Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı üçüncü kişi tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı alacaklı vekili dava dilekçesi ile, ... 18.... Müdürlüğünün ... Esas sayılı dosyasından, 7.2.2008 tarihinde yapılan haciz sırasında davalı 3. kişinin istihkak iddiasında bulunduğunu belirterek, İİK”nun 99. maddesine dayalı olarak 3. kişinin istihkak iddiasının reddi ile davasının kabulüne ... verilmesini istemiştir. Davalı 3. kişi vekili, davanın reddini talep etmiştir. Davalı borçlu duruşmalara katılmamış ve cevap dilekçesi sunmamıştır. Mahkemece, davalı 3. kişinin iş yerini devir aldığı ve devraldığı işletmeninin borçlarından sorumlu olduğundan bahisle davanın kabulüne ... verilmiş; hüküm, davalı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    A.Ş. adına 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun' un 79' uncu maddesi uyarınca düzenlenen ve 21.11.2017 tarihinde tebliğ edilen 15/11/2017 tarih ve 125671 sayılı haciz bildirisi üzerine davacı tarafından işbu menfi tespit davası açıldığını, davacının Dairemizin 692 005 3202 vergi kimlik numaralı mükellefi Levent ÖZGÜÇLÜ'den 2016 takvim yılı içinde katma değer vergisi hariç 12.850,00 TL tutarında mal ve hizmet satın aldığı Bs, Ba formlarından tespit edildiğini, yapılan bu tespit üzerine davacıya söz konusu alacağın haczedildiğine ilişkin 15.11.2017 tarih ve 125671 sayılı istihkak haczi yazımız 21/11/2017 tarihinde elekronik ortamda tebliğ edildiğini, bunun üzerine davacı tarafından tevdii edilen 22.01.2018 tarih ve 17160 sayılı dilekçeyle her ne kadar haciz bildirisine itiraz edilse de davacının bu itirazı 6183 Sayılı Yasanın 79'ncu maddesinde belirtilen süreden sonra olduğunu, davacının süresinde itiraz etmemesi üzerine bu sefer davacı adına 09.01.2018 tarih ve 2018010966VUO...

    Esas sayılı dosyasından, borçlu şirkete ait işyerinde 14.02.2007 tarihinde yapılan haciz sırasında 3.kişi şirket lehine istihkak iddiasında bulunulduğunu belirterek, İİK”nun 99.maddesine dayalı olarak 3.kişinin istihkak iddiasının reddi istemi ile 2006/1183 esas sayılı dosyasından dava açılmış, 3.kişi ise ...İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı dosyalarından 14.02.2007 tarihinde 3.kişiye ait işyerindeki malların haczedildiği iddiası ile İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak 4 ayrı dava açmış, davalar arasında irtibat bulunduğundan HMUK’nun 43.maddesi gereğince birleştirilmesine karar verilmiştir. Mahkemece, borçlu ve 3.kişi arasında işyeri devri bulunduğu ve BK’nun 179. Maddesi gereğince işletmeyi devir alan 3.kişinin devraldığı işletmenin borçlarından sorumlu olduğu ve devrin İİK’nun 44....

      Uyuşmazlık, ....kişinin 6183 sayılı kanundan kaynaklanan istihkak davasına ilişkindir. Dava ........2010 tarihinde açılmış, davalı alacaklı kurum vekili haczi ........2010 tarihinde kaldırdığı gibi ilk oturumdan önce verdiği cevap dilekçesi ile de bu durumu bildirmiştir. O halde artık davalı alacaklının davaya sebebiyet verdiğinden söz edilemez. Bu durumda davalının yargılama giderleri ve avukatlık ücretinden sorumlu tutulması doğru değil bozma nedeni ise de bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarının gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK'nin geçici .../... maddesi göndermesiyle HUMK'nin 438/... maddesi uyarınca düzeltilerek onanması gerekmiştir....

