Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu kredinin 48 ay vadeli kullanılmış olmakla son olarak 15/03/2018 tarihinde ödemesi yapıldığını, işbu kredi ödemesi tamamlandıktan sonra yine aynı ipotek kapsamında ipotekli hazır kredi olarak adlandırılan "helloc" kredi kullandırıldığını, söz konusu kredi de 15/03/2019 tarihinde sonlanmasına rağmen davacı tarafça ipoteğin fekki hususunda herhangi bir başvuru yapılmadığı, davacı yan her ne kadar ipoteği fek yükümlülüğünün müvekkil bankada olduğunu belirtse de ipoteğin fekki için ödenmesi gereken tapu fek harcının da davacı tarafça ödenmesi gerektiğini, dava dilekçesinin tebliği üzerine bankaca gerek mahkemeyi meşgul etmemek, gerekse müşteri memnuniyeti gözetilerek fek işlemi için gerekli süreç başlatılmış ve ipotek fek talepnamesi düzenlenerek tapu sicil müdürlüğüne gönderildiğini, bankanın üzerine düşen yükümlülüğünü yerine getirmiş olmakla, davacı yanca ileri sürülen iddiaları kabul etmediklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini...

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : None DAVA KONUSU : İpotek Bedelinin Güncellenmesi, Tahsili ve İpoteğin Fekki KARAR : İzmir 5. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 17/02/2021 tarih ve 2009/25 Esas, 2021/77 Karar sayılı kararının, istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin davalılar vekili tarafından istenilmesi üzerine, dairemize gönderilen dosya incelendi, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmasız olarak yapılması uygun görülmekle, gereği konuşulup düşünüldü. İDDİA VE İSTEK: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; "İzmir İli, Karşıyaka İlçesi, Tepekule Mahallesi, 31550 ada 1 parsel sayılı taşınmazın davalı adına kayıtlı olup, üzerinde 05/03/1986 tarihli davacı lehine 5.700 TL bedelli imar ipoteği bulunduğu, bu bedelin paranın alım gücünün düşmesi karşısında değerini yitirdiğini" iddia ederek, ipoteğin güncel bedelinin tespit, tahsili ile ipoteğin fekkine karar verilmesini istemiştir....

Dairesinin 14/9570 Esas-18/1194 Karar nolu kararı ile 06/02/2018 tarihinde iptal edildiğini, davacı 20/05/2015 ve 22/06/2015 tarihinde ipoteğin fekki talepli başvurduğunda ilgili yönetmelik maddesi halen yürürlükte idi ve Hesap İşletim Ücreti Kredilerin kullandırılması için zorunlu giderlerden kabul edilirken dolayısı ile o tarihte hesap işletim ücreti adı altında bakiye borcun bulunması sebebiyle davalı banka ipoteği fekketmesi söz konusu olamayacağını, hesap işletim ücreti ile ilgili düzenlemenin iptalinden sonra, ipoteğin fekki talebi ile bankaya başvurabilecekken ipoteğin fekki davası açmasının davalı aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücreti doğmasına sebep olduğundan davalı bankanın bu davanın açılmasına sebebiyet vermediğini, bu nedenlerle davalı banka aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesinin yerinde olmadığını bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir....

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekilinin süresinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; taşınmazda 19.10.1977 tarihinde 2168 yevmiye nosu ile 4.000,000(eski parayla) ipotek konulmuş bulunduğunu, bu ipotek bedeli belirlenirken taşınmazın değeri 26.500,000 TL olarak belirlendiğini, bu durumda konulmuş bulunan ipotek bedelinin taşınmazın toplam değerinin % 15,094’üne tekamül ettiğini, müvekkili şirket lehine olarak konulmuş bulunan bu ipotek bedelinin tahsilinin sağlanabilmesi için taşınmazın bugün ki değerinin tespit edilerek oranlanması ve ipotek alacağımızın tespit edilmesi gerektiğini, bu konu ile ilgili olarak Çatalca İcra Hukuk Mahkemesinde 2017/47 E, 2017/47 K.nolu dosyada davalı tarafından açılmış bulunan ipoteğin fekki davasında “para biriminin günün şartlarına uyarlanarak bloke edilmesi”yönünde karar verilmiş ve ipoteğin fekki davası red olunduğunu, İcra Hukuk Mahkemesinin ipoteğin uyarlanması gerekir yönündeki kararı doğrultusunda ipotek alacaklarının tespiti için açılmış...

