Sayılı dosyasında 08.05.2015 tarihli işlemden bu güne kadar herhangi bir işlem yapılmadığını, son işlem tarihinden bu güne kadar beş yılı aşkın süre geçtiğini ve böylece gerek takibe konu senet gerekse de icra takibinin müvekkili açısından zamanaşımına uğradığını, yerel mahkemenin vermiş olduğu gerekçeli kararda atıfta bulunduğu kararın hak düşürücü süre ile ilgili olduğunu ve somut olaya uymadığını bu nedenlerle kararın kaldırılmasına, davanın kabulüne ve Bursa 12. İcra Müdürlüğünün 2015/568 sayılı icra takibinin geri bırakılmasına, vekalet ücreti ve masrafların karşı tarafa yüklenmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Uyuşmazlık, Bursa 12. İcra Müdürlüğü'nün 2015/568 sayılı takibinde zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılması istemine ilişkindir. Somut olayda, alacaklı tarafından bonoya istinaden kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılmış ve son işlemin ise 08.05.2015 tarihinde olduğu görülmüştür. Borçlu hakkında Bursa 2....
Mahkemece, bilirkişi raporuna göre protokole uygun olarak tarafların gerekli koşulları yerine getirdikleri gerekçesiyle borçlu tarafın protokole göre borcunu itfa ettiğinin tespitine karar verilmiştir. Hüküm alacaklı vekilince temyiz edilmiştir. İİK'nun 33/2. maddesinde "icra emrinin tebliğinden sonraki devrede tahakkuk etmiş, itfa, imhal ve zamanaşımına dayanan geri bırakma istekleri her zaman yapılabilir. Bunlardan itfa ve imhale dayanan istekler mutlaka noterlikçe resen yapılmış veya tasdik olunmuş belgelere veya icra zaptına istinat ettirilmelidir" hükmü düzenlenmiştir. Somut olayda karara esas alınan 12.09.2012 tarihli protokol, şarta bağlı olup İİK'nun 33. maddesinde belirtilen belgelerden değildir....
Noterliği'nde düzenlenen 19.04.2013 tarih, 06905 yevmiye, 55764 sözleşme numaralı düzenleme şeklinde finansal kiralama sözleşmesi düzenlendiğini ve sözleşmeye konu ekipmanın finansal kiralama yoluyla kiralandığını, davacı aleyhine başlatılan takipte ödeme emrinin 20/12/2017 tarihinde tebliğ edildiğini, asla kabul anlamına gelmemekle birlikte davacının iddiasına konu ödemelerin takibin kesinleşmesinden önceki evrede yapıldığının belirtildiğini, İcra İflas Kanunu'nunda İcra mahkemesinin itfa sebebine dayanarak icra takibinin iptaline karar verebilmesi için, borcun icra takibinin kesinleşmesinden sonraki dönemde itfa edilmiş olmasının şart olduğunun belirtildiğini, takip tarihinden önceki ve takip tarihi ile ödeme emrine itiraz tarihine kadar ki itfa/ödeme, ancak ödeme emrine itiraz yoluyla ileri sürülebileceğini, Finansal Kiralama Sözleşmesi’nden doğan kira bedellerinin zamanında ödenmemesi nedeniyle sözleşmenin kiracısına ve ilgili kefile Beşiktaş 27....
nun 168/5.maddesinde öngörülen yasal beş günlük süreden sonra mahkemeye başvurarak, borcun ibraname ile itfa edildiğini ileri sürerek takibin iptalini istediği anlaşılmaktadır. Borçlunun itfa itirazına dayanak yaptığı ibranamede bir tarih bulunmamakla birlikte, itiraz dilekçesi içeriğine göre yapıldığı iddia edilen ödeme takipten önce olup, takibin kesinleşmesinden önce borcun itfa edildiğine yönelik itiraz İİK. nun 168/5. maddesi kapsamında olup, bu maddeye göre itirazın beş günlük süre içinde yapılması gerekir. Ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü de iddia edilmediğinden mahkemece itirazın süre aşımı nedeniyle reddi yerine işin esasının incelenerek, takibin durmasına karar verilmesi isabetsizdir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir....
