İptal davası açmakta hukuki menfaati olan kişi senede bağlı alacak hakkı olan hamildir. Keşidecinin iptal kararı almakta hiç bir hukuki yararı bulunmamaktadır. Dava şartı gerçekleşmediğinden davanın reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir....
Bu durumda; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 12. maddesi uyarınca iptal ve tam yargı davalarının birlikte veya iptal davası sonuçlandıktan sonra tam yargı davası açılması mümkün olduğundan, söz konusu iptal kararı üzerine ve iptal edilen işlemden kaynaklanan iş bu tam yargı davasına ilişkin uyuşmazlığın görüm ve çözümünde, aynı Kanunun 36. maddesinin (a) fıkrası uyarınca Ankara İdare Mahkemesinin yetkili olduğu sonucuna ulaşılmaktadır. Açıklanan nedenlerle; davanın görüm ve çözümünde Ankara İdare Mahkemesinin yetkili olduğuna, dava dosyasının Ankara … İdare Mahkemesine gönderilmesine, kararın Van … İdare Mahkemesi ve taraflara bildirilmesine, 22/03/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararını duyurması, iptal edilen yasanın uygulanmasını durdurucu bir tedbir niteliğine bürünmektedir. Karar gerekçelerinin yazımı ve yayımlanmasının uzun süre alması karşısında hiç olmazsa iptal kararının duyurulması, Anayasa'ya aykırı yasa hükmünün uygulanmasını engelleyecektir. (Turan Yıldırım Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi İd. Huk. Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi-Amme İdaresi Dergisi, cilt:26) İptal hükmünün Resmi Gazete'de yayımlanmasından 6 ay sonra yürürlüğe girecek olması Kanun Koyucuya Anayasa'ya uygun yeni yasa maddesi hazırlanması için verilmiş süre olup, bu süre iptal hükmünün uygulanmasını engellemeyeceğinden idarenin mal, hak ve alacakları haczedilebilir....
(f) ve (g) bentleri Anayasa'nın Başlangıç'ı ile 6. ve 91.maddelerine aykırı bulunarak iptal edilmiş, iptal hükmünün kararın Resmi Gazete'de yayımlanmasından başlayarak bir yıl sonra yürürlüğe girmesine karar verilmiştir....
Ne var ki; Hukuk Usuli Muhakemeleri Kanununda yer alan “bu süre 08.01.1943 tarih ve 4353 sayılı Kanuna tabi Kamu Kuruluşları hakkında 30 gündür” tümcesi Anayasa Mahkemesinin 02.12.2004 günlü kararı ile iptal edilmiş ancak, iptal hükmünün kararın Resmi Gazete’de yayımlanmasından başlayarak 6 ay sonra yürürlüğe girmesine karar verilmiştir. Anayasa Mahkemesinin anılan kararı 21.10.2005 tarih ve 25973 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Kural olarak Anayasa’nın 153. ve Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri hakkındaki Kanunun 53.maddeleri uyarınca Kanun, Kanun Hükmünde Kararname veya TBMM İçtüzüğü ya da bunların belirli madde veya hükümleri, iptal kararının Resmi Gazete’de yayımlandığı gün yürürlükten kalkar. Ancak, Anayasa Mahkemesi iptal kararı ile meydana gelebilecek boşluğun doldurulabilmesi için iptal kararının yürürlüğe gireceği günü ayrıca belirtebilir....
Aynı maddenin beşinci fıkrasına göre ise “İptal kararları geriye yürümez.”İptal kararlarının geriye yürümezliği ilkesi, Anayasa Mahkemesi’nin 12/12/1989 tarih, 1989/11-48 esas-karar sayılı kararında “Türk Anayasal sisteminde, "Devlete güven" ilkesini sarsmamak ve ayrıca devlet yaşamında bir karmaşaya neden olmamak için iptal kararlarının geriye yürümezliği kuralı kabul edilmiştir. Böylece hukuksal ve nesnel alanda etkilerini göstermiş, sonuçlarını doğurmuş bulunan durumların, iptal kararlarının yürürlüğe gireceği güne kadarki dönem için geçerli sayılması sağlanmıştır.” şeklinde ifade edilmiştir.Anayasadaki bu düzenlemeden güdülen amaç, iptal edilen kanuna dayanılarak, daha önce yapılan işlemlerin geçerliliklerini koruyacağıdır. Ancak iptal kararının geriye yürümeyeceğini mutlak olarak anlamak ya da kabul etmek mümkün değildir....
