Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tüm dosya kapsamı dikkate alınarak; 6102 sayılı TTK'nın 818/1-s maddesinin yollaması ile çek iptali konusunda aynı Yasa'nın 757 vd. m. uygulanacağı, bu maddeler uyarınca çek iptalini isteme hakkının sadece hamile ait olduğu, böyle bir iddiaya sahip keşidecinin muhatabı çeki ödemekten men edebileceği gibi, elinden rızası hilafına çıkan çekin bedelinin kendisinden istenmesi halinde de menfi tespit davası açma hakkının bulunduğu ayrıca, henüz keşide edilmemiş çek vasfında olmayan, tamamen boş çek yaprakları tedavüle çıkmış sayılamayacağından zayi nedeni ile iptal davası açılamayacağı, ele geçirilenlerce imzalanıp doldurulması durumunda ise çeke dayalı hak iddia edene karşı menfi tespit davası açılabileceği, bu nedenlerle boş çek yapraklarına dayanarak iptal isteminde bulunmakta hukuki yararın bulunmadığı gerekçesiyle, davanın HMK'nın 114/h ve 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğundan reddi yönünde aşağıda ki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

    Tüm dosya kapsamı dikkate alınarak; 6102 sayılı TTK'nın 818/1-s maddesinin yollaması ile çek iptali konusunda aynı Yasa'nın 757 vd. m. uygulanacağı, bu maddeler uyarınca çek iptalini isteme hakkının sadece hamile ait olduğu, böyle bir iddiaya sahip keşidecinin muhatabı çeki ödemekten men edebileceği gibi, elinden rızası hilafına çıkan çekin bedelinin kendisinden istenmesi halinde de menfi tespit davası açma hakkının bulunduğu ayrıca, henüz keşide edilmemiş çek vasfında olmayan, tamamen boş çek yaprakları tedavüle çıkmış sayılamayacağından zayi nedeni ile iptal davası açılamayacağı, ele geçirilenlerce imzalanıp doldurulması durumunda ise çeke dayalı hak iddia edene karşı menfi tespit davası açılabileceği, bu nedenlerle boş çek yapraklarına dayanarak iptal isteminde bulunmakta hukuki yararın bulunmadığı gerekçesiyle, davanın HMK'nın 114/h ve 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğundan reddi yönünde aşağıda ki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespite ilişkin davada ... 9 Sulh Hukuk ve ... 6. İcra Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, menfi tespit istemine ilişkindir. ... 6. İcra Hukuk Mahkemesince, takibin kesinleşmesinden sonra borcun itfa edildiği iddiasının İİK.'nun 71. maddesi uyarınca şikayet yoluyla icra mahkemesi önünde çözümlenmesi gerektiğinden söz edilerek görevsizlik kararı verilmiştir. ... 6. İcra Hukuk Mahkemesi ise, İİK.'nun 72. maddesi gereğince borçlunun takibin kesinleşmesinden önce veya sonra yaptığı ödeme ile ilgili olarak genel mahkemede menfi tespit davası açabileceğini belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Menfi tespit davası İİK.'...

        İNCELEME: Dosyanın incelenmesinden davanın niteliği itibari ile zayi sebebiyle iptal davası olduğu anlaşılmıştır. Her ne kadar zayi sebebiyle iptal istenmiş ise de çekleri elinde ---- bilindiği ve bunlar aleyhine menfi tespit davası açılacağının dava dilekçesine ------edildiği, bu haliyle zayi nedeniyle iptal davası açılamayacağından davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davanın REDDİNE, 2-Alınması gereken 59,30-TL karar harcının peşin alınan 97,70-TL'den mahsubu ile bakiye 38,40-TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine, 3-Davacılar tarafından --- yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 4-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi....

          Öncelikle, menfi tespit davası ile ilgili genel bir açıklama yapılmasında ve ilgili yasal düzenlemelerin irdelenmesinde yarar vardır: Gerçekte var olmayan bir borç ya da geçersiz bir hukuki ilişki nedeniyle icra takibine maruz kalması muhtemel olan veya icra takibine maruz kalan bir kimsenin (borçlunun) gerçekte borçlu bulunmadığını ispat için açacağı dava, menfi tespit olarak adlandırılmaktadır. Menfi tespit davası 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu (İİK)’nun 72. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. İcra takibinden önce açılan menfi tespit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir. İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ise ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez....

