Alacaklı bu müddet içinde gelmediği veya gelipte kanunen makul bir sebep beyan etmeksizin parayı almaktan ve ipoteği çözmekten imtina eylediği takdirde, borçlu borcunu icra dairesine tamamiyle yatırırsa, icra mahkemesi verilen paranın alacaklı namına hıfzına ve ipotek kaydının terkinine karar verir” düzenlemesi yer almaktadır. İpotek alacaklısı, ipoteğin fekki talebi üzerine, ipotek bedelinin günün koşullarına uyarlanması gerektiği sebebi ile borçlunun yatırdığı parayı almaktan ve ipoteği çözmekten imtina edebilir. Bu sebep, İİK'nun 153. maddesinde yazılı "makul" sebep niteliğindedir. Somut olayda, icra müdürlüğünce ipotek lehtarının mirasçılarına İİK'nun 153. maddesine göre muhtıra çıkarıldığı, mirasçıların muhtıra tebliğlerinin usulsüz olduğunu ve ipotek bedelinin günümüz koşullarına uyarlanmadığını bildirmiş olmaları karşısında, ihtilafın çözümlenmesi yargılama yapılmasını zorunla hale getirdiğinden, ipoteğin fekki, anılan madde kapsamında talep edilemez....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye HukukMahkemesi Tarih : 22.1.2009 Nosu : 6-3 Taraflar arasındaki menfi tespit- ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Dava, davacılar ... ve ... tarafından diğer davacı ...’un bankaya karşı doğmuş doğacak tüm borçlarını karşılamak üzere verilen ipoteğin banka müdürünün davacıları yanıltması sonucu tesis edildiğini, ipoteğin tesisinden sonra kredi kullandırılmadığını, buna rağmen bankanın ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi yaptığından bankaya borçlu olunmadığının tespiti ve ipoteğin fekki istemine ilişkindir....
konu taşınmazın hukuken sahibi olmamış bulunan Ömer Necdet Karaoğluol'dan tahsil etmesi gerektiğini, önceki geçersiz malikin yapmış olduğu geçersiz borçlandırıcı işlemden müvekkilinin sorumlu olmadığını, bu nedenlerle taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekki ile müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, davalının %20 oranında tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2013/69 esas sayılı dosyasında...Varlık Yönetim A.Ş. tarafından takip başlatıldığını belirterek, müvekkilin davalıya 35.000,00 TL borçlu olmadığının tespitine, davalı tarafın İİK 72. maddesi gereğince %20 oranında tazminat ödemesine, davalı tarafın davacı müvekkiline HMK 329. maddesi gereğince 5.000,00 TL vekalet ücreti ödemesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, açılan davayı kabul etmediklerini bildirerek,açılan davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davacının ...İli Merkez İlçesi...Mah. 302 ada, 16 parselde kayıtlı bulunan taşınmazı üzerine çektiği kredi mukabilinde ... Bankası tarafından 35.000,00 TL meblağlı ipotek tesis ettirildiği, davacının ... Bankası'na tüm borcunu ödediği ve borcunu ödemiş olması nedeniyle ipoteğin fekki hususunda bankaya müracaat ettiği, ipoteğin fekki için ...Tapu Sicil Müdürlüğü'ne talimat verildiği, talimatın işleme alındığı, ancak... 1....
üzerine haciz konulduğunu, müvekkilinin her hangi bir borcunun bulunmadığını bu nedenle ipoteğin ve haczin kaldırılması gerektiğini belirterek, dava konusu taşınmaz üzerine konulan ipoteğin fekki ve haczin kaldırılmasını talep etmiştir....
borçlu olmadığının tespitiyle, ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki ve menfi tespit hukukuna ilişkin davada Elazığ Aile ile 1. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı dilekçesinde eşi ...'in davalı kurumdan aldığı krediye müşterek ve müteselsil kefil ve borçlu yapıldığını ve taşınmaza ipotek konulduğunu belirtip, kefalet için hakimden izin alınmadığından ipoteğin fekkini, borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Dava, T.M.Y.'nın 881. maddesinde düzenlenen ipoteğin fekki istemine ilişkin olup, davacının müşterek borçlu ve kefil olduğu, davanın İhlas Finans Kurumuna karşı açıldığı, davacının eşinin davanın tarafı olmadığı, uygulanacak maddenin T.M.Y.'nın 2. kitabından kaynaklanmadığı anlaşılmakla, davanın genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerekir....
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre davacı yanın davalıya borçlu olmadığının tespitine, 03.07.2001 tarihli ipoteğin fekkine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle ipoteğin fekki davasında yetkili mahkemenin HUMK’ nun 13.maddesi uyarınca gayrimenkulün bulunduğu yer mahkemesi olmasına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 02.06.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; mahkemenin hüküm fıkrasında hata yaptığını, ipoteğin fekki konusunu konusuz kaldığı nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına şeklinde yazıldığını, oysa ipotekten dolayı borçlu olunmadığının tespitine dair karar verilmesi gerektiğini, bu nedenle hüküm fıkrasının 1.bendinde karar verilmesine yer olmadığına ilişkin kısmın kaldırılarak ipotek nedeniyle davacının borçlu olmadığının tespitine, ipoteğin fekki hususunda konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına şeklinde düzeltilmesi gerektiğini, davada haklı olduklarını bu nedenle davalılar ... ve ... aleyhine nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken sadece ... aleyhine maktu vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu, ...'ün ipotek alacağını ...ya temlik ettiğini, buna göre ipoteğin bedelsiz olduğu hususunun davalı temlik alan ...ya da ileri sürülebileceğini bildirmiştir....
Şubesi ile görüşüldüğünü ve o dönem için ipotek borcunun 10.000 TL olduğunun söylendiğini, asıl borçlu tarafından kalan borç tutarı ödenmediğinden davalı tarafından ....İcra Müdürlüğünün 2013/6706 sayılı dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibine geçildiğini, ipoteğin kaldırılmasını temin için bu borcun müvekkilinin eşi tarafından yatırıldığını, ipoteğe ilişkin başka bir borcun söz konusu olmadığını, davalının asıl borçlunun tüm risklerini taşınmaz üzerindeki ipotekten tahsil etmeye çalıştığını ileri sürerek taşınmaz üzerindeki dava konusu ipoteğin fekkini, müvekkilinin ipotek ile ilgili borçlu olmadığının tespitini, davalının %20 kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, ipoteğin dava dışı borçlu ...’ın doğmuş ve doğacak borçlarından dolayı verildiğini, adı geçenin bankaya borcu olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir....