Davalı vekili, dava konusu ipoteğin dava dışı kredi borçlusunun müvekkili bankaya olan tüm kredi borcunun teminatı olarak kurulduğunu ve kredi borçlusunun halen müvekkili bankaya kredi kartı ve Bankomat kredisi borcunun olduğunu bu nedenle ipoteğin kaldırılmadığını öne sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonunda dava konusu ipoteğin üst sınır ipoteği olduğu ve dava dışı ...'ün davalı banka aracılığı ile kullandığı 26.8.2004 tarihli Tüketici Kredisinin teminatı olarak tesis edildiği, ipoteğin dayanağı olan bu kredinin tümüyle kapatılmadığı, bu nedenle ipoteğin kaldırılmasının mümkün bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....
Davalı vekili; ipoteğin üst sınır ipoteği olduğunu, kefalet teminatı olan borçtan davacının sorumlu olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir Mahkemece taşınmaz üzerindeki ipoteğin 38.500.TL limitli üst sınır ipoteği olduğu, davalı banka yazı cevabından davacı ve ipoteğin tesis eden dava dışı 3 kişinin davalı bankaya herhangi bir borçlarının bulunmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne, taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı 07.05.2007 tarihli dava dilekçesinde davalı banka lehine tesis edilen 20.04.2004 tarihli 38.500 TL bedelli ipoteğin kaldırılmasını talep etmiştir. Mahkemece asıl borçlu olan ipotek verenin ve davacının davalı bankaya borcu bulunmadığı gerekçesiyle ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir....
DAVA : İpoteğin Kaldırılması (ödünç sözleşmesinden kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 09/09/2021 KARAR TARİHİ : 07/04/2023 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 08/05/2023 Afyonkarahisar... Asliye Hukuk Mahkemesinin .../... esas .../... karar sayılı yetkisizlik kararı üzerine mahkememize gönderilen (menfi tespit ve ipoteğin kaldırılması talepli) dava dosyası mahkememizin .../... esas sırasına kaydedilmiş, menfi tespit/istirdat talepleri ve ipoteğin kaldırılması talepleri birbirinden bağımsız ayrı nitelikte davalar olduğundan ipoteğin kaldırılması talepli dava .../... esas sayılı dosyadan tefrik edilerek mahkememizin .../... esas sırasına kaydedilmiştir. Eldeki bu dosyada ipoteğin kaldırılması davası yargılama konusudur....
Davalı vekili, dava konusu ipoteğin, taşınmaz dava dışı eski malik ... adına kayıtlı iken ...’ün doğmuş ve doğacak tüm borçlarına teminat teşkil etmek üzere verildiğini, ...’ün dava dışı genel kredi sözleşmesi borçlusu ...’a müşterek borçlu müteselsil kefalet sözleşmesi nedeniyle kefalet sorumluluğunun devam ettiğini, ...’ün doğmuş ve doğacak tüm borçları için teminat gösterilen ipoteğin devam ettiğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, dava konusu ipotek sözleşmesinin dayanağının konut finansmanı kredisine yönelik olduğu, dava tarihi itibariyle ipotek resmi senedine konu ve kefaletten kaynaklı borcun devam ettiği, dava dışı ...'ün kefaleti ile dava dışı ...'a kullandırılan taksitli ticari kredi nedeniyle düzenlenen genel nakdi ve gayri nakdi kredi sözleşmelerinde dava dışı eski malik ...'...
Davacı vekili, dava dilekçesinde, davacılardan önceki maliki ... adına kayıtlı bulunan taşınmaz üzerine, davalı banka lehine 50.000 USD meblağlı ipotek konulduğunu, bu bedelin ödenmesi halinde ipoteğin kaldırılacağının bildirildiğini, bankaya ödeme yapıldığını, ipoteğin kaldırılması hususunda yazı da alındığını, davacı ...’ında buna güvenerek ipotekli taşınmazı satın aldığını, çekilen ihtarnameye rağmen ipoteğin kaldırılmadığını ileri sürmüş, davalı vekili de ipoteğin dava dışı şirket ... Gıda A.Ş’nin bankaya olan kefaletinden dolayı devam ettiğini beyan etmiştir. Bu durumda, ipotek resmi senedi, bankanın ipoteğin fekkine ilişkin yazısı ... Gıda A.Ş'nin kefil olduğu ......