            Mahkemece iddia, cevap ve toplanan deliller doğrultusunda davaya konu çeke ilişkin takibin İcra Hukuk Mahkemesi'nin kararı ile takibin yetki yönünden iptal edildiği, bu kararın kesinleştiği, ancak icra dosyasının yetkili icra dosyasına gönderilmediği, bu nedenle ortada geçerli bir icra takibi olmadığından menfi tespit davası açılamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, çeke dayalı menfi tespit davasıdır.İİK'nun 72.maddesinde düzenlenen menfi tespit davası somut olayda olduğu gibi icra takibinden sonra açılabileceği gibi icra takibinden önce de açılabilir. Başka bir söyleyişle menfi tespit davası açılabilmesi için derdest bir icra takibinin bulunması şart değildir....

              Davacı, İİK’nun 89.maddesi uyarınca çıkarılan haciz bildirisinin tebliğinden itibaren süresinde takip alacaklısına karşı menfi tespit davası açmıştır. İİK 89/3 haciz ihbarnamesini olan 3 kişi haciz ihbarnamelerine karşı şikayet yoluna gidebileceği gibi menfi tespit davası da açabilir. Menfi tespit davasının açıldığı tarihte haciz ihbarnamesi iptali edilmediğine göre üçüncü kişi davacının menfi tespit davası açmakta hukuki yararı vardır. Daha sonra haciz ihbarnamesinin iptal edilmesi halinde menfi tespit davası konusuz kalır. Bu durumda, konusu kalmayan menfi tespit davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına şeklinde hüküm kurulup yargılama gideri vekalet ücreti ve tazminat talebi yönünden dava tarihindeki haklılık durumu gözetilmelidir. Mahkemece bu yönlerin gözetilmemesi isabetsiz ise de temyiz edenin sıfatına göre bozma nedeni yapılmamıştır....

                Esas sayılı dosyada dava konusu çekte dahil 4 çek için iptal davası açılmıştır. İlgili mahkeme davamız konusu 10.000,00 TL'lik ...'a ait çekin son hamilinin bilinmesi nedeniyle davacıya istirdat davası açması için süre vermiştir. Davacı istirdat davası açacağına menfi tespit ve çek iptali davası açmıştır. Halihazırda ...20. Asliye Ticaret Mahkemesinde zaten açılan bir çek iptali davası var iken aynı çek için açılan ikinci çek iptali davası yönünden derdestlik nedeniyle davanın reddi gerekir. Yine davacı tarafa istirdat davası açması için süre verilmesine rağmen borçlu olmadığının tespiti yani menfi tespit davası açılmıştır. İkisi farklı davalardır. İstirdat çekin iadesi şeklinde bir dava iken borçlu olunmadığının tespiti yani menfi tespit davasında çekin iadesi değil bu çekten davalıya karşı borçlu olunmadığnın tespiti istenir. Taleple bağlılık ilkesi gereği menfi tespit davası açısından değerlendirme yapılması gerekir....

                  Hukuk Dairesi 'nin 24/05/2021 tarihli 2020/2891esas , 2021/4366 karar sayılı kararı ve yerleşik uygulamalarında da HMK’nın 106. maddesinde düzenlenen tespit davasının özel bir şekli olan menfi tespit davasının, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat davası olarak nitelendirilemeyeği ve menfi tespit davalarının arabuluculuk dava şartına tabi tutulmadığı yönündeki kararları" dairemiz tarafından da benimsenmiştir Somut olayda, davacı icra takibine konu edilen çekin daha önce mahkeme kararı ile iptal edildiğini, ancak iptal edildikten sonra usulsüz olarak bankaya ibraz edildiğini, çekin kötü niyetli 3....

                  Hukuk Dairesi 'nin 24/05/2021 tarihli 2020/2891esas , 2021/4366 karar sayılı kararı ve yerleşik uygulamalarında da HMK’nın 106. maddesinde düzenlenen tespit davasının özel bir şekli olan menfi tespit davasının, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat davası olarak nitelendirilemeyeği ve menfi tespit davalarının arabuluculuk dava şartına tabi tutulmadığı yönündeki kararları" dairemiz tarafından da benimsenmiştir Somut olayda, davacı icra takibine konu edilen çekin daha önce mahkeme kararı ile iptal edildiğini, ancak iptal edildikten sonra usulsüz olarak bankaya ibraz edildiğini, çekin kötü niyetli 3....

                    UYAP Entegrasyonu