Bu durumda, 9.11.1985 tarihinde ek ve değişiklikleri ile birlikte yürürlükten kaldırılan yönetmeliğin 5.maddesinde yapılmış bulunan, parantez içinde yer alan ve iptal davasına konu edilen değişikliğe ait işyeri hükmünün, 1986 yılı Emlak Vergisinden doğan uyuşmazlıklara uygulanması mümkün değildir. Bunun sonucu olarakda bu hüküm iptal davasına konu edilemez. Taşınmazın işyeri olarak kullanılan bağımsız bölümlerinin kısıtlılık hükümlerinden yararlandırılmamasına dair işleme gelince; Yargı kararıyla iptal edilen bir düzenleyici tasarruf, iptal kararının verildiği tarihten itibaren yürürlükten kalkar. Ancak, bu düzenleyici hükmün yürürlüğe girdiği tarihle bu hükmün yargı kararıyla iptal edildiği tarih arasındaki sürede veya iptal kararının verildiği tarihte açılan ve derdest bulunan davalar ile kanun yoluna gidilmiş olunmasından dolayı kesinleşmemiş bulunan karara ait davalar iptal kararının sonuçlarından yararlanır....
iadesini, gerekse bu görevin gerektirdiği parasal hakların ilgiliye işlem tarihinden itibaren ödenmesini zorunlu kılacağı, iptal kararının daha sonra Danıştay'ca bozulmuş olmasının, yapılan bu ödemelerin davacı yönünden haksız zenginleşme olarak kabulüne neden oluşturmayacağı, yapılan ödemelerin yasal dayanağının iptal kararı olduğu, bu itibarla, davacıya iptal kararı üzerine ödenen aylık farklarının geri istenilmesine ilişkin işlemde hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle dava konusu işlem iptal edilmiştir....
Kıymetli evrakta hakkın senede bağlı olması nedeniyle, senedin zayi edildiği durumlarda, senede bağlı hakkın senetsiz de ileri sürülebilmesi için TTK 651.ve 652.maddelerinde hamile iptal davası açma hakkı getirilmiştir. İptal kararı alan hamil hakkını senetsiz olarak ileri sürebilecek ya da borçludan yeni bir senet tanzim edilmesini isteyebilecektir. Bu davayı açma hakkı hamile aittir .Yine TTK.651/2. maddesi uyarınca iptal davasını açmakta hukuki menfaati olan kişi senede bağlı alacak hakkı olan hamildir. Hesap sahibi keşidecinin iptal kararı almakta hiç bir hukuki yararı bulunmamaktadır. Dava şartı gerçekleşmediğinden davanın HMK.114/h ve 115/2. maddeleri uyarınca usulden reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir....
Aynı maddenin beşinci fıkrasına göre ise “İptal kararları geriye yürümez.” İptal kararlarının geriye yürümezliği ilkesi, Anayasa Mahkemesi’nin 12/12/1989 tarih, 1989/11-48 esas-karar sayılı kararında “Türk Anayasal sisteminde, "Devlete güven" ilkesini sarsmamak ve ayrıca devlet yaşamında bir karmaşaya neden olmamak için iptal kararlarının geriye yürümezliği kuralı kabul edilmiştir. Böylece hukuksal ve nesnel alanda etkilerini göstermiş, sonuçlarını doğurmuş bulunan durumların, iptal kararlarının yürürlüğe gireceği güne kadarki dönem için geçerli sayılması sağlanmıştır.” şeklinde ifade edilmiştir.Anayasadaki bu düzenlemeden güdülen amaç, iptal edilen kanuna dayanılarak, daha önce yapılan işlemlerin geçerliliklerini koruyacağıdır. Ancak iptal kararının geriye yürümeyeceğini mutlak olarak anlamak ya da kabul etmek mümkün değildir....