Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, İİK md 72/3 kapsamında kambiyo takibi sonrası menfi tespit ve TTK md 792 kapsamında çekin istirdadı istemlerine ilişkindir....

    , davacının dosya borçlusuna karşı sebepsiz zenginleşme davası açmasının gerektiğini, çünkü davacı 3.kişinin icra dosyasına borcunu ödemesi nedeniyle dosya borçlularının borçtan kurtuldukları ve sebepsiz zenginleştiklerinin açık olduğunu, alacaklının ise gerçek bir borca dayanan alacağını tahsil ettiği ve bu tahsilatı İİK' nın ve TTK' nın kendisine tanıdığı talep ve müracaat haklarını kullanarak ve mahkeme kararına dayanarak sağladığı ve dolayısıyla sebepsiz zenginleşmesinin söz konusu olmadığının ortada olduğunu, bu nedenlerle davacının icra dosyasında borçlu sıfatı bulunmadığından İİK md. 72 gereğince icra dosya borcuna istinaden yapılan ödemelere ilişkin ancak dosya borçlusu tarafından istirdat davası açılabileceğinden bu eksikliğin aktif husumet yokluğu sebebi teşkil ettiğinden HMK md. 115 gereğince açılan davanın usulden reddine karar verilmesini, aksi halde açılan davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir....

      , davacının dosya borçlusuna karşı sebepsiz zenginleşme davası açmasının gerektiğini, çünkü davacı 3.kişinin icra dosyasına borcunu ödemesi nedeniyle dosya borçlularının borçtan kurtuldukları ve sebepsiz zenginleştiklerinin açık olduğunu, alacaklının ise gerçek bir borca dayanan alacağını tahsil ettiği ve bu tahsilatı İİK' nın ve TTK' nın kendisine tanıdığı talep ve müracaat haklarını kullanarak ve mahkeme kararına dayanarak sağladığı ve dolayısıyla sebepsiz zenginleşmesinin söz konusu olmadığının ortada olduğunu, bu nedenlerle davacının icra dosyasında borçlu sıfatı bulunmadığından İİK md. 72 gereğince icra dosya borcuna istinaden yapılan ödemelere ilişkin ancak dosya borçlusu tarafından istirdat davası açılabileceğinden bu eksikliğin aktif husumet yokluğu sebebi teşkil ettiğinden HMK md. 115 gereğince açılan davanın usulden reddine karar verilmesini, aksi halde açılan davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir....

        Dosyamızda davacının icra takibinde borçlu olmadığı, İİK 89 gereğince menfi tespit davasının ikame edildiği, İİK 89 da İİK 72.ye paralellik oluşturacak şekilde istirdat davasına dönüşeğine dair bir hüküm bulunmadığı, bu durumda davacının icra alacaklısına karşı açtığı eldeki menfi tespit davasının istirdat davasına dönüşmeyeceği, olsa olsa yapmış olduğu ödeme nedeniyle icra borçlularına karşı sebepsiz zenginleşme davası açabileceği ya da 2004 sayılı Yasa 89. maddesi gereğince kendisine gönderilen haciz ihbarnamelerine yasal süresinde itiraz etmeyen 3. Kişi borçlu olmadığı bedeli ödemek zorunda kalması halinde İİK'nun 89/5 maddesinde "Üçüncü şahıs, kusuru olmaksızın bir mani sebebiyle müddeti içinde haciz ihbarnamesine itiraz etmediği takdirde 65'inci madde hükmü uygulanır. (Değişik cümle: 17/07/2003 - 4949 S.K./22. md.)...

          kadar da dava açıldığına dair bir bilginin dosyaya sunulmadığını, davacı taraf davasını İİK MD. 89/3 kapsamında menfi tespit talepli olarak açtığı iddiasında ise, 15 günlük hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığı için davanın hak düşürücü süre yönünden reddinin gerekeceğini, davacı tarafın UYAP sistemi üzerinden davayı açarken dava değerini 1.000,00 TL olarak gösterdiğini ve 1.000,00 TL üzerinden harçlandırdığını, dava dilekçesinin sonuç kısmında 80.229,75 TL'nin iadesini talep ettiğini, davacı tarafa eksik harcı tamamlaması için kesin süre verilmesi gerektiğini belirterek, dava dilekçesinin sonuç kısmında istirdadı talep edilen 80.229.75 TL üzerinden yatırılmayan eksik harcın tamamlanması için davacı tarafa kesin süre verilmesine, verilen kesin süre içerisinde harcın tamamlanmaması durumunda davanın reddine, dava İİK md. 89/3 kapsamında üçüncü kişinin açtığı menfi tespit davası olarak kabul edilecek ise, 15 günlük hak düşürücü süre geçtikten sonra açılan davanın reddine, dava İİK...