        Yani, davada, 5510 sayılı Yasa hükümleri değil 6183 sayılı Yasa hükümlerinin uygulanması söz konusudur. 6183 sayılı Yasa’nın 66.maddesinde borçlunun elinde haczedilen mallara karşı istihkak iddiası düzenlenmiş, “Üçüncü şahıs elinde haczedilen mallara karşı istihkak iddiaları” başlıklı 67.maddesinde ise “Haczedilen mal borçlunun elinde olmayıp da; mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı iddia eden üçüncü bir şahıs elinde ise keyfiyet, haczi yapan memur tarafından haciz zaptına geçirilir. Malın borçluya ait olduğu iddiasında bulunan tahsil dairesi keyfiyeti alacaklı amme idaresine bildirir. Alacaklı amme idaresi bildirme tarihinden itibaren 15 gün içinde dava açmadığı takdirde istihkak iddiası kabul edilmiş sayılır. Borçlu ile birlikte ikamet etmekte olan şahıslar tarafından istihkak iddiasında bulunulduğu takdirde mal borçlunun elinde sayılır.”hükmü düzenlenmiştir....

        Mahkemece,iddia,savunma toplanan delillere göre davacı şirket ile davalı borçlu şirket arasında organik bağ bulunduğu,istihkak iddiasının alacaklıdan mal kaçırma amacı ile muvazaalı olarak ileri sürüldüğü gerekçesiyle istihkak 2010/3602 2010/10661 davasının; icra takibi durmadığından davalı alacaklı vekilinin tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava 3.kişinin İİK”nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı 3.kişi vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 17,15 TL onama harcının temyiz eden davacı 3.kişiden alınmasına 7.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Dava, İİK 99. maddesine dayalı 3. kişinin istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, alacaklı tarafından borçlu ... hakkında tahliye taahhütnamesine dayalı tahliye istemi ile icra takibi yürütüldüğü, icra dosyasında usulüne uygun olarak yapılan bir haciz olmadığından bahisle, davanın reddine karar verilmiş, karar davacı alacaklı vekilince temyiz edilmiştir. İcra dosyasının tetkikinde; borçluya 13/02/2013 tarihli tahliye taahhütnamesine istinaden icra emri gönderildiği, takibin konusunun tahliye talebi ile sınırlı olduğu, icra emrinde, alacak talebi olmadığı görülmektedir. Alacak yönünden yapılmış ve kesinleşmiş bir takip bulunmadığından yapılan haciz geçersizdir. İstihkak davasının görülebilme önkoşulu ortada geçerli bir haczin varlığını gerektirir. Haczin geçersizliği süreye bağlı olmaksızın şikayet konusu yapılabilir. Bu nedenle temyiz sebeplerinin reddiyle kararın onanması gerekmiştir....

            Mahkemece toplanan delillere göre: “davanın süresinde açıldığı, davacı ile arsa sahipleri arasında yapılan eser sözleşmesi uyarınca hacze konu yerlerin yükleniciye bırakıldığı, sözleşmede öngörülen süreden önce binanın yapılıp iskâna hazır hale getirildiği, bu nedenle binanın mülkiyetinin sözleşme süresinden önce edimini tamamlayan davacıya geçtiği“ gerekçesi ile davanın kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekili tarafında temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı alacaklı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dava, 6183 sayılı Kanun’un 66. maddesi uyarınca üçüncü kişinin açtığı “istihkak” davasıdır. 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 168. maddesinde: “…6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun uygulanmasından doğan her...

              Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere, haciz sırasında 3. kişi yararına istihkak iddiasında bulunan ...’ın 3.kişi şirket yararına istihkak iddiasında bulunmaya yetkili olmadığı, üçüncü kişi tarafından hacizden itibaren İİK’nun 96/3. maddesinde belirtilen 7 günlük süre içerisinde yapılmış bir istihkak iddiası da bulunmadığından İİK 97-99. maddelerinin uygulanmasına ilişkin şikayet talebinde bulunmasında hukuki yararı bulunmadığından, 6100 sayılı HMK'nin 114/ h ve 115/2 maddeleri uyarınca, şikayetin usulden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile reddine karar verilmesi hatalı ise de karar sonucu itibari ile doğru olduğuna göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 Sayılı Kanun ile değişik İİK'nin 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 Sayılı HMK'nin 370. maddeleri uyarınca ONANMASINA, alınması...

                Asliye Hukuk 2006/ 360 Esas, 2015/458 Esas ) sayılı dosyası üzerinden TMSF tarafından 6183 sayılı yasa uyarınca farklı tarihlerde yapılan diğer bir kısım hacizler için de dava açıldığını, yine farklı tarihlerde farklı menkul mallar için yapılan hacizler için Şişli 5. Asliye Hukuk Mahkemesi ( İstanbul 12....

                UYAP Entegrasyonu