ın piyasada kullandığı çekleri olduğu gerekçesiyle ipoteği kaldırmadığını, ipoteğin çek bedellerini kapsamadığını ileri sürerek, ipoteğin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, dava konusu ipoteğin borçlu ...'ın doğmuş ve doğacak tüm borçları ve taahhütleri ile her türlü nakdi/gayri nakdi kredi borçları ile sair bankacılık ve borç işlemlerinden dolayı doğmuş ve doğacak asaleten ve kefaleten borçlarının teminatına karşılık verildiğini, davalı bankanın hamili, dava dışı ...'ın keşideci olduğu çeklere ilişkin takip başlatıldığını, borcun halen ödenmediğini, ipoteğin bu borcu da kapsadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, ipoteğin davalı bankanın keşidecisi olan...'ın temlik cirosu ile aldığı çekleri kapsamadığı, ipotek sorumluluğunun bankadan kullanılan her türlü kredi ile bu kredi için yapılan kefaleti kapsadığı, dava dışı...'...
İlk Derece Mahkemesince, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, dava konusu ipoteğin davacı şirketin bankadan kullandığı veya kullanacağı krediler ile keşideci, ciranta, aval veya kefil sıfatıyla imzaladığı ve imzalayacağı kambiyo senetlerini de teminat altına aldığı, ipoteğin fekkinin talep edilebilmesi için ipoteğin teminat altına aldığı borcun tamamının ödenmesi gerektiği, davalı bankanın çekten kaynaklı 54.750,00 TL alacağı bulunduğu, ipoteğin fekki talebinin yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacılar vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Bölge Adliye Mahkemesince, davacı ...'...
Dava; çekilen konut kredisinin teminatı olarak konulan ipoteğin, konut kredisinin kapanması nedeni ile fekkine istinafına ilişkindir. HMK'nun 355. Maddesi gereğince istinaf incelemesi istinafa başvuran vekilinin dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlarda res'en gözetilerek yapılmıştır. Yargılama sırasında, tüketici mahkemesi tarafından verilen görevsizlik kararı üzerine dosya süresinde ve usulünce görevli mahkemeye gönderilmiştir. 06/10/2016 tarihli alınan bilirkişi raporundan dava konusu ipoteğin konut borç transfer kredisinden kaynaklandığı, kredinin kapatılmış olması nedeni ile ipoteğin fekkinin mümkün olduğunun belirtildiği, bankacı bilirkişiden alınan 20/03/2017 tarihli raporda ise, tesis edilen ipoteğin dava dışı 3. Kişi ..... un davalı bankaya olan kredi risklerini kapsadığı, ipoteğin fekkinin mümkün olmayacağı belirtilmiştir....
Hakime hissesi, B harfi ipoteğin ...Kalanbaklı hissesine ilişkin oldukları, davacılar İbrahim ve Mütereme paylarındaki C harfli ipoteğin 15.02.1999 tarihinde terkin edildiği; ...'...
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılması davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacılar vekili, müvekkillerinin murisi olan ... ...’nun davalı bankadan kredi kullanan ... ... kefil olduğunu, kefil olarak taşınmazı üzerinde 15.000 YTL’lik ipotek tesis edildiğini, asıl borçlunun kredi borcunu ödemediğini, ... ...’nun vefatından sonra mirasçı olan müvekkili ...’nun 16.030 YTL’yi ödediğini ancak ipoteğin kaldırılmadığını belirterek ipoteğin fekkine ve fazladan 1.030 YTL’nin reeskont faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalı bankadan kredi kullandığını ve teminat olarak da taşınmazını ipotek ettiğini, tüm kredi borcunu ödediği halde ipoteğin kaldırılmadığını ileri sürerek borçlu olmadıklarının tespitini ve ipoteğin fekkini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının dava dışı Semih Güvener'e kefalet borcunun bulunduğunu ve taşınmazı satmış olduğu için ipoteğin fekkini talep edemeyeceğini beyan ederek davanın reddini istemiştir. Mahkemece davacının taşınmazı satmış olduğu için ipoteğin fekkini talep edemeyeceği ancak kredi borcu bulunmadığı gerekçesiyle ipoteğin fekki isteminin reddine, borcu bulunmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm davalı banka vekilince temyiz edilmiştir. Davalı vekili, cevap dilekçesinde ve yargılamanın safahatında davacının dava dışı Semih Güvener'e olan kefalet sorumluluğu nedeniyle borçlu ve ipoteğin de bu borcun teminatı olduğunu beyan etmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın konusuz kalması nedeniyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili adına kayıtlı taşınmaz üzerinde dava dışı .'in davalı bankadan kullanmış olduğu. Sözleşmesinden kaynaklı kredinin teminatı olarak davalı banka lehine ipotek tesis ettirildiğini kredi borcunun ödenmesine rağmen ipoteğin kaldırılmadığını beyanla ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, dava konusu ipoteğin limit ipoteği olduğunu, ipoteğin dava dışı..'in kullandığını ve kullanacağı bütün kredilerin teminatını teşkil ettiğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Kefaletten kaynaklanan asıl kredi borcu ... tarafından ödendiği için davacımız taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasını istemiş, davalı banka kredi işleminde asıl borçlunun riskleri devam ettiği için ipoteğin kaldırılmayacağını ileri sürmüştür. Davanın kabulüne ilişkin ...., sayılı kararı ile ilgili istinaf incelemesinin yapıldığı .... ., sayılı ve 28/12/2023 tarihli kararında "davacı tarafından dava dışı şahsın davalı bankadan kullandığı ticari kredilerin teminatını oluşturmak üzere tesis edilen ipoteğin borç bulunmadığı gerekçesiyle fekki talep edilmiştir. Davada, ipoteğin teminat altına alındığı alacağın sonra erdiği iddia edilerek ipoteğin kaldırılması talep edildiğine göre asıl ilişkisinin görüleceği mahkeme görevli mahkemedir....
Dava konut kredisinin kapatılması sonrasında kredinin teminatı ipoteğin terkini istemine ilişkindir....
TMK’nun 883.maddesine göre alacak sona erince, ipotekli taşınmaz maliki alacaklıdan ipoteğin terkin edilmesini isteyebilir. Hatta, borçlu (malik), İİK’nun 153.maddesine göre kendi hakkında takip yaparak rehin konusu borcu itfa etmek suretiyle rehnin tapuya yazılacak bir fek müzekkeresiyle terkinini sağlama imkan ve yetkisine sahiptir. Diğer taraftan, taşınmaz rehninin terkinini gerektiren bir neden de borçlunun (malikin) ipotek konusu borcu ödemek suretiyle ipoteği terkin ettirmesidir. İpoteğin terkin sebebi ne olursa olsun yasalarda ipoteğin on yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra kaldırılacağına ilişkin özel bir hüküm yoktur....