"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 20.06.2006 gününde verilen dilekçe ile menfi tespit, ipoteğin fekki ve %40 icra inkar tazminat ve icra takibinin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 02.12.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yerel mahkemece uyulan Dairemiz bozma ilamı doğrultusunda hüküm kurulmuş olmasına göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 26.05.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ : 23/12/2020 KARAR TARİHİ : 24/05/2022 KARAR YAZIM TARİHİ : 24/05/2022 Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA VE SAVUNMA: İncelenen dosya kapsamında görülmekte olan davanın; Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu’nun 07.07.2021 tarih ve 608 sayılı kararı gereğince Karacabey 1. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından 2020/501 Esas ve 2021/292 Karar sayılı gönderme kararı ile dosya mahkememize devredilmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : KARAR NO : BAŞKAN : ÜYE : ÜYE : KATİP : DAVACI : VEKİLİ : DAVALI : VEKİLİ : DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ : 13/12/2022 KARAR TARİHİ : 13/07/2023 GEREKÇE TARİHİ : 14/07/2023 Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekilinin dava dilekçesi ve yargılama aşamasındaki beyanında özetle: Müvekkilinin ....Parsel Sayılı Taşınmazı 25.05.2022 Tarihinde İpotekli olarak satın aldığını, taşınmaz üzerinde davalı banka lehine 1.000.000,00 TL'lik ipotek tesis edildiğini, davalı bankaya ihtarname gönderilerek taşınmaz üzerindeki ipotek alacağınızın devam edip etmediği,ipotek alacağınız devam ediyorsa kalan kapama borç miktarının ve ödeme taksitli ise kalan taksit sayısı ve miktarlarının bildirilmesinin talep edildiği, bankaca ihtarnameye cevap verilmediğini, bu nedenle ipoteğin kaldırılması...
İcra dosyası ve tapu kaydı incelenmiş olup, davacı adına kayıtlı olan taşınmaz üzerinde ipotek bulunduğu, ihyası istenen şirketin ipotek alacaklısı olduğu; davacımız olan şirketin ipoteğin fekki için icra takibi başlattığı ancak takibin yürüyebilmesi için şirketin yeniden ticaret siciline tescili gerektiği görülmüştür. İpoteğin fekki dava yoluyla istenebileceği gibi ipotek bedeli yatırılmak suretiyle icra müdürlüğünden de talep edilebilir. Davacımızın ipotek borçlusu olması nedeniyle dava ve takip hakkı mevcut olup, icra takibini tercih ettiği anlaşılmaktadır. İpoteğin kaldırılmasında davacının menfaati bulunduğundan başlattığı icra takibinin devamı yönünden iş bu davayı açmakta da hukuki menfaati vardır. Bu sebeple ihya şartları mevcuttur....
Mahkemece, davalı ... ve Ertan’ın davacının hulus ve saflığından faydalanarak taşınmazın bedelsiz olarak devrini sağladıkları gerekçesiyle tapu iptali ve tescil isteğinin kabulüne, diğer davalı ... ve Aydın’ın dava konusu olay ile ilgileri olmadıklarından haklarında açılan davanın reddine, konut kredisinden kaynaklanan alacağını temin amacıyla taşınmaz üzerine bankanın ipotek koyduğu ve yapılan işlemde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle ipoteğin fekkine yönelik talebin ise reddine karar verilmiş, karara karşı davacının yaptığı istinaf başvurusu İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2.Hukuk Dairesi tarafından, davanın inançlı işlem niteliğinde olduğu, tapu iptali ve tescil kararına yönelik bir başvuru olmadığı, ipoteğin fekki talebine yönelik yapılan incelemede ise iddianın 05.02.1947 20/6 sayılı İBK uyarınca usulünce ispatlanamadığı gerekçesiyle esastan reddine karar verilmiştir....
Ticaret Sicil Kaydı incelemesinde finans kaydı olmadığı, TTK kapsamında kurulan normal bir şirket olduğu, HSK'nın 1232 Sayılı kararında sayılan kurum ve kuruluş olmadığı, bu kapsamda binaen dava türü olmadığı, davanın normal ticari ilişkiden kaynaklanan ipoteğin fekki menfi tespit davası olduğu, mahkememizin görevli olmadığı, görevli mahkemenin İzmir 2....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/01/2021 NUMARASI : 2020/155 ESAS, 2021/9 KARAR DAVA KONUSU : İpoteğin Kaldırılması (Fekki) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK'nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin terkini davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, ticari ilişkinin teminatı olarak tesis edilen ipoteğin fekki istemine ilişkindir. Davalı, yargılamaya katılmadığı gibi cevap da vermemiştir. Mahkemece, davacıların murisi ile davalı arasında teminat ipoteği bulunduğu, davacıların ticari defter kayıtlarına göre davalıya borcu olmadığı ve ipotek bedelini de bloke etmeyeceğini bildirdiği, teminat ipoteğinin, teminat şartını yerine getirilmeden kaldırılamayacağı, tapudaki sözleşmede fek yetkisinin alacaklıya tanındığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekilince temyiz edilmiştir....
a temlik edildiği ancak temlik işlemi bir tasarruf işlemi olmasına rağmen ve temlik sözleşmesinin imzalanması ile ipotekten kaynaklanan alacak bu tasarruf işlemi ile temlik alan davacıya geçmiş olmasına rağmen davalı bankanın ilgili tapu müdürlüğüne ipoteğin fekki için yazı yazdığı ve ilgili tapu müdürlüğünün de ipoteğin fekki yönünde işlem yaptığı görülmektedir....
İpoteğin teminat altına aldığı alacak ödeme gibi bir nedenle sona ermiş ise terkin taahhüdünün yerine getirilmemesi halinde ipoteğin hükmen fekki mahkemeden istenebilir. Somut olaya gelince; davalı banka ile dava dışı ... arasında düzenlenen 20.10.1996 günlü “Yuva Kredisi Borçlanma Sözleşmesi”nin ipoteğin paraya çevrilmesi başlıklı 17.maddesinde “gerek bu sözleşmedeki sürenin bitiminde veya bitiminden önce işbu sözleşmede yazılı sebeplerden dolayı borcun muacceliyet kespetmesi halinde borçlu borcunu teferruatı ile birlikte veya bu sözleşme dışındaki hangi nedenle doğmuş olursa olsun her türlü borç bankaya derhal ve tamamen ödenmezse ….banka ipotekli taşınmazı…. sattırarak alacağını tamamen almaya yetkilidir…..” hükmü bulunmaktadır. Görülüyor ki, ipoteğin teminat altına aldığı alacak, dava dışı ... ’ın davalı bankadan aldığı yuva kredisinden ibaret değildir....