Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Diğer yönden dava konusu 203 ada 29 parselin sınırlarında dağlık ve taşlık alanlar, 170 ada 34, 39 ve 40 parsellerin sınırında ise, eylemli 170 ada 10 "mera" parseli bulunmaktadır. 1952 yılında yapılan toprak tevzi çalışmaları sırasında bu yerler orta malı mera olarak sınırlandırılmıştır. Dava konusu parseller, ... Kasabası çalışma alanında olmasına karşın,...Kasabası ve ... Kasabasının kesişme noktasındadır. Mahkemece ... Kasabasına ait mera kayıtları getirtilmiş ise de dava konusu yerler mera norm kararı ve haritası üzerinde işaretlenmemiş, komşu...ve ... Kasabasına ait mera kayıt ve haritaları istenilerek taşınmazların niteliği ve meradan elde edilen yerlerden olup olmadığı belirlenmemiştir. Dava konusu taşınmazların sınırında eylemli mera bulunduğuna göre esasen uyuşmazlık, dava konusu taşınmazlarının niteliğinin ve öncesinin mera olup-olmadığı hususunun araştırılması ile ilgilidir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil ... ile Hazine ve ..., dahili davalılar ... ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair Mihalıççık Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 30.12.2009 gün ve 143/185 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ..., kadastro çalışmaları sırasında Hazine adına tespit ve tescil edilen 130 ada 52 ve 139 ada 222 parseller ile davalı gerçek şahıslar ..., ... ... ve ... adına intikal gören murisleri Ali Yıldırım adına tespit ve tescil edilen 130 ada 53 sayılı parselin kendisine ait olduğunu, yanlışlıkla adı geçenler adına tespit ve tescil edildiklerini belirterek anılan parsellerin tapu kayıtlarının iptali ile adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı Hazine temsilcisi, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur....

      ile birleştirildiği, birleşen dosyada verilen ve temyizsiz kesinleşen hükmün ise yalnız itirazlı 302 mera parseli bakımından sicil oluşturulmasına yönelik olduğu, dosya arasında bulunan kayıt ve belgelerden somut olayda uyuşmazlık konusu 558 parsele ilişkin sicil oluşup oluşmadığının belirlenemediği; Niza konusu 558 parsele ilişkin kadastro tutanağının kesinleşip kesinleşmediğinin Tapu Sicil Müdürlüğünden sorulması, ilgili parsel hakkında Kadastro Mahkemesine açılmış tespite itiraz davalarının nasıl sonuçlandığının ayrıntılı şekilde sorulup belirlenmesi; dava konusu parsel hakkında sicil oluşmasına dair hüküm kurulmuşsa ilgili dosyaların getirtilerek dosya içine alınması; Bundan başka 558 parselin mera sicilinde bulunan kayıt örneğinin de getirtilerek dosya arasına konulması, Dairenin 6.5.2010 tarih ve 7001 Esas- 2366 Karar sayılı geri çevirme kararında da belirtildiği halde, tüm eksik hususlar yerine getirilmeksizin gönderilen dosyanın, açıklanan hususların eksiksiz şekilde yerine...

        KARAR Davacı vekili, davalıya ait Saruhanlı Merkez, 11436 parsel sayılı taşınmazın kök kaydının 4222 no'lu mera parseli olduğunu, meraların özel mülkiyete konu olamayacağını, taşınmazı edinenlerin iyi niyetli karinesinden yararlanamayacağını belirterek, tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tescilini istemiştir. Davalı davanın reddini savunmuştur. İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Hükme karşı davacı vekili istinaf talebinde bulunmuştur. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 10/07/2020 tarihli kararı ile davacı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar vermiştir. Hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. 1- Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre, davacı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2- Dava, mera iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....

          KARAR Davacı vekili, davalılara ait Saruhanlı Merkez, 7092 parsel sayılı taşınmazın kök kaydının 4225 no'lu mera parseli olduğunu, meraların özel mülkiyete konu olamayacağını, taşınmazı edinenlerin iyi niyetli karinesinden yararlanamayacağını belirterek, tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tescilini istemiştir. Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuşlardır. İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Hükme karşı davacı vekili istinaf talebinde bulunmuştur. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 02/07/2020 tarihli kararı ile davacı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar vermiştir. Hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. 1- Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre, davacı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2- Dava, mera iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....

