Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Ticaret Mahkemesi Davacı vekili tarafından hasımsız olarak açılan ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde alacaklı ... SA vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı ipoteğin fekki talebinde bulunmuştur. İpoteğin fekki talebi kural olarak menfi tespit talebini de içerdiğinden dava konusu meblağ üzerinden harç alındıktan sonra lehine ipotek tesis edilen kişilere, ölmüşse mirasçılarına husumet yönetilerek ipotek verenin sorumluluğunun devam edip etmediği hususu üzerinde de durulup verilecek uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 10.04.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Mahkemece, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, davacı tarafından ipoteğin kaldırılması istemi üzerine davalı tarafından gönderilen ihtarname ile toplam 40.842,58 TL borcun bulunduğu ve banka nezdindeki hesaba depo edilmesi talep edilmiş olup, bu ihtarnameden sonra ve dava tarihinden önce yapılan ödemelerle davalı bankaya kredilerden kaynaklanan borcun kapatıldığı ancak davalının hesap işletim ücreti ve ipotek fek ücreti alacağı bulunduğundan ipoteğin fekkini gerçekleştirmediği daha sonra davalı banka genel müdürlüğünün talebi ve onayı ile 22.06.2016 tarihinde davalı bankanın ipoteği fek ettiği, ipotek senedinin 8. maddesi ile genel kredi sözleşmesi gereği tesis edilen ipoteğin fekki için gerekli giderlerin ve hesap işletim ücretinin davacı tarafından karşılanacağının sabit olduğu ve davanın açıldığı tarih itibariyle davalı bankanın ipotek fek ücreti ve hesap işletim ücreti alacağı olması nedeniyle ipoteği fek etmemekte haklı olduğu gerekçesiyle, davanın konusuz kalması nedeniyle...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki ipotek alacaklısı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : İpotek borçlusunun icra mahkemesine başvurusunda, ipotek borcu olarak banka havalesi aracılığıyla toplam 268.000,00 TL'nin ödendiğini ve bakiye 32.000,00 TL'nin icra müdürlüğüne depo edildiğini, ipotek alacaklısının muhtıraya itirazının haksız olduğunu ileri sürerek depo edilen bedel karşılığında ipoteğin fekkini talep ettiği, mahkemece istemin kabulüne, ipotek borcu için ödenen 32.000,00 TL'nin alacaklı adına korunması ile, ipotek kaydının terkinine karar verildiği görülmüştür....

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/134 Esas KARAR NO : 2022/157 DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki) DAVA TARİHİ : 14/10/2021 KARAR TARİHİ : 09/02/2022 KARAR YAZIM TARİHİ : 11/02/2022 Mahkememizde görülmekte olan tefrik edilen İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilin davalı şirkete sözleşme kapsamında borcu olmadığının tespitine, müvekkile ait ipotekli ......... İlçesi, ........ Mahallesi ....... ada ....... parsel ......... pafta sayılı taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekkine ve ilgili şerhin tapu sicilinden terkinine, müvekkilin sözleşme gereğince verdiği 20.000 TL değerindeki teminat bonosunun iadesine arabuluculuk ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          e 40.000-TL ipotek bedeli ödenmiş olsa bile, davacının taşınmazı ipotekli olarak 45.500-TL' ye tapudan devraldığı, bu bedele 40.000-TL ipotek bedeli eklendiğinde taşınmazın 2009 tarihindeki rayiç bedeline ulaştığının anlaşılmakta olduğu, davacının, ipotekli olarak satın aldığı taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekki için ipotek alacaklısı ...'...

            Parselde kayıtlı taşınmaz kaydındaki 250.000-TL'lik ipoteğin fekki müvekkiline teslim ettiğini iddia ettiği teminat senetlerinin iadesi olduğunu, davacı ile imzalanan Bayilik Sözleşmesinin kontrol edildiğinde sözleşmenin yetki hususunu düzenleyen 26.16 maddesinde açıkça bu sözleşmeden doğan hukuki ihtilaflarda İstanbul Mahkeme ve İcra dairelerinin yetkili olduğunu, Mezkur dava ile davacı tarafından müvekkiline sözleşmenin teminatı olarak verildiği belirtilen ipoteğin fekki ile teminat senetlerinin kendilerine iadesinin talep edildiğini, müvekkili şirket kayıtlarında yapılan inceleme ve araştırmalarda ipoteğin fekki şartlarının oluşmadığının tespit edildiğini, Davacının sözleşme dolayısıyla müvekkiline olan bir kısım borçları halen devam ettiğini, bu durumun yargılama neticesinde ortaya çıkacağını, davacı tarafın teminatların çözülmesi için üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmediğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

              İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/11/2020 NUMARASI : 2020/564 ESAS - 2020/577 KARAR DAVA KONUSU : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil adına kayıtlı Ankara ili Altındağ ilçesi Akköprü Mahallesi 23098 ada 1 parsel 1 numaralı bağımsız bölüm üzerinde davalı T3 lehine ipotek kaydı bulunduğunu, taraflarınca ipoteğin fekki talebiyle icra takibi başlatıldığını, ipotek bedelinin dosyaya depo edildiğini, ancak borçlu şirkete tebliğ yapılamadığını belirterek ipoteğin fekkine karar verilmesini talep etmiştir....

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 02/07/2018 NUMARASI : 2017/138 Esas, 2018/724 Karar DAVANIN KONUSU : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) KARAR TARİHİ : 21/10/2021 KARAR YZM TARİHİ : 21/10/2021 İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 02/07/2018 tarih ve 2017/138 Esas, 2018/724 Karar sayılı karara karşı istinaf yoluna başvurulduğu anlaşılmış olmakla, raportör hakim tarafından okunan rapor dinlendi, dosyada bilgi ve belgeler değerlendirilerek gereği düşünüldü: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, ipoteğin fekki istemine ilişkindir. Davacı taraf, ipoteğin konulması sebebi olan kredi borcunun ödeme ile kapatılması ile ipoteğin fekki şartlarının oluştuğunu, fek yazısının suretinin verildiğini, ancak gereğinin yapılmadığı gibi, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlatıldığını belirterek, bedelsiz ipoteğin fekkini talep etmiş, davalı vekili davanın reddi gerektiğin savunmuştur. Mahkeme açıklanan gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiştir. HMK'nun 355....

                İlk derece mahkemesince, " ...Dava açılmadan önce davacı tarafından ipoteğin fekki için davalı bankaya başvuru yapılmadığından davalı bankanın davanın açılmasına sebebiyet vermediği, 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunun 883 maddesine göre alacak sona erince ipotekli taşınmazın maliki, alacaklıdan ipoteği terkin ettirmesini isteyebileceği, davalı banka lehine üst sınır ipoteği tesis edildiğinden davacı tarafından ipoteğin fekki için davalı bankaya başvuru yapılması gerektiği, dava açıldıktan sonra ipoteğin kaldırıldığından davanın konusuz kaldığı ve davalının davanın açılmasına sebebiyet vermediği anlaşıldığından tarafların beyanları ve gelen yazı cevabı dikkate alınarak davanın konusu kalmadığı..." gerekçeleriyle karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği görülmüştür....

                Davalı banka vekili; davacının kullandığı kredinin ticari ihtiyaç kredisi olduğu ve Tüketici Mahkemesinin görevli olmadığı yönündeki görev itirazı ile birlikte, çek karnesi alınması ile de taraflar arasında gayrinakdi bir kredi sözleşmesi oluştuğunu ve ipoteğin doğmuş ve doğacak borçları teminat altına almak için konulduğunu, davalının bankaya ibraz edilmeyen 9 adet çekin bankanın sorumluluk bedelinin yatırılması halinde ipoteğin kaldılacağını beyan ederek davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece; ipotek akit tablosunda, teminat meptupları ya da çekler için hesapta belli bir miktar paranın teminat olarak depo edileceğine ilişkin hüküm bulunmadığı, kredi sözleşmesinde de bu yönde bir düzenleme olmadığından bahisle davanın kabulüne, ipoteğin kaldırılmasına karar vermiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu