa edildiği de ispatlanamadığına göre; davacıların icranın geri bırakılması taleplerinin de ayrı ayrı reddine" şeklinde karar verilmiştir....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : İncelenen tüm dosya kapsamı itibari ile; alacaklı tarafından genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız icra takibinin borçlunun itiraz etmemesi nedeniyle kesinleştiği, borçlunun takibe konu borcun alacaklı ile aralarında yapılan sulh protokolü kapsamında banka havaleleri ile ödendiğine dair iki adet dekonta dayanarak İİK 71. maddesi uyarınca takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece bilirkişi raporu kapsamında dosya borcunun 123.753,61 TL olarak tespitine, bakiye miktarı yönünden itfa nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verdiği, kararın davacı borçlu vekili tarafından istinaf edildiği anlaşılmıştır....

        İcra Hukuk) mahkemesinin 2010/1391 Esas 2011/252 Karar sayılı kararıyla itirazın kaldırılmasına karar verildiğini, taraflarca 13/09/2010 tarihinde protokol düzenlendiğini ve 23/11/2010 tarihli kira kontratı yapıldığını, taraflar arasında protokol bulunması ve protokolle borçların ertelenmiş olması nedeniyle İstanbul 19. İcra Hukuk (Fatih 1. İcra Hukuk) mahkemesinin 2010/1391 Esas 2011/252 Karar sayılı kararının icraya konmaması gerektiğini belirterek itfa imhal zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince "Somut olayda itfa ve imhal itirazına dayanak yapılan protokol tarihinin 13/09/2010 tarihli olduğu, ilam tarihinin ise 22/02/2011 olduğu iddiaların dava sırasında ileri sürülmemiş olması nedeniyle icra mahkemesince icranın geri bırakılmasına karar verilemeyeceğinden davanın reddine " dair karar verildiği görülmüştür....

        Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: İlamlı icra takiplerinde, borçlu İİK.nun 33.maddesinin birinci fıkrasına göre; “icra emrinin tebliği üzerine yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı imhal ve itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imhal iddiası yetkili mercilerce re’sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır.” İcranın geri bırakılması kararı ile yapılacak olan icra işlemleri kaldırılır ve takibe son verilir. Bir taşınmazın tahliyesine ilişkin ilam icra dairesine verilince icra müdürü İİK.nun 26.maddesinin yollama yaptığı aynı kanunun 24.maddesinde yazılı şekilde borçluya icra emri tebliğ eder. Bu icra emrinde, icra mahkemesinden veya temyiz yahut iadesi muhakeme yolu ile ait olduğu mahkemeden icranın geri bırakılması hakkında bir karar getirilmedikçe, cebri icra devam olunacağı da yazılır....

        İcra emrinde borcun otuz gün içinde ödenmesi ve bu müddet içinde borç ödenmez ve icra mahkemesinden icranın geri bırakılmasına dair bir karar getirilmezse, alacaklının taşınmazın satışını istiyebileceği bildirilir. İİK 149/a maddesi uyarınca, icranın geri bırakılması hakkında 33 üncü maddenin 1, 2 ve 4 üncü fıkraları uygulanır. İİK 33. Maddesine göre, İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imha iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır. İcra emrinin tebliğinden sonraki devrede tahakkuk etmiş itfa, imhal, veya zamanaşımına dayanan geri bırakma istekleri her zaman yapılabilir....

          UYAP Entegrasyonu