DOSYADA TOPLANAN DELİLLER: Düzce İcra Dairesinin 2020/9239 esas sayılı dosyası. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ: Mahkemece; takipte talep edilen alacak miktarının 33.087,52TL hükme esas alınan bilirkişi raporunda hesaplanan toplam alacağın ise 28.291,81TL olduğu,takip başladıktan ve dava açıldıktan sonra müşterek müteselsil borçlulardan ACS İnş.Mad.Kimya Nak.Gıda San.Tic.A.Ş tarafından takip dosyasına yapılan toplam 39.923,58TL ödeme miktarı dikkate alınarak icra emrinin tebliğinden sonraki itfa nedeniyle İİK.m.33/2 gereğince davanın kabulü ile Düzce İcra Dairesinin 2020/9239 esas sayılı takibinin itfa nedeniyle icranın geri bırakılmasına, davanın açıldığı tarihteki haklılık durumuna göre ve davanın açılmasına sebebiyet verildiğinden davacılar vekili yararına vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilmiştir....
Mahkemece icra takibinde talep edilen faiz dışındaki tüm alacak kalemlerinin takip tarihinden önce ödendiği gerekçesiyle asıl alacakla ilgili icranın geri bırakılmasına, bilirkişi raporunda tespit edilen 4794,34 TL işlemiş faiz üzerinden takibin devamına karar verilmiş, hüküm alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Borçlunun başvurusu İİK'nun 33/1. maddesine dayalı, icra emri tebliğinden önceki döneme ilişkin itfa itirazıdır. 6098 sayılı T.B.K'nun 100. maddesinde, ''Borçlu faiz veya masrafları tediyede gecikmiş değil ise, kısmen yaptığı ödemeyi ana borçtan düşme hakkına sahiptir.'' hükmü yer almaktadır....
Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere göre borçlu hakkında kesinleşmiş bir icra takibi ve usulüne uygun düzenlenmiş bir aciz belgesi bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davacı alacaklının davalı borçlu aleyhine ...İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı dosyasıyla yaptığı icra takibinin (Kartal İcra Hakimliğinin 2003/891-1593 Karar sayılı ilamıyla İİK.nun 170/6 maddesi aracılığıyla İİK.nun 71. madde uyarınca 6 aylık zamanaşımı süresi dolmuş olduğundan takibin geri bırakılması yönünden karar verilmiş olmasına, ... İcra Mahkemesinin 2004/323 Esas 2006/36 Karar sayılı ilamından borçlu hakkında geçerli bir icra takibinin bulunmadığının anlaşılmasına, davacı talebinin ......
İcra Müdürlüğünün 2010/10570 E. sayılı takip dosyası ile kesinleşmemiş boşanma ilamına dayalı olarak başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde, ilamın yoksulluk nafakası yönünden bozulduğu, alacaklının emekli aylığı aldığı gerekçesiyle yoksulluk nafakasına hükmedilmesine yer olmadığına karar verildiği ve ilamın 12.07.2013 tarihinde kesinleştiği, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; yoksulluk nafakası yönünden fazla tahsil edilen 15.438,06 TL'nin iadesini icra dosyasından talep ettiğini, ancak alacaklının bu kez ilamdaki maddi-manevi tazminat ve yargılama giderleri nedeniyle toplam 11.623,98 TL için ... 20. İcra Dairesinin 2013/16003 E. sayılı dosyası ile ilamlı takip başlattığını, kendi alacağının daha fazla olduğunu, dolayısıyla borçlarını, genel haciz yoluna dayalı alacaklarından mahsup ettiğini ileri sürerek İİK'nin 71. maddesi kapsamında itfa itirazında bulunduğu, mahkemece, yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle itirazın reddine karar verildiği görülmektedir....
imkanını olmadığını, borçlunun itfa talebi ile icra takibinin iptalini istemesi hukuken kabul edilebilir olmadığını, dekonta itiraz olmadığından itfa talebinin kabulüne karar verilmesinin yüksek mahkeme kararına aykırı olduğunu, bu nedenle ilk derece mahkeme kararının kaldırılarak şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 09.3.2009 tarih ve 2009/335 E.-2009/236 K.sayılı kararı, takibin kesinleşmesinden önceki döneme ait itfa itirazına yönelik olup itirazın esası incelenmeksizin İİK'nun 168/5. maddesi uyarınca süreden reddine karar verilmiştir. Eldeki ödeme itirazı ise takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ait olmakla itirazın yasal dayanağı İİK'nun 71. maddesi olup itiraz süreye tabi değildir. Bu nedenle ... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 09.3.2009 tarih ve 2009/335 E.-2009/236 K. sayılı kararı şikayet konusu yapılan itfa itirazı yönünden HMK'nun 303. maddesi anlamında kesin hüküm niteliğini taşımaz. O halde mahkemece, borçlunun, İİK'nun 71. maddesi uyarınca ileri sürdüğü itfa itirazının esası incelenerek oluşacak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeye dayalı olarak kesin hüküm nedeniyle istemin reddedilmesi isabetsizdir....