Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İstihkak DOSYANIN DAİREYE GELİŞ TARİHİ: 12.01.2016 K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık 6183 sayılı Kanuna dayalı takipten kaynaklanan istihkak isteğine ilişkindir. Yargıtay Kanunu 14. maddesi uyarınca Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarihli ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (17.) Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. 11 Nisan 2015 tarihi itibariyle Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6644 sayılı Kanun'un 2. maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanun'un 60. maddesinin 1. ve 3. fıkraları uyarınca dosyanın görevli daireyi belirlemek üzere HUKUK İŞBÖLÜMÜ İNCELEME KURULU'NA GÖNDERİLMESİNE, 22.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece,17/08/2020 tarihli tensip tutanağında davacı vekilinin tedbir talebinin kabulü ile dava değerinin %10'u oranında nakdi teminatın ya da aynı miktardaki kesin, süresiz ve sınırlamasız banka teminat mektubunun mahkememize sunulması ve yatırılması halinde 6183 sayılı Kanun'un 79/2.maddesi uyarınca takip işlemlerinin tedbiren durdurulmasına (6100 sayılı HMK.nun 394/1- 2- 3 maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren bir hafta içinde itiraz yolunun açık olmak üzere) 29/12/2020 tarihli ara karar ile davalı vekilinin ihtiyati tedbire yapılan itirazın reddine karar verilmiştir....

    Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 30.12.2008 gün ve 2008/326-208/604 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı-k.davalı vekili ile davalı-k.davacı ... vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, 6183 Sayılı Yasa'nın 24 ve müteakip maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptâli istemine ilişkindir. Üçüncü kişi tarafından açılan istihkak davası sözkonusu olmadığından ve 29.01.2007 gün 1 sayılı Yargıtay Başkanlar Kurulu kararı gereğince 01.02.2007 tarihinden itibaren 6183 Sayılı Kanun'dan kaynaklanan tasarrufun iptâli davalarının temyiz incelemesi Yargıtay Yüksek 17. Hukuk Dairesi'nce yapılacağından Dairemiz görevli olmayıp 17. Hukuk Dairesi görevlidir. Nevar ki adı geçen Dairece dava istihkak davası olarak nitelendirilerek evvelce gönderme kararı verildiğinden oluşan görev uyuşmazlığının çözümü için dosyanın Yargıtay Yüksek Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulu'na gönderilmesi gerekmiştir....

      Ayrıca 1136 Sayılı Avukatlık Kanunun 168.maddesinde değişiklik yapan 5904 Sayılı yasanın 35.maddesi6183 sayılı Yasanın uygulanmasından doğan her türlü davalar için avukatlık ücreti tutarı maktu olarak belirlenir”.hükmünü içermektedir.Somut olayda davalılar yararına anılan yasal değişiklik gereğince maktu vekalet ücreti takdiri gerekirken nisbi vekalet ücreti takdiri doğru değil bozma nedeni ise de yapılan yanlışlığının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün vekalet ücreti yönünden de 6100 sayılı HMK'nın geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK'nun 438/7. maddesi gereğince DÜZELTİLEREK ONANMASI gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarınn kabulü ile hükmün 3.sayfasındaki gerekçe bölümüne ait “davanın yasal dayanağı, 6183 sayılı yasanın 79/6. maddesi uyarınca davalı ... Sanayi ve Ticaret AŞ'nin, davacı Hazineye gecikme zammı dahil 879.493,86 vergi borcu bulunan dava dışı ...'...

        Dava 6183 Sayılı..'dan kaynaklanan 3.kişinin istihkak istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı İdare vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-1136 Sayılı Avukatlık Kanunun 168.maddesinde değişiklik yapan 5904 Sayılı yasanın 35.maddesi6183 sayılı Yasanın uygulanmasından doğan her türlü davalar için avukatlık ücreti tutarı maktu olarak belirlenir”hükmünü içermektedir. Anılan yasal değişiklik nedeniyle davacı lehine maktu vekalet ücreti verilmesi gerekirken nispi vekalet ücreti takdiri doğru değil bozma nedeni ise de yapılan yanlışlığın giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK'nın geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK'nun 438/7. maddesi gereğince düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı 3.kişi, davalı ... idaresinin, borçlu ...'ın vergi borcundan dolayı 6183 sayılı Yasa gereğince yaptığı takip sırasında tapu kaydına haciz konulan ... yapı Kooperatifi A-2 Daire 1 nolu dairedeki kooperatif hissesini hacizden önce 10.05.2001 tarihinde satın aldığını belirterek ,6183 sayılı Yasa'nın 66.maddesine dayalı olarak istihkak davasının kabulü ile anılan haczin kaldırılmasını istemiştir. Davalı alacaklı vekili, haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

