WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesince; İlk Derece Mahkemesinin yolsuz tescil hukuki nedenine dayalı iddia yönünden değerlendirme yapmaksızın davanın, aldatma (hile), korkutma ve vekaletin kötüye kullanılması hukuki nedenlerine dayalı olduğu kabul edilerek karar vermiş olmasının doğru olmadığı, vekaletin iradeyi fesada uğratan nedenlerle alındığı iddiasının kanıtlanamadığı, vekilin azledilmesi nedeniyle yolsuz tescil hukuki nedenine dayalı olarak açılan davada satış işlemi yapıldıktan sonra azilnamenin vekile ve Tapu Müdürlüğüne tebliğ edildiği, yolsuz tescil iddiasının da kanıtlanamadığı gerekçesi ile davacının istinaf isteminin HMK'nın 353/1-b-2. maddesi uyarınca kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak, yeniden hüküm kurulmuş ve davanın reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ 1.Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. 2....

    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın açılmamış sayılmasına ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'nün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, hile hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı, maliki olduğu 306 ada 18 parsel sayılı taşınmazın hile ile elinden alındığını ileri sürerek davalı adına olan tapu kaydının iptali ile adına tescile karar verilmesini istemiştir. Davalı, husumet itirazında bulunarak davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, takipsiz bırakılan ve süresinde yenilenmeyen davanın açılmamış sayılmasına ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından vekalet ücreti ve yaptığı masraflara hasren temyiz edilmiştir....

      'ye yasal danışman atanması gerektiğinin bildirildiğini, yapılan işlemde davacının ehliyetsiz olduğunu, davacının, taşınmazın satış yolu ile davalıya devredildiğini 2012 yılı Haziran ayı içerisinde oğlu ... marifetiyle öğrendiğini ve bilahare 2012 yılı Temmuz ayında hata ve hile nedenlerine dayanarak dava açtığını, karşı tarafın öğrenmenin daha önceki bir tarihte gerçekleştiğini ileri sürmediklerini, dinlenen tanık beyanları itibariyle davalıların el ve işbirliği içerisinde davacıyı hata ve hileye düşüp onu kandırarak taşınmazın devrini sağladıklarının sabit hale geldiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava; ehliyetsizlik, hata ve hile hukuki nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 2....

        olan tapu kayıtlarının iptali ile miras payı oranında adına tescilini istemiştir....

          -KARAR- Dava, aldatma( hile) hukuksal nedenine dayalı tapu iptal tescil istemine ilişkindir. Mahkemece, iddianın ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, hile iddiasına dayalı olarak açılan iptal-tescil davasının dinlenebilmesi için davanın hak düşürücü süre içerisinde açılması gerektiğinde kuşku yoktur. 818 sayılı BK’nın 31.(6098 sy TBK 39) maddesi gereğince 1 yıllık hak düşürücü süre geçmiş olduğundan davanın reddedilmiş olması, bu gerekçe ve sonucu itibariyle doğrudur. Davacının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 15.20 TL. bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 16/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Feragat eden kişi; hata hile veya ikrah nedeniyle feragatin feshi için dava açabileceği gibi ayrı bir dava açmayıp feragatin geçersizliğini ileri sürerek, feragat ettiği davayı yeniden açabilir ve bu davada ön sorun olarak feragatin hata, hile veya ikrah nedeniyle geçersiz olup olmadığı incelenir.(Prof. Dr Baki Kuru - Hukuk Muhakemeleri Usulü Altıncı Baskı Cilt IV, Sayfa 3549 vd.) Somut olayda, davacı ve feragate yetkili vekili satış vaadi sözleşmesine dayanarak açtığı birinci tescil davasında dosyaya verdikleri 18.8.2000 günlü dilekçelerinde davalılar hakkındaki tescile icbar davasından feragat ettiklerini, feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesini istediklerini bildirmişler, aynı gün tapuda davacıya 3 numaralı bağımsız bölümün ferağı verilmiş ise de sözleşmede belirtilen dava konusu 4 numaralı bağımsız bölüm için ferağda bulunulmamıştır....

              HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince verilen karar yasal süre içerisinde davacı vekili tarafından duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla; duruşma günü olarak saptanan 26/01/2022 Çarşamba günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Avukat ... geldi. Davetiye tebliğine rağmen davalı vekili gelmedi. Yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: I. DAVA Davacı, dava dışı oğlu ...'ın müteahhitlik yapmak istediğini, ancak maddi zorluklar sebebiyle işe başlayamadığını, bu konuları bacanağı olan dava dışı ... ile de paylaştığını, oğlu ...'in ve kendisinin tüm mali sırlarını bilen ...'in, ...'...

                HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince verilen karar yasal süre içerisinde davacı vekili tarafından duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla; duruşma günü olarak saptanan 26/01/2022 Çarşamba günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Avukat ... geldi. Davetiye tebliğine rağmen davalı vekili gelmedi. Yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: I. DAVA Davacı, dava dışı oğlu ...'ın müteahhitlik yapmak istediğini, ancak maddi zorluklar sebebiyle işe başlayamadığını, bu konuları bacanağı olan dava dışı ... ile de paylaştığını, oğlu ...'in ve kendisinin tüm mali sırlarını bilen...'in, ...'...

                  Davacı, miras bırakanının akli durumunun tamamen yerinde olmadığı, yaşlı olduğu davalının bu durumdan faydalanarak taşınmazı aldığını ileri sürerek tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuştur. Oysa, mahkemece ehliyetsizlik ve muris muvazaası olgusunun gerçekleşmediği, tenkis talebinin de bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hemen belirtilmelidir ki, olayları bildirmek taraflara hukuki nitelendirmeyi ve buna uygulanacak kanun hükmünü tayin ve tespit etmek hakime aittir. İddianın ileri sürülüş biçimi ve dava dilekçesinin içeriğine göre, davada dayanılan hukuki nedenin ehliyetsizlik yanında hile olduğu, bir başka ifade ile muris muvazaası hukuksal nedeniyle ilgili bir iddianın bulunmadığı dosya kapsamı ile sabittir....

                    İşçinin haklı bir nedene dayanmadan ve bildirim öneli tanımaksızın iş sözleşmesini feshi, istifa olarak değerlendirilmelidir. İşçinin istifa dilekçesindeki iradesinin fesada uğratılması da sıkça karşılaşılan bir durumdur. İşverence tazminatların derhal ödenmesi ve benzeri baskılarla işçiden yazılı istifa dilekçesi vermesini talep etmesi ve işçinin buna uyması halinde, gerçek bir istifa iradesinden söz edilemez. Bu halde feshin işverence gerçekleştirildiği kabul edilmelidir. İşverenin baskı uygulaması sonucu düzenlenen istifa dilekçesine değer verilemez. İşçinin haklı nedenle derhal fesih nedenleri mevcut olduğu ve buna uygun biçimde bir fesih yoluna gideceği sırada iradesi fesada uğratılarak işverence istifa dilekçesi alınması durumunda da istifaya geçerlilik tanınması doğru olmaz. Bu durumda işçinin haklı olarak sözleşmeyi feshettiği sonucuna varılmalıdır....

                      UYAP Entegrasyonu