            İİK md.72/son düzenlemesinin kesin yetki kuralı olmadığı, yetki itirazının 6100 sayılı HMK md.117/1 hükmü uyarınca ilk itiraz olarak cevap dilekçesinde ileri sürülmesinin gerektiği, davalı vekili tarafından cevap dilekçesinde yetki itirazında bulunulmuş olduğu anlaşılmıştır. İcra ve İflas Kanunu’nun 72/son maddesine göre menfi tespit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının ikametgâhı mahkemesinde de açılabilir. Bu madde hükmüne göre menfi tespit ve istirdat davaları ile ilgili yetki düzenlemesi kamu düzenine ilişkin değildir. 6100 sayılı HMK'nın "Yetki itirazının ileri sürülmesi" başlıklı 19/2. maddesinde; "Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz" hükmü yer almaktadır....

              Hukuk Dairesi         2019/895 E.  ,  2020/3122 K."İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 3....

                Hukuk Dairesi’nce davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından yasal süresi içerisinde temyiz edilmiştir.Yüklenici ipoteği, tescile tabi kanuni ipoteklerdendir (TMY md. 893/III). Yüklenici ipoteklerinin tescilinde tapu kütüğünün rehin haklarına ait düşünceler kısmında “inşaatçı ipoteği olduğu belirtilmektedir (TST md. 35). Yüklenicinin kanuni ipotek hakları, eser sözleşmesine bağlı olarak çalışmayı veya malzeme vermeyi üstlendiği andan başlayarak tapu kütüğüne tescil olunabilir.Tescilin de yüklenilen işin tamamlanmasından başlayarak üç ay içinde yapılmış olması gerekir (TMK md. 895/I,II). Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup, üç ayın sonunda tescil isteme hakkı düşer. Ancak tescilin yapılması için alacağın taşınmaz maliki tarafından kabul edilmiş veya mahkemece karara bağlanmış olması şarttır (TMK Md. 895/III).Davanın kime yöneltileceği konusuna gelince, aleyhine yapı ipoteği tescil edilecek kişi taşınmazın malikidir....

                  Esas sayılı icra takibi nedeniyle müvekkiline herhangi bir ödeme yapılmadığını, müvekkiline açılan işbu istirdat davasının koşullarının oluşmadığını, İİK''nın 72. Maddesine aykırılık mevcut olduğunu, takip konusu borç tamamen ödenmedikçe istirdat davası açılamayacağını, dolayısıyla davacının açmış olduğu iş bu istirdat davasının öncelikle özel dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, dava konusu çeklerin müvekkili olan hamilinde olması ve ayrıca söz konusu çeklerin ... İcra dairesinde açılmış olması ve Müvekkilinin Yerleşim Yerinin .../İST olması nedeniyle davanın ... ilgili mahkemesine açılması gerektiği, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava çeklerin iadesine ilişkin istirdat davası olup, .... Asliye Ticaret Mahkemesinin 03/06/2021 tarih ve ... E. ... Karar numaralı yetkisizlik kararı ile Mahkememize tevzi edilmiş ve 2021/534 esas numarasına kaydının yapıldığı anlaşılmıştır....

                    Takdir edilecek zarar, haksızlığı anlaşılan takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olamaz. (6)Borçlu, menfi tesbit davası zımmında tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa, davaya istirdat davası olarak devam edilir. (7)Takibe itiraz etmemiş veya itirazının kaldırılmış olması yüzünden borçlu olmadığı bir parayı tamamen ödemek mecburiyetinde kalan şahıs, ödediği tarihten itibaren bir sene içinde, umumi hükümler dairesinde mahkemeye başvurarak paranın geriye alınmasını istiyebilir. (8)Menfi tesbit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir. Davacı istirdat davasında yalnız paranın verilmesi lazım gelmediğini ispata mecburdur. " TÜM DOSYA KAPSAMI BİRLİKTE DEĞERLENDİRİLDİĞİNDE; Dava kira borcundan kaynaklanan istirdat davasıdır. İstirdat davalarında İİK. 78. Maddesinin 8. Bendinde yetkili mahkemeler belirtilmiştir. İstirdat davalarında iki yetkili mahkeme vardır....

                    UYAP Entegrasyonu