Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcranın geri bırakılması hakkındaki talebi reddeden İcra Mahkemesi kararını temyiz eden borçlu veya 3. şahıs takip konusu alacağın %15'i nisbetinde teminat yatırmadığı takdirde satış durmaz. Temyiz talebinin reddi halinde bu teminat ayrıca hükme hacet kalmaksızın alacaklıya tazminat olarak ödenir. "İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra Mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imha iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır." 2. fıkrasında "İcra emrinin tebliğinden sonraki devrede tahakkuk etmiş itfa, imhal, veya zamanaşımına dayanan geri bırakma istekleri her zaman yapılabilir....

    İcranın geri bırakılması için icra mahkemesine sadece ödeme (itfa) hâlinde değil, borcun ertelenmiş veya zamanaşımına uğramış olması hâllerinde de başvurulabilir [2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu (İİK) m. 33-33/a]. 14. İcra ve İflas Kanunu’nun 33 üncü maddesinin 1. fıkrası “İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imhal iddiası yetkili mercilerce re’sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır.” hükmünü içermektedir. 15. Borçlunun icra mahkemesine yaptığı icra emrine itiraz (icranın geri bırakılması talebi) bir dava değildir....

      İİK'nun 33. maddesinde; ''İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imha iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır'' düzenlemesi mevcuttur. Borçlunun ilam konusu borcun ödendiğine yönelik başvurusu İİK'nun 33/1. maddesine dayalı olarak yapılmış itfa itirazı niteliğindedir. Somut olayda alacaklı tarafından ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 23.12.2009 tarihli 2008/31 E. 2009/597 K. sayılı kararına dayalı olarak ... 1....

        Maddesi gereğince borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve ferilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden isteyebilir. Borçluların başvurusu takibin kesinleşmesinden sonraki devrede İİK'nun 71. maddesine göre itfa itirazı olup süreye tabi değildir. O halde mahkemece anılan maddeye göre inceleme yapılarak işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçluların temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          İİK'nun 169. maddesine göre, borçlu, aynı Kanun'un 168/5. maddesi kapsamında, borçlu olmadığı, borcun itfa edildiği, mehil verildiği, alacağın zamanaşımına uğradığı veya yetki itirazlarını sebepleri ile birlikte ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içinde icra mahkemesine bildirir. Borçlunun bu başvurusu üzerine, icra mahkemesi, İİK'nun 169/a-1. maddesi gereğince itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır. Hakim duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş belge ile ispatı halinde itirazı kabul eder. Somut olayda, borçluya ödeme emrinin 10.09.2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun da yasal 5 günlük süre içinde (14.09.2015 tarihinde) takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin zamanaşımı itirazında bulunduğu anlaşılmaktadır....

            Somut olayda, mahkemenin esas kararının itfa itirazı ile beraber meskeniyet şikayetine de ilişkin olması nedeniyle, hem miktar hem de içerik yönünden temyizi kabil bir karar olduğu anlaşıldığından, temyiz isteminin reddine ilişkin 27.02.2015 tarih ve 2014/176 E.-2015/49 K. sayılı ek kararın oybirliği ile kaldırılmasına karar verildikten sonra borçlunun esasa ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine geçildi: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun mahkeme kararının İİK. 366. ve HUMK. 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), alınması gereken 27,70 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06/10/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              İcra Dairesi icra memuru olduğunu, icra dairesi tarafından hazırlanan sadece ödeme emrinde yapılan bu hata nedeniyle takibin iptal edilmesinin hatalı olduğunu, hatalı gönderilen ödeme emrinin iptal edilebileceğini, dosya borcunun davacı-borçlu tarafından icra dairesine ödendiğini ve dosyanın infazen 04.10.2021 tarihinde kapandığını, davanın konusuz kaldığını ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur. 2-Davacı borçlu vekili katılma yolu ile temyiz dilekçesinde; itfa nedeniyle borca itirazını tekrarla, kaldırma kararının onanmasını, kararının gerekçesinin itfa nedeniyle borca itirazı dikkate alınarak düzeltilmesini, %20'den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibinde, takip öncesi döneme ilişkin itfa nedeni ile takibin iptali istemine ilişkindir. 2....

                Takibin kesinleşmesinden sonra borçlu itfa itirazını, İİK'nun 71. madde kapsamında bir belgeyle ispat edemediği gibi, şikayet dilekçesinde de faize yönelik bir itirazı bulumadığı halde talep aşılmak suretiyle asıl alacak ve fer'ileri yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılarak şikayetin kısmen kabulüne karar verilmesi isabetsizdir. O halde, mahkemece, geçerli bir itfanın olmaması nedeniyle istemin reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile şikayetin kısmen karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından (2) adet çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte, borçlu vekilinin icra mahkemesine yaptığı başvuruda, borcun itfa edildiğinden bahisle borca ve ferilerine itiraz ettiği, mahkemece istemin kabulüne ve takibin iptaline karar verildiği anlaşılmıştır. İİK'nun 169/a-1 maddesi gereğince; borcun olmadığı veya itfa veya imhal edildiği resmî veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlandığı takdirde mahkemece itiraz kabul edilir. Takip dayanağı çekler için bono verilmesi, tek başına itfa anlamına gelmez....

                    Mahkemece; alacağını temlik ederek artık alacaklı sıfatı kalmayan Akbank’ın ipotekten kaynaklı takip ve dava dışı kredi kefili olan kişilerin takip hesabı kapatma yazısına ve temlik alanın kefiller hakkında alacak talebinin bulunmadığına ilişkin 12.06.2020 tarihli yazısına itibar edilerek dosya borcunun itfa edildiği kabul edilemeyeceği, şikayete konu icra dosyalarına atfen takip kesinleşmesinden sonra borcun itfa edildiği itirazı İİK 71 maddesinde açıklanan belgelerle ispatlanamaması nedeniyle itirazın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesindeki beyanlarını tekrarla kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Borçlunun icra mahkemesine başvurusu, takibin şekline göre İİK'nin 71/1. maddesine dayalı olarak takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun ödenmesi nedeniyle itfa şikayetidir....

                    UYAP Entegrasyonu