            Şti'nin hakkında üst kurullar tarafından tahakkuk ettirilen idari para cezası nedeniyle kuruma borçlu olduğunu, dava dışı şirketin kuruma olan borçlarının tahsili amacıyla aleyhine 6183 Sayılı Yasanın 79.maddesi gereğince e-haciz tatbik edildiğini, tatbik edilen e-hacze istinaden 24/06/2016 tarihinde banka merkezi kayıt kuruluşu bünyesinde 293.610,46- TL rehinsiz meblağ bulunduğunun bildirildiğini ve müvekkil idarenin haczinin ilk sırada yer almakta bulunduğunu, bu nedenle e-haciz bildirgesi doğrultusunda davalıdan mükellef şirket hesaplarında bulunan tutarın, davacı idarenin banka hesaplarına aktarılmasının talep edildiğini, davalının ise 22/07/2016 tarih ve 2016/56 sayılı yazı ile mükellef şirketin kendilerine borçlu olduğunu bildirdiğini, ancak müvekkil idarenin alacaklısı olduğu para üzerinde rehin bulunmadığı, bu nedenle hacizli paranın 6183 Sayılı Yasanın 79.maddesi uyarınca idare hesabına 7 gün içerisinde aktarılması talebini içeren haciz bildirgesi düzenlenerek 3.şahıs olan davalıya...

            Şti. nin vergi borçlarından olayı 2014 yılına ait BS formlarının incelenmesinde davalı şirkete 2 adet fatura karşılığı 417.400 TL mal ve hizmet satışı yapılığının tespit edildiği, 6183 sayılı Kanun’un 79. maddesi uyarınca davalı şirkete gönderilen 02/03/2015 tarihli haciz bildirisinin 06/03/2015 tarihinde tebliğ edildiği, davalı şirketin 12/05/2015 tarihli itiraz dilekçesinde Men-ka Şirketine ödemelerin çek ve banka dekontlarıyla ödendiğinin bildirildiğini, ancak davalının çekle ödeme yaptığını belirtmesine karşın çek bedelinin henüz tahsil edilmediğini bildirmediğini, borcun ancak çek bedelinin ödenmesiyle ifa edilmiş sayılacağını, davalının haciz bildirisinin tebliğinden sonra vergi mükellefine yaptığı ödemelerden dolayı 6183 sayılı Kanun’un 79. maddesine istinaden 417.500,00 TL maddi tazminatın davalı şirket ve şirket yetkilisinden tahsiline ve şirke yetkilisinin İİK’nın 338. maddesi uyarınca cezalandırılasına karar verilmesini istemiştir....

              Bu bakımdan; uyuşmazlığın çözümü, haczin, 6183 sayılı Kanunun 79'uncu maddesi uyarınca keyfiyetin üçüncü kişiye tebliği suretiyle yapılabilmesi için, öncelikle, üçüncü kişi nezdinde mal, alacak ve hak araştırması yapılmasının; başka anlatımla, kamu borçlusunun üçüncü kişideki mal, alacak veya hakkının varlığının ve miktarının kesin biçimde tespitinin zorunlu olup olmadığının belirlenmesine bağlı bulunmaktadır. Anılan 79'uncu madde, 6183 sayılı Kanunun kamu alacağının cebren tahsili ile ilgili İkinci Kısmının menkul malların haciz ve satışı ile ilgili İkinci Bölümünde düzenlenmiştir. Madde, kamu borçlusunun üçüncü kişilerde bulunan menkul mal, hak ve alacakların haczi için, cebren tahsil ve takip esaslarını düzenleyen Birinci Bölümde öngörülen haciz yönteminden farklı bir yöntem öngörmektedir....

                Bu yönüyle uyuşmazlık 6183 sayılı Yasanın 66.vd.maddelerine dayalı 3.kişinin istihkak davasına ilişkindir. 6183 sayılı Yasaya göre yapılan icra takiplerine dayalı istihkak davalarının aynı yasanın 68.maddesi hükmü gereği dava değerine göre Sulh Hukuk veya Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerekir. Görev konusu kamu düzenine ilişkin olduğundan hakimin bu hususu yargılamanın her aşamasında görevi nedeniyle re'sen gözönünde bulundurması zorunludur. Şu durumda, davalısı Vergi Dairesi olan icra takibi yönünden dosyanın tefrik edilerek, icra mahkemesince görevsizlik kararı verilmesi, davada gösterilen değere göre (mahcuz malın değeri ile alacak miktarından hangisi az ise o değere göre) davanın görevli Asliye veya Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesi gerekirken, bu davalı yönünden dosyanın esasının incelenerek karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu