İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; hiçbir şekilde genel nitelikli ipotek tesisinin söz konusu olmadığını, söz konusu ipoteğin sebebini oluşturan teminat mektuplarının davalı bankaya geri ibraz edildiğini, ipoteğin paraya çevrilmesi takibine konu edilen kredi sözleşmelerinde müvekkillerin imzası bulunmadığı gibi herhangi bir kefaletleri de bulunmadığını, ipotek veren kişinin 2011 yılında vefat etmiş olması da dikkate alındığında ipoteğin yolsuz tescil haline geldiğini, bu sebeple ipoteğe dayalı takip yapılamayacağını ve ipoteğin fekki gerekirken yerel mahkemenin aksi yönde karar verdiğini, verilen ipoteğin maksimal ipotek, azami meblağ ipoteği olduğunu, tüm bunlar ipoteğin bir kesin borç ipoteği değil azami meblağ ipoteği olduğunu ispatlamadığını, böyle bir ipoteğin icraya koyulması için kayıtsız şartsız bir borç ikrarını içermesi ve muaccel olması gerektiğini, ipotek akit tablosunun kayıtsız şartsız bir borç ikrarını içermesi halinde borçluya...
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; hiçbir şekilde genel nitelikli ipotek tesisinin söz konusu olmadığını, söz konusu ipoteğin sebebini oluşturan teminat mektuplarının davalı bankaya geri ibraz edildiğini, ipoteğin paraya çevrilmesi takibine konu edilen kredi sözleşmelerinde müvekkillerin imzası bulunmadığı gibi herhangi bir kefaletleri de bulunmadığını, ipotek veren kişinin 2011 yılında vefat etmiş olması da dikkate alındığında ipoteğin yolsuz tescil haline geldiğini, bu sebeple ipoteğe dayalı takip yapılamayacağını ve ipoteğin fekki gerekirken yerel mahkemenin aksi yönde karar verdiğini, verilen ipoteğin maksimal ipotek, azami meblağ ipoteği olduğunu, tüm bunlar ipoteğin bir kesin borç ipoteği değil azami meblağ ipoteği olduğunu ispatlamadığını, böyle bir ipoteğin icraya koyulması için kayıtsız şartsız bir borç ikrarını içermesi ve muaccel olması gerektiğini, ipotek akit tablosunun kayıtsız şartsız bir borç ikrarını içermesi halinde borçluya...
tutarların, kefil ---- ile asıl borçlu şirket arasındaki iç ilişki kapsamında değerlendirilmesi gereken bir husus olduğu, dolayısıyla, kefil ---- tarafından kefil sıfatıyla davalı bankaya herhangi bir ödeme gerçekleştirilmediğinden ipoteğin fekki için kefil ---- muvafakatine ihtiyaç bulunmadığı, diğer bir anlatımla, kefil---- rızasının olmaması sebebiyle ipoteğin kaldırılamayacağı yönündeki davalı banka savunması yerinde olmadığı, o halde, taraflar arasında dava konusu ipotekle teminat altına alınan kredi borcunun tamamıyla ödendiği noktasında çekişme bulunmadığı da dikkate alınarak dava konusu ipoteğin fekkine karar verilebileceği görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; açılan davanın; davacının, ihbar olunan---- davalı banka'dan kullanmış olduğu ticari kredi sebebi ile davaya konu taşınmazı üstüne konulan ipoteğin fekki talepli olduğu, somut olayda davacının talebinin, davalı bankanın ihbar olunan ----kullanmış olduğu ticari...