İlk Derece Mahkemesi, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacı tarafından 7 numaralı dairedeki ipoteğin kaldırılması için 130.000,00 TL'yi hem 18/09/2015 tarihine kadar ödememiş olduğu, hem de yaptığı ödemeye ilişkin sunduğu banka kaydında bu ödemenin 7 nolu bağımsız bölüm için yapıldığına ilişkin bir kayıt sunulmadığı, davalı bankanın 9 nolu bağımsız bölüm ile ilgili 12/10/2015 tarihli yazı ile aynı tarihte 117.400,00 TL'nin ödenmiş olması karşısında, davacının yaptığı ödemenin davalı banka tarafından dava konusu 7 nolu bağımsız bölüm için sayılmasını beklemenin ticari hayatın olağan akışına uygun olmadığı gerekçesiyle fek talebinin reddine; 12.600,00 TL'lik 7 nolu bağımsız bölüm için yapılarak daha sonra ipoteğin fek edilmemesi sebebi ile bedelsiz kalan bu ödemenin ödeme tarihinden itibaren işleyecek reskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir....

    Dava ipoteğin kaldırılması ve buna bağlı olarak da borç mevcut olmadığından ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takibin iptaline ilişkindir.İpoteğin kaldırılabilmesi için temin ettiği borcun ödenmiş olması zorunludur, aksi takdirde taşınmaz kime satılırsa satılsın ipotek lehtarı taşınmazı sattırarak alacağını tahsil etme imkanına sahiptir.Borcun ödendiğini ispat yükü davacı tarafa düşmektedir.Davacı bununla ilgili olarak ipoteğin fekki talepleri ve --------sayılı yazısını sunmuştur....

      e verilen çek karnesinden bazı çeklerin halen ödenmemiş olduğu kurulan ipoteğin süresiz olduğu ve davalı tarafından fekki istenine kadar süreceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hükmün davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacının yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 12.07.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        DİYARBAKIR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : KARAR NO : HAKİM : KATİP : DAVACILAR : 1- 2- VEKİLİ : DAVALI : VEKİLLERİ : DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ : 07/09/2021 KARAR TARİHİ : 26/04/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle:Dava dışı önceki malik ................ adına kayıtlı iken, .............. İli ................ İlçesi ................ Parsel sayılı taşınmazın üzerinde 18.09.1997 tarihinde ............. bayiliği güvencesi için davalı şirket lehine tesis edilmiş olduğunu 1. Derece ve sırada 15.000 TL meblağlı ipoteğin bedelsiz olması nedeniyle kaldırılmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir....

          KARAR Davacı, davalı banka şubesinden 22.000,00-TL tutarlı tüketici kredisi kullandığını, 28.08.2013 tarihinde bankaca belirtilen bakiye borcunu kapattığını ve taşınmazı üzerindeki ipoteğin fekkini istediğini, ancak banka tarafından talebinin reddedildiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere tüketici kredisine teminat olarak alınan taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekki ile her ay yapılan 5,00-TL fazla ödemenin 47 aylık tutarı olan toplam 235,00-TL’nin dava tarihinden itibaren, krediden yapılan 1.504,98-TL haksız kesintinin 18.08.2009 sözleşme tarihinden itibaren, 96,76-TL ihtar masrafının 28.08.2009 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsilini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, ipoteğin fekki talebi yönünden davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, alacak talebi yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, vekalet ücreti yönünden davalı tarafından temyiz edilmiştir....

            Davalı vekili, ipoteğin asıl borçlunun davalı bankaya karşı asaleten veya kefaleten doğmuş veya doğacak tüm borçlarını kapsayacak şekilde tesis edildiğini, ipoteğin fekki koşullarının bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece toplanan deliller sonucunda, ipoteğin teminatı olan bireysel kredi borcunun tamamen ödendiği, dava dışı asıl kredi borçlusunun ticari kredi sözleşmesine kefilliğinden dolayı dava konusu ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibine girişildiği, bu ticari kredi sözleşmesinde davacının imzasının bulunmadığı, dolayısıyla davacının sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle davanın kabulüne, davacının davalı bankaya borçlu olmadığının tespitine, taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekkine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, İİK'nın 72.maddesi uyarınca açılan menfi tespit ve ipoteğin fekki davasıdır....

              UYAP Entegrasyonu