Aile Mahkemesinin 2014/998 Esas 2015/538 Karar sayılı ilamına istinaden icra takibi başlatıldığını, takibe konu altın ziynet eşyasıdan oluşan 28.160,00 TL nin müvekkiline herhangi bir ödeme emri veya muhtıra gönderilmeden müvekkili tarafından alacaklı vekilinin hesabına yatırıldığını, alacaklı tarafından ortada olmayan icra takibi nedeniyle müvekkili aleyhine haksız haciz işlemi tesis edildiğini ve müvekkile ait 34 XX 208 özel halk otobüsüne ve otobüsün hakkedişlerine haciz konulduğunu, ancak ödeme nedeniyle söz konusu haciz işleminin kaldırıldığını, müvekkili aleyhine takip halen devam ettiğini ancak borç itfa sebebiyle sona erdiğinden icra takibinin iptaline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece; Asıl dava yönünden, davanın kabulü ile; Kayseri 3. İcra Müdürlüğünün 2015/16202 sayılı dosyasında davacı- borçlu yönünden takibin iptaline, birleşen dava yönünden, davanın kabulü ile; Kayseri 3....
ın İİK'nun 333/a 5237 sayılı TCK'nun 62, 52/2.maddeleri gereğince 5 ay hapis ve 2.000.00TL adli para cezasıyla cezalandırılmasına karar verildikten sonra, aynı mahkemece, Karşıyaka 2.İcra Hukuk Mahkemesinin 20.8.2009 tarih ve 2009/470-599 sayı ile zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmesi nedeniyle kambiyo hukukuna yönelik takibin devamı olanağı kalktığı gerekçesiyle 11/11/2009 gün ve 2007/673 esas, 2008/518 ek sayılı kararı ile sanık hakkında verilen cezanın İİK'nun 354.maddesi gereğince düşürülmesine karar verilmiş ise de; İİK'nun 354.maddesindeki "Kanunun bu babında yazılı suçlardan takibi şikayete bağlı olanların müştekisi feragat eder veya borcun itfa edildiği sabit olursa dava ve bütün neticeleriyle beraber ceza düşer" şeklindeki düzenleme karşısında, davanın ve cezanın tüm neticeleriyle birlikte düşürülmesine karar verilebilmesi için müştekinin feragati veya borcun itfa edilmiş olmasının gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olduğundan...
İİK'nın 71/1. maddesinde; "Borçlu takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve fer'ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir müddet verdiğini, noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse takibin iptal veya talikini her zaman İcra mahkemesinden isteyebilir." hükmü yer almaktadır. Somut olayda, 06.08.2020 tarihli “Uzlaşma Tutanağı “ başlıklı belgenin incelemesinde; üçüncü maddede “Aydın İcra Müdürlüğünün 2019/44163 Esas sayılı dosyasının ... tarafından takipsiz bırakılacağı, iş bu dosyaya ilişkin olarak ...'...
(M) Somut olayda borçlu aleyhine bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile ilamsız icra takibinin başlatıldığı, takibin 06/11/2013 tarihinde kesinleşmesinden sonraki dönemde alacaklının Cumhuriyet Savcılığında şüpheli sıfatı ile verdiği ifadede takibe konu senetle ilgili bir alacağının bulunmadığını ikrar ettiği, borçlunun İİK 71. maddesi uyarınca bu ifadenin İİK 71 anlamında itfa/ibra içerikli belge olduğu iddiası ile takibin iptalini istediği, mahkemece takibin iptaline ve borçlu lehine %20 oranında tazminata karar verildiği görülmektedir. İİK'nun 71. maddesi uyarınca takibin iptali için borcun itfa edildiğini aynı maddede sayılı belgelerle ispatlaması zorunludur. Bir belgenin içeriği ve imzası alacaklı tarafça ikrar edilmedikçe itfaya esas alınamaz....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 20/05/2015 dava tarihli 2015/264 Esas 2016/320 Karar sayılı kesinleşmiş ilamı nedeniyle, Sinop İcra Müdürlüğünün 2020/816 Esas sayılı takibinin ve dayanağı Samsun 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/561 Esas 2019/502 Karar sayılı temyizde olması nedeniyle henüz kesinleşmemiş ilamının alacaklısı Burç Müt. Hiz. İnş. Taah. Tur. San. T1'nden alacaklı olup, bu yargılamada mahsup ve takas defi ve itirazlarının icra aşamasının konusu olduğu gerekçesi ile reddedildiğini ve taraflarından temyize konu edildiğini, ayrıca bu ilama dayalı Sinop İcra Müdürlüğünün 2020/816 Esas sayılı icra takibinde Sinop İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/40 Esas sayılı halen derdest davası ile mahsup ve takas defi ve itirazları itibariyle alacağın itfa edildiğine ilişkin nedenlerin sunulduğunu, ancak araya adli tatil girdiğinden bu davanın henüz değerlendirilmediğini, Sinop İcra Müdürlüğünün 2020/816 Esas sayılı takibi ve dayanağı Samsun 2....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: I- İstinaf konusu, ilamlı takipte, takipten önceki dönemde gerçekleşen itfa nedeniyle icranın geri bırakılması talebine ilişkindir. HMK'nın 355. maddesi gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve re'sen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır....