Köyü ... parselde kayıtlı taşınmaz üzerinde davalı lehine 200.000,00 TL bedelli üst sınır ipoteği tesis edildiğini, 15.11.1999 tarihinde tesis edilen ipoteğin 11.06.2002 tarihinde 450.000,00 TL'ye yükseltildiğini, bayilik sözleşmesinin sona ermesinden sonra yapılan sözlü uyarılara rağmen ipoteğin terkin edilmemesi üzerine 02.10.2013 tarihli ihtarla ipoteğin kaldırılması, aksi halde uğranılan zararın tahsilinin istenileceğinin ihtar edildiğini, davalının ihtara cevap vermemesi nedeniyle ipoteğin kaldırılması için Ankara 9....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 05.12.2010 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin fekki istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; dava dilekçesinin görev yönünden reddine dair verilen 07.12.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 40040 ada 11 sayılı parseldeki 112/124 paya imar uygulaması sonucu konulan ipoteğin bedeli ödenmesi koşuluyla kaldırılması istemine ilişkindir. Davalılara duruşma günü bildirilmemiş, savunmaları saptanmamıştır. Mahkemece, görevsizlik kararı verilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir. Dava, ipoteğin terkini istemine ilişkindir. Bu gibi davalarda, davanın değerini lehlerine kanuni ipotek tesis edilen kişilerden alınan taşınmazın dava tarihindeki rayiç değeri belirler....
Tarihli ve ... tutarlı ipotek şerhi bulunduğunu, söz konusu ipoteğin üst limit ipoteği olduğunu, asıl kredi borçlusu eski malikin ipoteğe konusu kredi borcunun tamamını ödediğini, güvence altına alınması gereken bir borç kalmadığını, bu durumun banka kayıtları ile sabit olduğunu ileri sürerek davaya konu taşınmaz üzerinde bulunan ... tarihli ve ... Yevmiye Numaralı ipoteğin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Dava bankacılık mevzuatından kaynaklı ipoteğin kaldırılması davası olup HSK 1. Dairenin 1232 sayılı kararı ile bankacılık mevzuatından kaynaklı uyuşmazlıklarda Antalya ilinde Antalya ... Asliye Ticaret Mahkemesi ihtisas mahkemesi olarak belirlendiğinden dosya esasının bu şekilde kapatılmasına karar verildi. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-DOSYANIN ......
Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda; davanın davacı taşınmazların da davalı lehine kurulan ipoteğin kaldırılması talebine ilişkin olduğu, resmi senetlerde ipoteğin dava dışı bankayla oluşturulduğu ve ipoteğin davalıya temlik edildiğinin anlaşıldığı, MK'nın 884. maddesi uyarınca taşınmaz malikinin borcu ödeyerek ipotekten kurtulma hakkına sahip olduğu, davacının ipotek nedeniyle sorumlu olduğu miktarı mahkeme veznesine depo ettiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 27.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
. - K A R A R - Davacılar vekili, müvekkili ...’ın kendisinin büyük hissedarı olduğu diğer müvekkili şirketin davalı ile yapılacak muhtemel alışverişlerine ilişin olarak taşınmazını 03.07.2001 tarihli 3 yıl süre ile ipotek tesis ettiğini, ipoteğin malzemeler karşılığı imzalanacak çeklerin teminatını teşkil ettiğini, davalıya borçları olmadığı halde davalı yanca ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapıldığını belirterek, davacıların davalıya bu teminat ipoteğine konu borçları bulunmadığının tespiti ile taşınmaz üzerine tesis edilen ipoteğin fekkini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, Adana mahkemelerinin yetkili olduğundan yetki itirazında bulunmuş, davacıların borçlarını ödemediklerini, bu sebeple takip yapıldığını bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 22.5.2003 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 5.6.2003 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, ipoteğin terkini istemi ile açılmıştır. Mahkemece, ipotek bedeli olan 250.000.000 TL.nin depo edilmesi koşuluyla ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir. Hükmü davalı temyiz etmiştir. İpotek, kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacı güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. Alacak sona erdiği halde alacaklı terkin taahhüdünü yerine getirmezse taşınmazın maliki olan kişi ipoteğin kaldırılmasını dava yolu ile isteyebilir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) Tarih : 10/06/2008 No : 2008/88-2008/218 Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılması davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin oğlu ...’ın davalı bankadan kullandığı kredinin teminatı olarak maliki bulunduğu taşınmaz üzerine davalı banka lehine ipotek tesis ettirdiğini, kredi borcunun ödendiğini, keşide edilen ihtarnameye rağmen ipoteğin kaldırılmadığını iddia ederek kredi borcunun ödenmesi nedeniyle konusuz kalan ipoteğin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, ... Ltd....