            Dosyadaki bilgi ve belgelerden taşınmazların bulunduğu köyde öncesinde mera tahsis kaydının bulunmadığı, 4342 sayılı Mera Kanunu'na göre taşlık vasfıyla bırakılan taşınmazlar ile devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerler hakkında mera çalışmalarına başlandığı ve davanın açıldığı 10.11.2015 tarihinden sonra dava konusu taşınmazların bulunduğu yerlerin 103 ada 44 sayılı parsel altında mera olarak sınırlandırıldığı ve 28.01.2016 tarihinde mera vasfıyla orta malı olarak tescillerinin yapıldığı anlaşılmaktadır....

            Dosyada yer alan kadastro tutanaklarından 101 ada 110 ve 111, 110 ada 41 sayılı parsellerin "tarla", 106 ada 201 ve 21 sayılı parsellerin ise "..." niteliği ile davalılar adına tescil edildiği, 101 ada 110 ve 111 parselin 142 mera parseli olarak ve 110 ada 41, 106 ada 20 ve 21 parsellerin ise 51 parsel olarak ve mera niteliği ile sınırlandırılan taşınmazların içerisinde kaldığı anlaşılmaktadır. Ziraatçı bilirkişinin düzenlediği rapordan ise; dava konusu parsellerin bir kısmının ... niteliğinde ve ... bitkilerinin yem olarak kullanılması maksadıyla davalılar tarafından tasarruf edildiğinin bildirildiği görülmektedir. 4342 sayılı Mera Kanununun 3. maddesinde yapılan tarife göre ...; taban suyunun yüksek bulunduğu veya sulanabilen yerlerde biçilmeye elverişli yem üretilen ve genellikle kuru ot üretimi için kullanılan yerlerdir. ... nitelikli bir yerin aynı zamanda mera özelliği taşıyabileceği kuşkusuzdur....

              Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın kabulü ile dava konusu (D) parselin mera tespitinin iptali ile orman vasfıyla adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, mera tahsis komisyonu kararının iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde, 1973 yılında seri bazda kısmî olarak yapılan orman kadastrosu ile 6831 sayılı Kanun hükümlerine göre 1994 yılında kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulama çalışmaları bulunmaktadır....

                Kadastro işlemleri sırasında 127.305 metrekare yüzölçümündeki 136 ada 50 sayılı parselin çayır niteliği ile ve kazandırıcı zaman aşımına dayanılarak davalılar adına tescil edildiği görülmektedir. Paftasından 50 sayılı parselin tümüyle mera olarak sınırlandırılan taşınmazlarla çevrildiği anlaşılmaktadır. 4342 sayılı Mera Kanununun 3. maddesinde yapılan tanıma göre çayır, tavan suyunun yüksek bulunduğu veya sulanabilen yerlerde biçilmeye elverişli yem üretilen ve genellikle kuru ot üretimi için kullanılan yerdir. Kuşkusuz, çayır mera kaynakları arasına alınabileceği gibi özel amaçlarla üretilip yetiştirilmişse özel mülkiyete de konu teşkil edebilir. Nitekim, ziraat bilirkişisi 14.09.2010 tarihli raporunda taşınmazın çayır vasfında olduğunu belirtmiş, civardaki mera parselleri ile mevcut bütünlüğü bozmadığını ifade etmiştir. Ancak, yukarıda vurgulandığı üzere 136 ada 50 sayılı parsel tümüyle mera olarak sınırlandırılan taşınmazlarla çevrilidir....

                  Bu durumda; mahkemece, dava konusu taşınmazın hükmen orman olarak tescil edilmiş taşınmaz olduğu belirlendiğine göre, davacının mera tahsisinin iptaline ilişkin talebin kabulü ile 153 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 4342 sayılı Kanun uyarınca yapılan mera tahsis kararının iptaline, davacının tescil talebi yönünden ise taşınmazın hükmen orman olarak tescil edilmiş olması sebebi ile reddine karar vermesi gerekmektedir. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin hüküm kurulmasu usûl ve kanuna aykırı olup hükmün bozulmasına karar verilmiştir.'' denilmiştir. Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davaya konu ... Köyü 114 ada 1 parsel sayılı taşınmazın mera kaydının iptaline ve mükerrer kayıt oluşmaması bakımından tapu iptal davasının reddine karar verilmiş, hüküm davalılar Hazine ve KTK. tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dava, tapu iptal ve tescile ilişkindir....

                    UYAP Entegrasyonu