"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, mirasbırakan babası ...’ın kayden maliki olduğu 5116 ada 3 parsel sayılı taşınmazdaki 1, 3, 5 ve 7 nolu bağımsız bölümleri ölünceye kadar bakma akdi ile davalı torunlarına temlik ettiğini, işlemlerin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu kayıtlarının iptali ile miras payı oranında adına tescile karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davacı annelerinin küçük yaşta kendilerini terk edip gittiğini, mirasbırakanın kendilerine sahip çıktığını, bakım borcunu yerine getirdiklerini belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, bakım borcunun yerine getirildiği ve muvazaa iddiası kanıtlanamadı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Mahkemece; davacının mal rejiminin tasfiyesi davasında elde etmesi muhtemel alacak hakkının tahsil kabiliyetini güçlendirmek amacıyla eldeki davada tapu iptali ve tescil isteminde bulunduğu, ancak davacının mal rejiminin tasfiyesine ilişkin bir dava açmadığı, öte yandan davanın açılabileceği böyle bir davada aynî değil şahsî sonuç doğuran bir alacak hakkı elde edilebileceği ve üçüncü kişi konumundaki davalı ...’e karşı ayni hak değil, alacak hakkı isteminde bulunabileceği gerekçesiyle, davacının eldeki muvazaa nedeniyle tapu iptali ve tescil davasını açmakta hukuki yararı bulunmadığından davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmiştir. Dava, 6098 sayılı Kanun’un 19. maddesine dayalı muvazaa nedeniyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Kural olarak muvazaa nedeniyle hakları zarara uğratılanlar, tek taraflı veya çok taraflı hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilirler....
Noterliğinin 27/04/2006 tarihli, 12627 yevmiye sayılı ibranamenin davacının iradesinin fesada uğratılması sonucunda elde edildiği iddiasının kanıtlanamadığı gözetilerek davanın reddine karar verilmesi doğru olduğuna göre; davacının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 20.11.2021 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edilen vekili için 3.815.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin ve aşağıda yazılı 4.90.-TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 07/12/2021 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi....
İSTİNAF NEDENLERİ; Davacı T1 Vekili özetle; Mahkemenin verdiği kararın doğru olmadığını,davacıların murisi Asiye Özmen’in hile ve sahte işlemlerle devir yaptığını,74 yaşında olduğunu,devir işleminin bilincinde olmadığını,satış işlemlerinde müvekkilinin murisine ait kimlik kullanılmadığını,iradesinin fesada uğratıldığını,müvekkilinin satış işleminden çok sonra haberdar olduğunu, mahkemenin gerekçesinin makul olmadığını,ödeme de yapılmadığını kararın kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması ve hile ile iradenin fesada uğratılması hukuki sebebine dayalı tapu iptal ve tescil olmadığı takdirde taşınmazların bedelinin iadesine ilişkin terditli taleptir. Mahkemece; davanın ispat edilememesi nedeniyle reddine karar verildiği, kararın davacı T1 vekilince istinaf edildiği anlaşılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Davacı, 12.03.2007 havale tarihli dava dilekçesinde tapu iptali ve tescil davasını, açıkça "hile" nedeniyle iradenin sakatlanması nedenine dayandırdığından ve hüküm de asliye hukuk mahkemesi tarafından kurulmuş olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 1.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 23.02.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Davacı vekili borçlu tarafından annesine yapılan taşınmaz hisse satışının muvazaaya dayalı olması nedeniyle davalılar arasındaki alacaklılardan mal kaçırma amacıyla muvazaalı olarak yapılan satışın BK'nin 18. maddesi gereğince tapu iptaline gerek olmaksızın İİK 283/1. maddesinin kıyasen uygulanarak iptal ve tescil olmaksızın taşınmazın haciz ve satışına karar verilmesini istediğinden satış işleminde danışıklığın bulunup bulunmadığı konusu araştırılarak, davalıların danışıklı bir davranış içinde bulundukları sonucuna varılması durumunda davacının alacağının tahsili için İİK 283/1.maddesi benzetme yoluyla uygulanmak suretiyle tapu iptaline gerek olmaksızın davacının alacağını alabilmesini sağlamak için dava konusu taşınmaz hissesinin haciz ve satışını isteyebilmesi yönünden hüküm kurulması gerekirken davanın İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince tasarrufun iptali davası olarak değerlendirilmesi ve ön şart yokluğu nedeniyle reddedilmesi isabetli görülmemiştir....
Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Asıl ve birleşen davalar, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa tenkis ve alacak isteklerine ilişkindir. Davacılar, mirasbırakan babaları ...'...
Davacı vekili, istifa dilekçesinin, işçinin iradesinin fesada uğratılarak düzenlendiğini iddia etmiştir. Dinlenen davacı şahitleri, davacının baskı sonucunda işten ayrıldığını beyan etmişlerse de, bilgileri duyuma dayalı ve soyut nitelikte olup itibar edilemez. Davalı şahitleri ise davacının kendi isteğiyle işyerinden ayrıldığını beyan etmişlerdir. Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden, davacı tarafça istifa dilekçesindeki iradenin fesada uğratıldığı yönündeki iddia usulüne uygun delillerle ispatlanamamıştır. Haklı bir fesih sebebi bulunduğunun da iddia ve ispat edilemediği nazara alındığında, davacının istifa yoluyla ... sözleşmesini sonlandırdığı anlaşılmaktadır. Anılan sebeple, davacının kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle kabulüne karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası yönünden davalılar Hazine ve ... aleyhine açılan davanın feragat nedeniyle reddine, davalılar Kevser ve Hayriye yönünden ise davanın kabulüne dair verilen hüküm davalılar ... ve ... tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü. I. DAVA Kadastro sırasında Özvatan ilçesi, Cumhuriyet Mahallesi çalışma alanında bulunan 268 ada 3 parsel sayılı taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına tespit edilmiş, askı ilan süresi içerisinde açılan dava sonucunda hükmen 1/7 pay ile ..., 6/7 pay ile ... adına tescil edilmiştir....
- K A R A R - Davacı vekili; müvekkili ile davalı banka arasında imzalanan genel kredi sözleşmesi uyarınca kredi kullandırıldığını, kredi borçlarının vadesinde ödenmemesi üzerine müvekkili aleyhine icra takipleri başlatıldığını, oysa ki müvekkilinin borçlarına karşılık çeklerle ödeme yaptığını belirterek müvekkilinin aleyhine yapılan takipler nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında ise iradesinin fesada uğratılması suretiyle kendisine davadan feragat dilekçesi imzalattırıldığını belirtmiştir. Davalı vekili; feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece toplanan deliller ve dosya kapsamına göre; davacının yargılama sırasında davadan feragat ettiğine dair mahkemeye sunduğu dilekçenin, iradesi fesada uğratılarak alındığı yolunda beyanda bulunulmuşsa da bu iddianın kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....