Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; eldeki davanın istirdat değil istihkak davası olarak icra mahkemelerinde açılması gerektiğini, tarafların tacir olduklarını, davacının takip borçlusu ile organik bağı olduğunu, istihkak davasını süresi içinde açmadığından borcu ikrar ettiğinin kabulü gerekeceğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; Ankara ...İcra Dairesi'nin ... esas sayılı dosyasın sayılı takibin alacaklısı aleyhine takip borçlusu olmayan davacının istirdat istemine ilişkindir. Davaya konu takip dosyasına göre davacı, takip borçlusu değildir. İİK 72/7 maddesinin açık hükmüne göre, sadece borçlular (aleyhlerine icra takibine başlanılmış olanlar) istirdat davası açabilir. Bu davalar, geri verilmesi istenen paranın icra takibi sırasında cebri icra tehdidi altında ödenmiş olması şartları altında açılabilir ayrıca davacı-borçlu taraf, borçlu olmadığı bir parayı ödemek zorunda bırakılmış olmalıdır....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava, İİK'.nun 72. maddesine dayanan ticari dava niteliğindeki istirdat istemine ilişkin olup, temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışında bulunduğundan, dosyanın görevli .... Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 24.....2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

      Mahkemece, "...icra doyasının 22/04/2014 tarihinde ödeme nedeni ile kapatıldığı, İİK 72/7 madde uyarınca takibe itiraz etmemiş veya itirazının kaldırılmış olması yüzünden borçlu olmadığı bir parayı tamamen ödemek mecburiyetinde kalan şahıs ödediği tarihten itibaren 1 sene içinde umumi hükümler dairesinde mahkemeye başvurarak paranın geri alınmasını isteyebilir, bu fıkrada bahsedilen 1 yıllık sürenin hak düşürücü süre olması sebebi ile taraflar ileri sürmese bile mahkemece resen göz önüne alacağı, davalı tarafın da hak düşürücü süre geçtiği yönünde savunmada bulunduğu, davacının en son yaptığı ödemenin 22/04/2014 tarihinde olmasına ve icra dosyasının bu tarihte kapatılmasına rağmen davanın 01/08/2016 tarihinde 1 yıllık hak düşürücü süreden sonra açıldığı, 1 yıllık hak düşürücü süreden sonra açılan istirdat davasının reddedilmesi gerektiği" gerekçesiyle istirdat davasının reddine karar verilmiş, davacının manevi tazminat talebi hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmediği anlaşılmıştır...

      CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın sebepsiz zenginleşme değil, menfi tespit ve istirdat davası olduğunu, zira dava konusu çekin karşılıksız çıktığını, icra takibine konu edilmiş ve 02.07.2013 tarihinde yani 8,5 yıl önce ödendiğini ve dosyanın infazen kapandığını, işbu dava ile ödenen bu tutarın talep edildiğini, bu olaya uygulanacak hükmün İİK'nun Menfi tespit ve istirdat davaları konu başlıklı İİK 72.maddesinde düzenlendiğini, çekin keşidecisi borçlu davacının iddiasına göre borcu olmayan parayı icra dosyasına ödedikten sonraki 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde istirdat/alacak davasına konu etmesi gerekirken 1 yıllık hak düşürücü süre geçirdikten sonra açılan alacak/istirdat talepli davasının reddine karar verilmesi gerektiğini, müvekkili bankanın alacaklısı olduğu icra dosyasına ödeme yaptığında mal varlığındaki eksilmeye yol açan işlemi ve sebepsiz zenginleşeni öğrendiği tarih olan 02.07.2013'den itibaren TBK md. 82'de düzenlenen 2 yıllık zaman aşımı süresi bitmeden...

      CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın sebepsiz zenginleşme değil, menfi tespit ve istirdat davası olduğunu, zira dava konusu çekin karşılıksız çıktığını, icra takibine konu edilmiş ve 02.07.2013 tarihinde yani 8,5 yıl önce ödendiğini ve dosyanın infazen kapandığını, işbu dava ile ödenen bu tutarın talep edildiğini, bu olaya uygulanacak hükmün İİK'nun Menfi tespit ve istirdat davaları konu başlıklı İİK 72.maddesinde düzenlendiğini, çekin keşidecisi borçlu davacının iddiasına göre borcu olmayan parayı icra dosyasına ödedikten sonraki 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde istirdat/alacak davasına konu etmesi gerekirken 1 yıllık hak düşürücü süre geçirdikten sonra açılan alacak/istirdat talepli davasının reddine karar verilmesi gerektiğini, müvekkili bankanın alacaklısı olduğu icra dosyasına ödeme yaptığında mal varlığındaki eksilmeye yol açan işlemi ve sebepsiz zenginleşeni öğrendiği tarih olan 02.07.2013'den itibaren TBK md. 82'de düzenlenen 2 yıllık zaman aşımı süresi bitmeden...

        İstirdat davaları niteliği itibariyle sebepsiz zenginleşme davaları olduğu için sebepsiz zenginleşen aleyhine bu davalar açılabilecek ve yine İİK 72. maddesi uyarınca istirdat davasını da ancak takip borçlusu alacaklıya karşı açabilecektir. Üçüncü kişi ise alacaklıya karşı istirdat davası değil, sebepsiz zenginleşmeye dayalı dava açabilecektir ancak bu davayı da icra dosyasında borçlu konumunda olan kişiye karşı yöneltebilecektir. Tüm bu bilgiler ışığında .... İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı takip dosyasında davalının alacaklı, dava dışı ... ... ve ... Şirketlerinin borçlu, davacı ... Şirketi'nin ise 3. Kişi konumunda olduğu, istirdat davasını ancak icra takip borçlusunun açabileceği, üçüncü şahıslar tarafından bu davaların açılamayacağı anlaşılmaktadır....

          İİK 72/7 maddesinde gösterilen hak düşürücü süre işlemeye başlamadığından istirdat isteminin reddine dair karar doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm, davacının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı lehine BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 16.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi. Aslı gibidir....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İİK md. 89/5 maddesi uyarınca açılan istirdat davası istemine ilişkindir. Gaziantep İcra Müdürlüğü' nün 2020/... esas sayılı dosyası UYAP üzerinden celbedilmiş olup, anılan dosyanın incelemesinde alacaklı tarafın dosyamız davalısı ... , borçlu tarafın dosyamız davacısı ... olduğu, 30/12/2019 keşide tarihli 45.000,00-TL bedelli, .. seri numaralı çek için kambiyo senetlerine özgü ödeme emrinin düzenlendiği, borçlu tarafından 01/12/2020 tarihinde borca itiraz edildiği, yapılan itiraz üzerine icra takibinin durduğu anlaşılmıştır. Yargıtay 19. Hukuk Dairesi'nin 2016/... esas, 2016/... karar sayılı ilamında da açıklandığı üzere "İİK 89. maddesindeki haciz ihbarnamesi üzerine açılan menfi tespit dava- larında görevli mahkeme genel mahkemelerdir. İİK 89. maddesindeki haciz ihbarnamesi üzerine açılan menfi tespit veya istirdat davalarında görevli mahkeme genel mahkemelerdir....

              Sayılı kararını dayanak göstererek iik md. 361’in uygulanamayacağına ilişkin hükmünün güncel yargıtay içtihatlarına ve hukuka aykırılık teşkil ettiğini, davacı tarafından, müvekkili T3 aleyhine İstanbul 29....

              (Davacı vekilinin menfi tespit ve manevi tazminat talepleri asıl dava dosyasının konusunu oluşturmaktadır) Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; İİK 72/7.maddeye göre tamamen ödeme yapılmayan dosyaların ,borçların tespiti ile bu kapsamda dava ön şartı yönünden istirdat davalarının reddini, İİK 72/7 maddeye göre yapılan ödemelerin hak düşürücü süre geçtikten sonra istirdadının talep edilmesi nedeniyle bu açıdan davanın usulden reddini, İİK 72/ son maddeye göre Sakarya'da yapılmayan icra takipleri açısından istirdat davasının yetkisiz olması nedeniyle , bu kısımlar yönünden yetkisizlik kararı verilmesini bu kısımların davadan ayrılarak talep halinde bu kısımlar yönünden davanın Eskişehir Mahkemelerine gönderilmesini, Taraklı Termal açısından zaten hiçbir takip bulunmadığından ve Taraklı Termal'in yaptığı bir ödeme de bulunmadığından yetkisizlik kararı verilerek dosyanın da bu kısmının ayrılarak yetkili Eskişehir Mahkemelerine gönderilmesini, ayrıca Taraklı Termal adına bir takip...

                UYAP Entegrasyonu