Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Gerek asıl gerekse birleşen dava, davacı ile davalı yüklenici şirket arasında yapılan satış vaadi sözleşmesi gereğince davacı tarafından edinilen taşınmazın üzerindeki ipotek ve hacizlerin kaldırılması talebine ilişkin olduğundan, ipoteğin kaldırılması talebi taşınmazın aynına ilişkin bir talep olup, Hakimler ve Savcılar Kurulunun İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri İş Bölümü ile ilgili 01.09.2020 tarihinden itibaren geçerli İş Bölümü Kararı uyarınca, 18.Hukuk Dairesinin görevine giren dava ve uyuşmazlıkların 6502 s. Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun ile 6098 s.TBK'nın 2.Kısmında düzenlenen ve diğer dairelerin görev alanında kalmayan dava ve işlere bakmakla görevli olması nedeniyle, dava konusu uyuşmazlıkta HSK'nın İş Bölümü Kararının 7.Hukuk Dairesi'nin görevini düzenleyen bölümünün 11.maddesi uyarınca, istinaf inceleme görevi İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesine aittir....

İcra Hukuk Mahkemesinin 2022/48 Esas, 2022/279 Karar sayılı dosyasında verilen şikayetin süre yönünden reddi kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı hakkında İzmir 7. İcra Müdürlüğünün 2018/13408 esas sayılı dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapıldığını, takibe dayanak ipoteğin zorunlu ipotek olduğunu, bu nedenle ipoteğin haczedilmezlikten feragat anlamına gelmediğini, davacının usulsüz tebligat nedeniyle takipten haberinin olmadığını ve takibi dava tarihi itibarıyla öğrendiğini, taşınmazına davacının haline münasip tek evi olduğunu, İİK'nın 82. maddesi gereği taşınmazın satılmasının mümkün olmadığını belirterek taşınmaz üzerindeki ipotek ve hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....

İcra Müdürlüğü’nün 2017/1869 E. sayılı takip dosyası ile şikayetçi ipotek veren ve dava dışı diğer borçlu ... ... hakkında 04.05.2017 tarihinde bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus takip başlatıldığı, takibin kesinleşmesi üzerine borçlunun mallarına haciz konulduğu, alacaklı tarafından 13.12.2017 tarihinde “diğer tüm hacizler baki kalmak ve feragat anlamına gelmemek kaydıyla borçlulardan sadece ... adına dosyamızdan konulan tüm hacizlerin kaldırılmasının” talep edildiği, aynı icra müdürlüğünün 13.12.2017 tarihli kararı ile takip miktarı üzerinden hesaplanan harcın yatırılmasına müteakip sadece talepte istenen borçlunun taşınmazları üzerindeki hacizlerin kaldırılmasına karar verildiği ve daha sonra hacizlerin kaldırıldığı; şikayet konusu ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takibin 12.06.2017 tarihinde asıl borçlu ... ... ..., taşınmaz malikleri ..., ... ve ... ... ... İnş. Gıda. Hay. Ltd. Şti. hakkında (4 farklı taşınmazdaki ipotek nedeni ile) ... 2....

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dosya içerisinde süresinde satış talep edildiğini ve satış avansı yatırılmış olmasına rağmen hukuka aykırı şekilde icra müdürlüğünce 150/c şerhi terkin edildiğini ve dosya kaydının 150/e maddesine göre kapatıldığını, icra müdürlüğünce 22.03.2021 tarihli 150/e ve 150/c şerhinin terkinine ilişkin kararın kaldırılması ve mahkemece malikin değişmesi sebebiyle yeniden 150/c şerhinin işlenememesine yönelik karar eksik ve nakıs olup kaldırılması gerektiğini, dosya içerisinde 02/08/2019 tarihinde satışa esas olmak üzere kıymet takdiri yapılmak üzere talep açıldığını ve aynı gün satışa esas olmak üzere satış avansı yatırılmış olmasına rağmen borçlunun talebi ile İİK 150/C şerhinin terkin edilmesinin hatalı olduğunu, borçlu hacizlerin düştüğünden bahisle İİK 150/C uyarınca konulmuş olan şerhi ve İİK 105/ E uyarınca konulmuş olan hacizlerin kaldırıldığını, akabinde taşınmazı kötüniyetli olarak 3. şahıslara satmış olup...

    Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/459 Esas sayılı dosyası ile bağlayıcı hale geldiğinden müvekkili açısından geçici mühletten önce konulan hacizlerin İİK'nun 308/ç maddesi uyarınca kaldırılması gerektiğini belirterek şikayetin kabulü ile İzmir 14. İcra Müdürlüğü'nün 2018/10966 esas sayılı dosyasında, müvekkiline ait taşınmazlar üzerine konulan hacizlerin kaldırılmasına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın, davaya konu taşınmazlar üzerindeki hacizlerin kaldırılmasına yönelik 16.09.2021 tarihli talebinin İzmir 14....

    Davacı, ipoteğin geçersiz olduğunu, ipotek ile teminat altına alınan borcun ödenmesi ile ipoteğin kaldırılması gerektiğini ileride ipotekli taşınmazın satılması ve satış bedelinin alacaklılara yetmemesi halinde ileri sürebilir. Bu aşamada açılan dava açıklanan nedenlerle yerinde değildir. Mahkemece davanın yukarıda belirtilen nedenlerle reddi gerekirken ipoteğin ayni nitelikte bir hak sağladığı, kambiyo senedine dayanan haczin şahsi bir hak sağladığı gerekçesiyle reddi isabetli değilse de sonuç itibariyle yerinde olan kararın gerekçesinin değiştirilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan gerekçeyle hükmün ONANMASINA 27.10.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Bu durumda takip kesinleşmeden konulan hacizlerin kaldırılması gerekir. Borçlunun icra müdürlüğüne başvurusu ile icra müdürlüğünün 22/11/2014 tarihinden önce konulan hacizlerin kaldırılmasına karar vermesinde usul ve yasaya bir aykırılık yoktur. Bu durumda mahkemece şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken icra müdürlüğü kararının iptaline hacizlerin devamına karar vermesi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25/05/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 16.10.2015 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin fekki talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın usulden reddine dair verilen 02.06.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, ipoteğin kaldırılması istemine ilişkindir. Davacı ... kayyımı vekili, 7573 ada 16 parsel sayılı taşınmazda ipotek borçlusu gözüken ... mirasçıları tarafından gaip ... oğlu ...’in ipotek alacaklarının yasal faizi ile ödendiğinden, ipoteğin kaldırılması için tapu müdürlüğüne başvurulduğu, tapu müdürlüğü tarafından söz konusu ipoteğin mahkeme kararı ile kaldırılması gerektiği gerekçesi ile talebin reddedildiğini belirterek ipoteğin kaldırılmasını istemiştir....

          İtirazın iptali kararının kaldırılmasından sonra icra müdürlüğünce takibin doğrudan durdurulması ve takibin ilerlemesini sağlayacak hiçbir işlemin yapılmaması gerekir. Aksi hal, bu işlemlerin hükümsüzlüğü sonucunu doğurur. Ancak, icranın iadesi, hacizlerin kaldırılması gibi işlemler ise ilamın kesinleşmiş olmasına bağlı olup ilam kesinleşmeden hacizler kaldırılamaz ve icra iade edilemez. Somut olayda; itirazın iptaline dair ilamın istinaf mahkemesince kaldırılması üzerine takip yasa gereği kendiliğinden durmuş olup, icra müdürlüğünce gerek taraflardan birinin başvurusu gerekse re'sen takibin durdurulması gerekirken, alacaklının bu yöndeki talebinin kesinleşmiş ilamın ibraz edilmesi şartına bağlı tutulmasına dair 11.03.2022 tarihli kararı İİK'nın 40. maddesine açıkça aykırıdır. Ancak, davacı borçlu vekili ayrıca hacizlerin de kaldırılması isteminde bulunduğundan, icra müdürlüğünce ilamın kesinleşmesinin aranması, hacizlerin kaldırılması talebi yönünden yerinde ve isabetlidir....

          DELİLLER: Tapu senedi sureti, tapu kaydı, gayrimenkul satış vaadi ve borçlanma sözleşmesi ve ekleri, Delil listeleri sunulan ve toplanan tüm deliller. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, sözleşme tarihi itibariyle mülkiyetin davacıya ait olduğunun tespiti, ipoteğin ve hacizlerin kaldırılması, olmadığı taktirde taşınmazın rayiç bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Dava dosyası içerisinde mevcut tapu kaydı, tapu senedi ile tüm bilgi ve belgelerden dava konusu daire niteliğindeki taşınmazın dava açılmadan önce 12/10/2018 tarihinde satış edinme sebebine istinaden davacı adına tapuya tescil edildiği, taşınmazın tapu kaydında davalı Şekerbank T.AŞ.'nin alacaklı olduğu haciz şerhi ve diğer davalı Turkland Bank A.Ş.'nin alacaklı olduğu, diğer davalı Emay ...A.Ş.'...

          UYAP Entegrasyonu