Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı üçüncü kişinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün İİK'nun 366. ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde geri verilmesine 04.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Tetkik Hakimi …'nın Düşüncesi : 6762 sayılı Türk Ticaret Kanununun 688 ve 689. maddeleri uyarınca bono niteliğini yitirdiği sabit olan senetler üzerine 6183 sayılı Kanunun 79. maddesi uyarınca haciz uygulanması mümkün ise de 818 sayılı Borçlar Kanunun 149. maddesine uyan bir akit sonucu düzenlendiği tartışmasız bulunan senet içeriği borçların, geciktirici şart gerçekleşmemiş olduğundan tahakkuku mümkün olmadığından paraya çevrilemiyeceği somut gerçeği karşısında mahkeme kararının söz konusu gerekçe ile onanması gerektiği düşünülmektedir....

      Mahkemece, dava konusu olayın idari yargı alanına girdiği gerekçesiyle dava reddedilmiş ve verilen karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 6183 sayılı Yasanın 68/I. maddesinde, istihkak davalarına bakmaya, haczi yapan tahsil dairesinin bulunduğu yer mahkemesinin yetkili olduğu kabul edilmiştir. Bu yasal nedenle, vergi borcunun cebren takibi sırasında vergi idaresince uygulanan hacze karşı açılacak istihkak davasının çözüm yeri idare mahkemeleri değil, tahsil dairesinin bulunduğu yer adli yargı mahkemeleridir. Bu nedenle, mahkemece işin esasına girilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, dava konusu olayın idari yargı alanına girdiğinden bahisle davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, bu gerekçe ile hükmün bozulması gerekmiştir....

        Mahkemece, davalı idarenin haciz bildirisini 26.10.2013 tarihinde davacıya teblğ ettiği davacının 7 günlük sürede itiraz etmediğinden 6183 sayılı Yasa'nın 79.maddesine göre borç yedinde ve zimmetinde sayıldığından bahisle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından tamyiz edilmiştir. Dava, 6183 sayılı Yasa’nın 79/4 maddesine dayalı olarak açılan menfi tesbit davasına ilişkindir.    1-Anılan yasa maddesinde "Herhangi bir nedenle itiraz süresinin geçirilmesi halinde üçüncü şahıs, haciz bildirisinin tebliğinden itibaren bir yıl içinde genel mahkemelerde menfi tespit davası açmak ve haciz bildirisinin tebliğ edildiği tarih itibarıyla amme borçlusuna borçlu olmadığını veya malın elinde bulunmadığını ispat etmek zorundadır." şeklinde ifade edildiği üzere, haciz ihbarnamesine 7 günlük sürede itiraz etmeyen üçüncü kişilerin 1 yıl içinde genel mahkemelerdde menfi tesbit davası açma hakkı bulunmaktadır. ../......

          (X)-KARŞI OY : … Torna Freze Makina Montaj İthalat İhracat Sanayi Ticaret Limited Şirketi'nin vergi borçları nedeniyle 6183 sayılı Yasa'nın 79. maddesi uyarınca davacı nezdinde doğmuş ve doğacak tüm hak ve alacaklarına haciz konulması ve sonucun yedi günlük süre içinde bildirilmesi, aksi takdirde aynı yasa maddesi uyarınca işlem yapılacağını duyuran haciz bildirisine süresinde itiraz edilmemesi üzerine borç zimmetinde kabul edilerek davacı adına düzenlenen … tarih ve … takip numaralı ödeme emrini iptal eden Vergi Dava Dairesi kararı temyiz edilmiştir. 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 58. maddesinde, kendisine ödeme emri tebliğ olunanların böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında itirazda bulunabileceği, aynı Kanunun "üçüncü şahıslardaki menkul malların, alacak ve hakların haczi" başlıklı 5479 sayılı Kanun'un 5. maddesiyle değişik 79. maddesinin 1. fıkrasında, hamiline yazılı olmayan veya cirosu kabil senede dayanmayan...

            haciz süresinin belirtildiği, 6183 sayılı yasanın 79. maddesi gereğince ihtarda bulunulduğu, haciz ihbarnamesinin 14.06.2013 tarihinde tebliğ edildiği, davacı kurum tarafından 6183 sayılı Yasanın 22. maddesi gereğince ......

              "İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanunun 79. maddesinden kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Davalı yanca, 6183 sayılı Kanunun 79. maddesi uyarınca vergi borçlusu ...un davacı bankada bulunan hak ve alacaklarına 18.10.2007 ve 20.11.2007 tarihli haciz bildirileri ile haciz uygulanmıştır....

                sayılı Yasanın 79/4. maddesi gereğince davaya konu olan SGK Eskişehir Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü Yunusemre Sosyal Güvenlik Merkezi tarafından müvekkili şirket adına düzenlenen 25/03/2016 tarih 50189250-2016/14361 seri nolu 2016/506 sıra nolu "haciz bildirisi"nden dolayı müvekkili şirketin borçlu olmadığının tespitine, dava konusu olan haciz bildirisinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

                  Menfi tespit davası açılması halinde mahkemece bu 6183 sayılı Kanun'un 10. maddesinde sayılan türden teminat karşılığında takip işlemlerinin durdurulmasına karar verilebilir (m.79/4). Somut davada, davacı şirkete 11.572.454 sayılı 2012/29208- 221 takip numaralı dosya üzerinden ödeme emri gönderildiği, dava konusu istemin de bu ödeme emrinin iptali olduğu, ödeme emrinin davacı şirkete 02.10.2017 tarihinde tebliğ edildiği, eldeki davanın 05.10.2017 tarihinde açıldığı, dolayısıyla yasal süre içerisinde ödeme emrinin iptalinin dava konusu edildiği anlaşılmaktadır. Bu haliyle, davanın yasal dayanağı 6183 sayılı Yasa'nın 58. maddesi olup davalı Kurum vekilinin davanın 6183 sayılı Yasa'nın 79/4. maddesine istinaden açıldığı ve görevli mahkemenin genel mahkemeler olduğuna yönelik istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir. Ödeme emrinin iptali davalarında Kuruma başvuru şartı dava şartı olmadığından davalı vekilinin buna yönelik istinaf nedeni de yerinde görülmemiştir....

                  Davanın yasal dayanaklarından bulunan 6183 sayılı Kanunun 58. maddesi hükmüne göre de kendisine ödeme emri tebliğ olunan kamu borçlusu tebliği tarihinden itibaren 7 gün içerisinde açacağı iptal davasında “böyle bir borcu olmadığı” nedenine dayanabilir. Kamu borçlusunun bu davada, hukuken ve maddeten böyle bir borcu olmadığını kanıtlayarak ödeme emrini iptal ettirmesi mümkündür. 6183 sayılı Kanunun 79. maddesi hükmünde öngörüldüğü üzere yasal sürede itiraz edilmemesi nedeniyle haciz ihbarnamesinin kesinleşerek hacze konu borcun 3.şahsın zimmetinde sayılması takip hukuku kapsamında bir kesinleşme olup bu durumun; özellikle 6183 sayılı Kanunda, İcra İflas Kanununun 72. maddesine muadil bir hüküm bulunmadığı bir başka ifade ile menfi tespit davası açılmasına yasaca cevaz verilmediği olgusu gözetildiğinde; ödeme emrine itiraz kapsamında İş Mahkemesinde açılacak bir davada 3.şahsın maddi hukuk anlamında borçlu olmadığını kanıtlamasına yasal engel teşkil etmeyeceği söz götürmez....

                    UYAP Entegrasyonu