Davalı vekili, ipoteğin asıl borçlunun davalı bankaya karşı asaleten veya kefaleten doğmuş veya doğacak tüm borçlarını kapsayacak şekilde tesis edildiğini, ipoteğin fekki koşullarının bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece toplanan deliller sonucunda, ipoteğin teminatı olan bireysel kredi borcunun tamamen ödendiği, dava dışı asıl kredi borçlusunun ticari kredi sözleşmesine kefilliğinden dolayı dava konusu ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibine girişildiği, bu ticari kredi sözleşmesinde davacının imzasının bulunmadığı, dolayısıyla davacının sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle davanın kabulüne, davacının davalı bankaya borçlu olmadığının tespitine, taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekkine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, İİK'nın 72.maddesi uyarınca açılan menfi tespit ve ipoteğin fekki davasıdır....
Davalı vekili, dava dışı Mehmet ... ile banka arasında konut kredisi sözleşmesi yapıldığından taşınmazın teminatı olarak ipotek verildiğini, borç halen ödenmediğinden ipoteğin sona erme sebebininde gerçekleşmediğini, icra mahkemesinin kararının takip hukukuna ilişkin olduğunu, ipoteğin kredi için verildiğini ve mala doğrudan bağlı olduğundan ipoteğin bankanın ayni hakkı olduğunu, takibin iptal edilmesinin ipoteğin kaldırılmasını doğurmayacağını ileri sürerek davanın reddini istemiştir....
İlk derece mahkemesinde yapılan yargılama sonucunda, davanın 20.04.2016 tarihinde açıldığı, davacı şirketin, davalıya davanın açıldığı tarih itibariyle icra takibinden kaynaklı borcunun bulunduğu, bu borcun dava konusu ipotek kapsamında olduğu, dava açıldıktan sonra 29.04.2016 tarihinde borcun ödendiği ve ipoteğin terkin edildiği, bu durumda ipoteğin terkinine ilişkin davanın konusuz kaldığı, davanın açılmasına davalı tarafın sebebiyet vermediği gerekçeleriyle ipoteğin terkini istemi yönünden dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, maddi ve manevi tazminat istemlerinin sübut bulmadığından reddine karar verilmiş, hükme karşı davacılar vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Bölge adliye mahkemesince, dava konusu ipoteğin, ipotek veren davacı ...'ın ve de diğer davacı ... Otomobilcilik San. ve Tic....
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava, ipoteğin kaldırılması talebine ilişkindir. Somut olayda, ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, ... ada, ... parsel ... nolu taşınmaz üzerinde davalı banka lehine ipotek tesis edildiği, davacı tarafından, ipoteğe konu borcun ödendiği, ipoteğin kaldırılması için davalı bankaya başvuruda bulunulduğu ancak ipoteğin kaldırılmadığından bahisle ipoteğin kaldırılmasının talep edildiği anlaşılmıştır. Mahkememizce tapu müdürlüğüne yazılan müzekkereye istinaden gönderilen tapu kaydı incelendiğinde, davalı banka tarafından 11403 yevmiye numarası ile 17/08/2011 tarihinde tesis edilen ipoteğin, 05/06/2018 tarihinde terkin edildiği görülmüştür. 6100 sayılı HMK.nın 114/1-h.maddesi hükmüne göre davacının dava açmakta hukuki yararının bulunması dava şartı olarak kabul edilmiştir.Davacının dava hakkına sahip olması dava açabilmesi için yeterli olmayıp dava açmakta korunmaya değer bir yarar olması gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin terkini davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacılar vekili, davalı şirketin müvekkillerinin murisi .... hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlattığını, ancak ipoteğin geçersiz olduğunu, zira ipotek belgesinde ipoteğin ....'nun davalı şirkete olan ticari mal karşılığı doğmuş ve doğacak borçlarına karşılık verildiğinin yazılı olduğunu, ancak ....'nun davalı şirketle ticari ilişkisinin olmadığını belirterek söz konusu ipoteğin terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, dava konusu ipoteğin davacı ...'...