İpotek tesisisinde sonra "Protokol ve Taahütname" başlığı ile adi yazılı olarak davacı...., davalı ve dava dışı kişiler ile düzenlenen 07.06.2012 günlü belgenin konusunu ... 8. İcra Müdürlüğünün 2012/7685 sayılı dosyası ile takibe konulan bono ve fekki istenen ipotek oluşturmaktadır. Anılan belgenin ikinci paragrafında...'nin davalıya 912.091,28 TL borçlu olması nedeniyle 20.01.2012 vadeli bononun verilerek 2751 sayılı parselde ipotek tesis edildiği belirtilmiş. Üçüncü paragrafta ise ipoteğin teminatı olan bononun dava dışı ....'a ciro edilerek... 8. İcra Müdürlüğünün 2012/7685 sayılı dosyasında takibe konu edildiği, beşinci paragrafta ise, bononun ödenmesi üzerine ipoteğin hükümsüz kalacağı düzenlenmiştir. Bu nedenlerle,... 8. İcra Müdürlüğünün 2012/7685 sayılı dosyasında takibe konu bononun ipoteğin teminatı olduğu anlaşılmaktadır. ... 8....
Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davacının dava konusu taşınmazı ipotek yüklü olarak satın aldığını, ipotek bedellerinin ödenmiş olmasına karşın davalının ipoteği kaldırmadığını belirterek ipoteğin kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı vekili, davayı kabul ettiklerini, aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmemesi gerektiğini belirterek, davanın kabulünü talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davalının davayı kabul ettiği, davanın açılmasına davalının sebebiyet verdiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava ipoteğin fekki istemine ilişkindir....
İcra Hukuk Mahkemesinin, borçlunun takipten haberdar olduğu tarihi ve bu süre içerisinde takibe itiraz etmediği gerekçesi ile hacizlerin fekki talebinin reddine ilişkin İstanbul 1. İcra Hukuk Mahkemesi'nin gerekçesini ve kararını görmezden geldiğini, İstanbul 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2018/1206 E. 2019/619 K. Sayılı kararında davacının icra takibini öğrenme tarihini 17.10.2018 olarak kabul etmiş olup davacının süresinde itirazı olmaması (itirazının 19.07.2019 da uyap üzerinden yapmıştır) nedeniyle hacizlerin fekkine ilişkin borçlunun şikayetini reddetmesine rağmen İstanbul 11. İcra Hukuk Mahkemesince verilen istinafa konu olan karar doğrultusunda icra müdürlüğünce hacizlerin fek edilmesi kararı verildiğini, halbuki İstanbul 1. İcra Hukuk Mahkemesince hacizlerin fekki yönündeki talebin reddedildiğini, bu nedenle kararın hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....
Şti.’nin müvekkili şirketten mal alım satımından, bayilik sözleşmesinden ve cari hesap dahil her türlü sözleşmeden kaynaklanacak alacağının ödemesinin teminatı olarak tesis edildiğini, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla başlatılan takibe yönelik dava dışı şirketin itirazı nedeniyle açılan itirazın iptali davasının kabul edildiğini belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davalı şirket tarafından başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe dava dışı şirketin itirazı nedeniyle açılan itirazın iptali davasının kabul edildiği ve kesinleştiği, ipoteğin fekki koşulları oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....
Davalı vekili, murisin daha önce ipoteğin fekki istemiyle açtığı davanın reddedilerek kesinleştiğini ve bu nedenle kesin hüküm nedeniyle davanın reddedilmesini savunmuştur. Mahkemece, muris ...’nın İstanbul 8.Asliye Ticaret Mahkemesine açtığı ipoteğin fekki davasının reddedilerek kesinleştiği, bu dosyanın içeriğinde murisin vekaletnameyi ve içeriğini açıkça kabul ettiği, dava konusu taşınmazın ... İnş. Tic.AŞ.’ye ait olması nedeniyle davacının aktif husumet ehliyetinin de bulunmadığı belirtilerek davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir edilen 625.00....
ipotek konusu borcun ödenmesiyle birlikte başkaca bir sorumluluk doğmadığını, iş bu taşınmaza ait tüm borçlar ödenmiş olup, ipoteğin fekki gerektiğini, ipotek verenin şahsi borçları ve başkaca borçları var ise ipotek konusunu oluşturmadığını beyanla, .......
Şubesi lehine tesis edilen ipoteğin kaldırılmasına, yolsuz tescilden önceki haline ödenmesine, vekalet ücreti ve yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP ve SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın görevsiz mahkemede açıldığını, davaya konu ipoteğin, davalı müvekkil banka ile dava dışı ... arasında düzenlenen, dava dışı ...'...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - KARAR - Davacı vekili, davacının maliki olduğu taşınmazı üzerinde dava dışı ...’in borçlusu olduğu genel kredi sözleşmesi nedeniyle ipotek tesis edildiğini, davacı tarafından davalı bankaya sonraki krediler için teminat kabul edilerek asıl borçluya kredi verilmemesi yönünde ihtarname gönderildiğini, davalının ise kredi kullandırmaya devam ettiği gibi teminat olan bazı taşınmazlar üzerindeki ipotekleri kaldırarak davacının durumunu ağırlaştırdığını ileri sürerek, davacının taşınmazı üzerindeki ipoteğin fekkini talep ve dava etmiştir....
, ipoteğin fekki işlemlerinin yapılmadığını, müvekkili tarafından Ankara ......
Davalı banka vekili, alacak kredi kefili İzzet Kocaman tarafından ödendiğini için müvekkilince TBK.nun 168 ve 596.maddeleri gereğince İzzet Kocaman’a temlik yapıldığını, müvekkili bankanın ipoteğin fekki konusunda tasarruf yetkisinin bulunmadığını, davanın öncelikle husumetten reddi gerektiğini, davanın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir....