Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bankasından aldığı krediye karşılık banka lehine taşınmaz üzerinde ipotek tesis edildiğini belirterek ipoteğin kaldırılmasını ve adı geçen taşınmazın müvekkili adına kayıt ve tescilini talep etmiştir. Davalı banka vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, tapu iptali ve tescili ile ipoteğin kaldırılması talepleri tefrik edilerek ipoteğin kaldırılması talebi yönünden 6100 Sayılı HMK'nin 150/5. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili, temyiz etmiştir. Türk Medeni Kanununun 858.maddesi hükmü “taşınmaz rehni, tescilin terkini veya taşınmazın yok olmasıyla sona erer. Kamulaştırmaya ilişkin kanun hükümleri saklıdır” şeklindedir. Yasanın bu hükmüne göre taşınmaz rehnini sona erdiren nedenler; tescilin terkini (çizimi), taşınmazın tamamen yok olması ve kamulaştırılmasıdır. Ancak, uygulamada taşınmaz rehnini sonlandıran başka nedenlerin varlığı da kabul edilmektedir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 03.12.2013 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin fekki istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 17.07.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, ipoteğin kaldırılması isteğine ilişkindir. Davacılar vekili, müvekkillerinin 3227 ada 6 parsel sayılı taşınmazın maliki olduklarını, taşınmaz üzerinde davalı lehine ipotek bulunduğunu, ipoteğin kaldırılması için davalıyla görüşmelerinin olumsuz sonuçlandığını belirterek söz konusu taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir....

      O halde, davanın hukuki yarar bulunmadığından reddine karar verilmesi gerekirken, bu husus nazara alınmadan kabulüne karar verilmesi doğru bulunmamış ve bozmayı gerektirmiştir. 2-Dava, aile konutu olarak özgülendiği iddia olunan taşınmaz üzerinde, davalı ... lehine tesis edilen ipoteğin kaldırılması isteğine ilişkindir. Mahkemece bu dava ile ilgili sadece lehine ipotek tesis edilen davalı ... hakkında hüküm kurulmuştur. Konutun, aile konutu olduğu iddia edilerek davacı eşin açık rızası alınmadan tesis edilen ipoteğin kaldırılması istendiğine ve dava rızası gereken eş tarafından açıldığına göre, davalılar hakkında ortak bir hüküm verilmesi gereklidir. Açıklanan sebeple ipoteğin kaldırılması davasında verilen kararın bozulması gerekmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVALILAR : DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı, aile konutu niteliğinde olan taşınmaz üzerine davalılardan banka lehine tesis edilen satışın iptali ile ipoteğin kaldırılmasını ve bu taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulmasını talep etmiş, mahkemece verilen hükmün taraflarca temyizi üzerine Dairemizce ipoteğin kaldırılması davasında harç eksikliği tamamlanmadan işin esası hakkında karar verilmesi doğru olmadığından bahisle hükmün bozulmasına, aile konutu şerhi davasında ise taşınmazın 19.12.2013 tarihinde...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, 09.03.2010 tarihli ipoteğin kaldırılması talebinin reddi ve kabul edilen ipotek davasındaki vekalet ücreti yönünden; davalı banka tarafından ise, 25.01.2006 tarihli ipoteğin kaldırılması talebinin kabulü ve ihtiyati tedbir talebi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı kadının 09.03.2010 tarihli ipoteğin kaldırılması talebinin reddine yönelik temyiz itirazları ile davalı bankanın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Dava konusu 25.01.2006 tarihli...

            Davacılar vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; Davalı tarafın taşınmaza 1999 yılında dava konusu taşınmaza konulan ipoteğin bu gün ki bedeli üzerinden güncellenmesini talep etmiş ise de, yerleşik yargıtay içtihatlarında da görüleceği üzere taşınmazlar üzerine konulan ipoteklerin bedelleri ne kadar ise o miktarın karşılığı ipoteğin kaldırılması davasında ödenmekte olduğundan davalının konulan ipotek miktarından daha yüksek bir tutar ile ipoteğin kaldırılması isteminin hukuka aykırı olduğundan ipoteğin kaldırılması davalarında lehine ipotek konulan tarafa kazanç sağlama ve kar getirme amacı olan davalar olmadığından asıl amacın lehine ipotek konulan kişinin, ipoteğin kaldırılması sırasında ipotek tutarın kendisine ödenerek mağdur olmasının önlenmesi amaçlanmakta olduğundan davalı tarafın bu yöndeki istinaf taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava, ipoteğin kaldırılması talebine ilişkindir....

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2018/10 Esas KARAR NO: 2023/615 DAVA: İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ: 22/09/2014 KARAR TARİHİ: 13/09/2023 Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA;Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin dava dışı --------davalı bankadan kullandığı krediye kefil olduğunu, ayrıca kefalet kapsamında evi üzerinde davalı banka lehine ipotek tesis ettiğini, müvekkilince söz konusu kefaletten 26/01/2012 tarihinde dönme talep edildiğini ve o tarihe kadar olan borçların davalı bankaya ödendiğini, bunun akabinde müvekkilinin ipoteğin fekki istemi ile davalı bankaya başvurduğunu, ancak davalı bankanın bu talebi reddettiğini, daha sonra davalı bankanın müvekkili hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlattığını, diğer davalı -------- dava konusu alacağı davalı bankadan temlik aldığını, müvekkilince 11/06/2014 tarihli protokol uyarınca temlik alanla müvekkili...

              Kat soldaki bağımsız bölüm ile sınırlı olacak şekilde kaldırılmasına, taşınmazın diğer bağımsız bölümlerine ilişkin ipoteğin kaldırılması talebinin reddine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretine karar verilmiş, taraflarca temyiz talebinde bulunulmuştur. 2.Dairenin 11.02.2020 tarihli ve 2019/8314 Esas ve 2020/1003 Karar sayılı kararıyla, davalı bankanın tüm, davacı kadının sair temyiz itirazlarının yersiz olduğu belirtilerek, uyuşmazlık konusunun aile konutu olan bağımsız bölüm üzerine konulan ipoteğin kaldırılması ile sınırlı olduğu, bozma ilamı gereği bu bölüm ile ilgili ipoteğin kaldırılmasına karar verildiği, aslında davanın kısmen kabulüne karar verilmediği, hal böyle iken Mahkemece davanın kısmen kabul edildiği gerekçesiyle davalı banka yararına nispi vekâlet ücreti takdirinin usul ve kanuna aykırı olduğu gerekçesi ile bozulmasına karar verilmiş, davacı ve davalı bankanın karar düzeltme isteği ise reddedilmiştir. C....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm yetkisizliğe dair olan hüküm, davalı banka tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı dellillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle, dava, evlilik birliğinin "boşanma" kararıyla sona ermesinden sonra açılan "ipoteğin kaldırılması" isteğine ilişkin olmasına, bu halde, Türk Medeni Kanununun 201'nci maddesinde yer alan yetki kuralının uygulanamayacağına, ipoteğin kaldırılması talep olunduğuna göre, davanın; taşınmaz rehnine ve bu yönüyle sınırlı ayni hakka ilişkin bulunmasına göre, davalının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 123.60 TL. temyiz başvuru...

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 19/10/2015 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 16/12/2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı adına kayyım vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, ipoteğin kaldırılması istemine ilişkindir....

                    UYAP Entegrasyonu