dair verilen hükmün, davacı ve davalı ... tarafından temyizi üzerine Dairemizin 07.03.2019 tarih ve 2017/3600 Esas ve 2019/2386 Karar sayılı ilamı ile harç ve yargılama giderleri yönünden bozulmuş, sair yönlerden ise hükmün onanmasına karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Aile Konutu Şerhi Konulması-Tapu İptali ve Tescil-İpoteğin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, aile konutu şerhi konulmasını, taşınmazın tapu kaydının iptali ile davalı eş adına tescilini ve aile konutu üzerindeki ipoteğin kaldırılmasını talep etmiştir. 1-İpoteğin kaldırılmasına ilişkin istemler nispi harca tabi olup, davanın değeri ipotek miktarı (60.000 TL.) olduğundan, bu bedel üzerinden nispi harç tamamlattırılmadan müteakip işlemler yapılamaz (Harçlar Kanunu m.30-32)....
Ancak; Dava konusu taşınmazın tapu kaydında mevcut ipoteğin tespit edilen kamulaştırma bedeline yansıtılması ile yetinilmesi gerekirken "ipoteğin kalkmasından veya lehine ipotek konulanın muvafakat göstermesinden sonra ödenmesine karar verilmesi" doğru değil ise de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, gerekçeli kararın hüküm kısmının 2.fıkrasının ikinci satırındaki "ipoteğin kalkmasından veya lehine ipotek konulanın muvafakat göstermesinden sonra" ibaresinin hükümden çıkartılmak suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye onama harcının temyiz edenlerden dahili davalıya yükletilmesine, 10.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25.11.2004 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 22.11.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava; ipoteğin kaldırılması isteğine ilişkindir. Davacı 732 parsel sayılı taşınmazında, davalı yararına 05.03.2002 tarihinde tesis edilmiş bulunan 5.000,00 YTL miktarındaki ipoteğin kaldırılmasını istemiştir. Davalı vekili, davacının 5.000,00 YTL miktarında tarafına senet ödemesi yapmasının ipotek bedelinin ödenmesi anlamına gelmeyeceğini, davacı tarafından ibraz edilen bononun başka bir borca ait olduğunu savunarak davanın reddini savunmuştur....
a yardım olsun diye ve kendilerinin de kefil olduğu borçları ödensin diye adı geçene ait bir kısım taşınmazlarla bu taşınmazlar üzerinde bulunan petrol istasyonunu 275.000 TL. bedelle sattıklarını, satıştan alınan para ile ipotek borcunun ödenerek kapatıldığını ve ...'ın bankalar ve kişilere olan sair borçlarının da ödendiğini, ancak davalıların ipoteği kaldırmakta direngen davrandıklarını belirterek 227 ada 6 parselde kayıtlı taşınmazın müvekkiline ait hissesi üzerindeki ipoteklerin bedelinin ödenmiş olması nedeniyle kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... Ltd. Şti. vekili, açılan davanın haklı olduğunu ve davayı kabul ettiklerini, ancak dava açılmasına kendilerinin neden olmadığını bildirerek yargılama giderleri ile vekalet ücretinden sorumlu tutulmamalarını talep etmişlerdir. Diğer davalı davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, toplanan delillere göre, Halk Bankası tarafından ...'...
nedeniyle, 5271 sayılı CMK.nun 223/8 maddeleri gereğince kamu davasının düşmesine karar verilmesi yerine, 765 sayılı TCK.nun 102/4 ve 104/2.maddeleri gereğince kamu davasının ortadan kaldırılmasına karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 1412 Sayılı CMUK'nun 321.maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu aykırılıklar aynı kanunun 322.Maddesi gereğince yeniden yargılamayı gerektirmediğinden; aynı Yasanın 322. maddesine göre hüküm fıkrasından ''zamanaşımı nedeniyle ORTADAN KALDIRILMASI'' kısmının çıkartılarak yerine "kamu davasının 5271 sayılı CMK.nun 223/8 maddeleri gereğince zamanaşımı nedeniyle düşmesine" denilmek suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,28.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
parselde kayıtlı, 9. kat 18 nolu bağımsız bölüm taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına, davacının hesabına iade edilen 150.000,00 TL'nin davalı .... hesabına aktarılmasına ve birleşen davadaki davacının maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir. Karara karşı, her iki taraf vekilleri tarafından temyiz kanun yoluna başvurulmuştur. 1- Dava, menfi tespit ve ipoteğin kaldırılması istemine ilişkin olup, yargılamanın safahatında ipotekli taşınmazın satılması nedeniyle dava, ıslah ile maddi ve manevi tazminat davasına dönüştürülmüştür....
Davalı vekili, temlik işlemini müteakip müvekkilinin 23.07.2009 tarihinde Tapu Sicil Müdürlüğü'ne temlik işlemini bildirdiğini, davacı ve vekilinin ipoteğin fekki için müvekkili banka şubesinden yazı talep etmeleri nedeniyle fek yazısının bu talebe istinaden verildiğini, müvekkilinin temliki bildirmesi nedeniyle fek talep etmeye zaten yetkisi bulunmadığını bu durumun Tapu Sicil Müdürlüğü'nce gözetmesi gerektiğini, davacı genel haciz yoluyla değil ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçseydi tapuya şerh düşüleceğinden fekki önleyebileceğini, yapılan işlemlerde davacı ve Tapu Sicil Müdürlüğü'nün kusurlu olduğunu, taşınmazda halen mülkiyet değişikliği bulunmadığını, ipoteğin tesisi ile kayıtların eski hale getirilmesinin mümkün olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir....
itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir....
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. 1- Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya kapsamına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2- İpotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin Türk Medeni Kanununun 856. maddesi gereğince tapu siciline tescil edilmesi gerekir. Alacak sona erdiği halde alacaklı, terkin taahhüdünü iradesiyle yerine getirmezse, taşınmaz maliki ipoteğin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir. Somut olayda; incelenen ve ipotek akdinin çerçevesini tayin eden resmi akit tablosu içeriğinden ipoteğin, ileride gerçekleşecek veya gerçekleşmesi muhtemel olan bir alacağın teminatı olarak tesis edildiği görülmektedir....