Aynı Kanun'un 33/a maddesinin 1. fıkrası ise; "İlamın zamanaşımına uğradığı veya zamanaşımının kesildiği veya tatile uğradığı iddiaları icra mahkemesi tarafından resmi vesikalara müsteniden incelenerek icranın geri bırakılmasına veya devamına karar verilir" hükmünü içermektedir. Mahkemece, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun zamanaşımına uğraması nedeniyle şikayetin kabulü ile İİK'nun 71/2 ve 33a maddeleri gereğince icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, İİK'nun 169/a-5. maddesi gereğince itirazın kabulü ve icra takibinin durdurulması yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup, kararın belirtilen nedenlerle bozulması gerekir ise de, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir....
İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takiplerde icranın geri bırakılması için ilamlı takiplere ilişkin İİK’nun 33. maddesinin 1,2 ve 4 fıkralarına atıf yapıldığı, ancak aynı Kanunun 33.maddesinin 3. fıkrasına atıf yapılmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takipte borçlunun icranın geri bırakılması talebinin reddi halinde İİK.nun 33/3.maddesine göre; kararı temyiz eden borçlu tarafından İİK.nun 33/3. maddesinde öngörülen teminatın yatırılmasına gerek yoktur. Bu durumda, Bölge Adliye Mahkemesince, borçlunun istinaf başvurusunun esasının incelenmesi gerekirken, HMK 352. maddesi gereğince usulden reddine şeklinde verilen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir....
Somut olayda, davacı vekili, davalı şirket aleyhine başlattıkları kambiyo senedine dayalı icra takibinde, davalı tarafça takip kesinleştikten sonra zamanaşımı olduğu iddiasıyla icranın geri bırakılması isteminde bulunulduğu, ... 1. İcra Mahkmesinin 01.11.2013 tarihli kararıyla da şikayetin kabulü ile, .... 7. İcra Müdürlüğünün 2009/4966 E sayılı icra takibinde icranın geri bırakılmasına karar verildiğini ileri sürerek, .... 1. İcra Mahkemesinin 01.11.2013 tarih 2013/1501 E 2013/1274 k sayılı icranın geri bırakılması kararının HMK'nın 445. maddesi nazara alınarak kaldırılmasına ve takipte zamanaşımı olmadığına ve takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir. Dosya kapsamından alacaklı ... tarafından borçlu .... Mobilya Yatak Oturma Grupları ve Ev Gereçleri San Tic Ltd. Şti aleyhine kambiyo senedine mahsus haciz yolu ile başlatılan .... 7. İcra Müdürlüğünün 2009/4966 E sayılı ira takibinin kesinleşmesinden sonra, şikayetçi borçlu şirket tarafından ......
dolandırıcılık suçundan ihbarda bulunacağını söylenmesi üzerine davalının taşınmazın kendisinin üzerinde kalması halinde müvekkilinden aylık 100,00TL yoksulluk nafakasını ve maddi manevi 18.000,00TL'yi talep etmeyeceğini bildirdiğini, ancak müvekkilinin bir başkasıyla nişanlanmasının ardından 9 yıl aradan sonra bu alacağı takibe konu ettiğini, bunun hukuka aykırı olduğunu belirterek itirazın kabulüne, 25/10/2010 tarihinden 29/11/2018 tarihine kadar olan tüm tedbir ve yoksulluk nafakaları ile maddi ve manevi tazminata ilişkin alacak kalemlerinin tamamına tüm faizleriyle birlikte itfa dolayısıyla icra emrine itiraz ederek iş bu kalemlere ilişkin ilamlı icra takibinde icra emrinin itfa nedeniyle iptaline karar verilmesini talep etmiştir....